‘Havada aşk kokusu var’: Aşık olduğunuzu nasıl anlarsınız?

Aşık olduğunuzu nasıl anlarsınız? Karnınızda uçuşan kelebekler, bir araya geldiğinizde içinizi kaplayan o tarifsiz huzur, heyecan, adrenalin ya da karşı konulamaz bir çekim… Aşık olduğumuzda yaşadığımız deneyimler birbiriyle bazı benzerlikler taşısa da, aşk hepimiz için oldukça farklı tanımları olan bir duygu. Bazılarımız diğerlerine göre daha sık aşık olduğunu ifade edip bu duyguya çok tanıdık hissederken, bazılarımız insanın hayatta sadece bir kez aşık olabileceğine inanıyor ve bu duyguya oldukça derin anlamlar yüklüyoruz. Hatta öyle ki, aşkı delilik, ‘bile bile tutsaklık’, yok olmak gibi oldukça yoğun sıfatlarla tanımlayanlarımızın sayısı da hiç az değil. 

‘Aşk’ın tanımının ne olduğu, aşık olduğumuzu nasıl anlayacağımız, hissettiğimiz duygunun aşk mı sevgi mi olduğu gibi konular yıllardır bilim dünyasında da tartışılmaya devam ediyor. Kişinin bakış açısına ve çevresindekilere atfettiği değere göre değişiklik gösterebilen aşk duygusu, her ne kadar bireysel olarak son derece özgün bir süreç içinde deneyimlense de, bilim insanları aşık olan kişilerin sergiledikleri davranışlar bakımından bazı benzer özellikler paylaştığı konusunda hemfikir. Uplifers olarak bu davranış benzerliklerini biraz araştırdık, aşık olduğunuzu anlamanıza yardımcı olacak ipuçlarını sizler için bir araya getirdik. 

Gözlerinizi ondan alamıyorsanız

Hoşlandığınız ya da ilgi duyduğunuz kişiyle küçücük bir an için bile olsa göz göze gelmek elinizi ayağınızı birbirine dolandırıyor ve ne yapacağınızı, ne söyleyeceğinizi, nasıl tepki vermeniz gerektiğini şaşırıyorsanız büyük bir ihtimalle aşık olabilirsiniz. Birine ya da bir objeye uzun süre bakmak ve gözlerini ondan alamamak, ona bir şekilde takılı kaldığınızın ve aklınızda yer edindiğinin işaretidir. Sadece gözlerinizin bütün gece kime odaklandığını, bakışlarınızın kime yönelmek istediğini gözlemleyerek bile o kişiye aşık olup olmadığınızı kolaylıkla anlayabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Göz temasına dair bilmeniz gereken her şey

Aklınız bir karış havadaymış gibi hissediyorsanız

Aşk, pek çok duyguyu ve fizyolojik deneyimi içine alan, son derece yoğun ve karmaşık bir duygu. Hal böyle olunca da aşık olduğunuzda hem bedeninizin hem de zihninizin normale göre çok daha farklı olduğunu hissedebilir, mantıklı düşünemediğinizi, hatta zaman zaman ‘bunu nasıl yapabiliyorum’ diyerek hiç de normal şeyler deneyimlemediğinizi düşünebilirsiniz. Şairin de dediği gibi, ‘Aşk, – kısmen- bir delilik hali.’ 

Kinsey Enstitüsü’nden yapılan bir araştırma, aşık olan kişilerin beyninin, alkol ya da madde etkisi altında olan kişilerle benzer süreçler deneyimlediğini gösteriyor. Bunun sebebi ise, her iki duygunun deneyimlenmesinin de dopamin hormonunun salınımını artırması.

İlginizi çekebilir: Aşkın fizyolojisi: Aşk vücut kimyasını nasıl değiştiriyor?

Her an onu düşünüyorsanız

Birini gerçekten çok sevdiyseniz ve o kişiye karşı aşk gibi yoğun bir duyguyu beslediyseniz, birlikte olsanız da olmasanız da, hatta birlikte hiçbir şey paylaşmamış bile olsanız onu aklınızdan bir türlü çıkaramadığınızı hissedebilirsiniz. Birine aşık olduğunuzda beyninizden ‘aşk iksiri’ olarak da bilinen feniletilamin salgılanır. Bu kimyasal ne kadar fazla salgılanırsa, partnerinize daha fazla aşık olduğunuzu hissedebilirsiniz. Çikolata yediğimizde de beyinde salgılanan bu kimyasal, bir ısırık aldıktan sonra kendimize engel olamayarak tamamını yemek istemenizin de sebebi. 

Mutlu olması için elinizden gelen her şeyi yapmak istiyorsanız

İlişkilerde eşitlik ve denge ne kadar önemli olsa da, birine gerçekten aşık olduğunuzda onun mutluluğunu herkesin, hatta kendinizin bile mutluluğundan önde tutabilirsiniz. Bunun sebebi aşkın şefkat duygusuyla oldukça yakın bir duygu olması. İlişkilerini şefkat temeli üstüne kurmuş olan ve birbirinin mutluluğunu önemseyen çiftlerin sağlıklı ilişkiler sürdürmesinin başlıca sebebi de aslında bu. Birine gerçekten aşıksanız o kişinin hayatını daha kolay ve mutlu hale getirmek için elinizden gelen her şeyi yapmaya hazır olduğunuzu hissedebilir, kendinizi yağmur altında sırılsıklam olmuş şekilde yürürken ya da tüm yorgunluğunuza karşın uykunuzdan feragat edip sabahın köründe ona sürpriz bir kahvaltı hazırlarken bulabilirsiniz. 

Daha stresli hissediyorsanız

Aşk, genellikle şefkatli ya da olumlu duygularla ilişkilendirilse de, aşkın içindeki belirsizlik ve deneyimlenen tutarsız duygular aynı zamanda büyük bir stres kaynağı olabilir. Aşık olmak genellikle beyninizin stres hormonu kortizol salgılamasına neden olur ve bu da aşık olduğunuz kişiyle karşı karşıya geldiğinizde kendinizi her zamankinden daha stresli hissetmenize, daha fazla terlemenize, daha hızlı kızarmanıza ya da nefes alışverişlerinizin daha sık ve hızlı hale gelmesine neden olabilir. Bu nedenle sabrınızın sınırlarının normale göre daha hızlı taştığını ya da toleransınızın azaldığını düşünüyorsanız aşık olmanın stresiyle sınanıyor olabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Aşık olduğunuzda vücudunuzda neler oluyor?

Acı eşiğiniz yükseldiyse

Aşık olmak güzel duygular yaşamanız kadar, acı verici duygular da deneyimlemenize neden olabilir. Ancak birine aşıksanız düştüğünüzde, eliniz kesildiğinde ya da kafanızı duvara çarptığınızda daha az fiziksel acı deneyimleyeceğinizi söyleyebiliriz. 

Stanford Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından yürütülen bir araştırma, katılımcıların bir yandan acı çekerken bir yandan sevdikleri birinin fotoğrafına baktıklarında orta derecede ağrılarının %40’a kadar, şiddetli ağrılarının ise %15’e kadar azalabildiğini buldu. Dolayısıyla, dövme ya da piercing yaptırırken, dişçiye giderken, pansuman yaptırırken ya da çok acı bir şey yerken her ihtimale karşı sevdiğiniz kişinin bir fotoğrafını elinizin altında bulundurmayı unutmayın. 🙂 

Yeni şeyler denemeye daha açıksanız

Herkes ilişkisinin başlangıcında sevgilisini etkilemek ister, ancak kendinizi sürekli olarak partnerinizin hoşlandığı yeni şeyler denerken bulursanız, Eros aşk okunu tam kalbinize isabet ettirmiş olabilir 🙂 . Yapılan araştırmalar, aşık olduğunu iddia eden kişilerin o ilişkiden sonra genellikle çeşitli ilgi alanlarını ve kişilik özelliklerini benimsediğini gösteriyor. Yani partnerinizle gideceğiniz dans dersinden ya da heykel atölyesinden o anda nefret etseniz bile, kişiliğiniz üzerinde olumlu bir etkisi olabilir.

Kalp atışlarınız senkronize oluyorsa

Aşık olduğunuz kişiyle yan yana geldiğinizde kalbinizin heyecandan yerinden çıkacağını hissedebilirsiniz ancak aynı zamanda bu heyecanla karşı tarafın kalp atış ritmini etkilemeniz de son derece olası. California Üniversitesi tarafından yürütülmüş olan bir araştırmanın sonuçları, birbirine aşık olduğunu söyleyen çiftlerin kalp ritimlerinin bir araya geldiklerinde aynı hızda atmaya başladığını, yani senkronize olduğunu gösteriyor. Elbette bir steteskop olmadan bunu sürekli fark etmeniz mümkün olmayabilir ancak partnerinizle derin bir bağ hissetmek, aşık olduğunuzu anlamanın bir yolu olabilir.

Normalde iğrendiğiniz şeyler onda olunca sizi rahatsız etmiyorsa

Oldukça titiz, görgü kurallarına dikkat eden ya da vücut sıvılarından iğrenen bir yapınız varsa aşık olduğunuz kişi tüm bu özelliklerinizden muaf olabilir. Burun akıntısı sizi tiksindirdiği halde sevgiliniz burnunu çektikten hemen sonra burnunu öptüğünüzü ve bundan iğrenmediğinizi fark edebilirsiniz. Hollanda’daki Groningen Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma, cinsel uyarılma duygularının iğrenme duygularını geçersiz kıldığını buldu. Yani bu, partnerinize aşırı derecede ilgi duyuyorsanız ve aşık olduğunuzu düşünüyorsanız öksürmesine, tıksırmasına, hapşırmasına hatta gaz çıkamasına bile gayet toleranslı olabilirsiniz.

Tuhaf davranışları hoşunuza gidiyorsa

Bir insanı gerçekten tanımaya başladığınızda, onu benzersiz yapan küçük şeyleri de yakından görme şansını da yakalayabilirsiniz. Ve eğer ona gerçekten aşıksanız, muhtemelen ona çekilmenizin en önemli sebebi bu kimseye göstermediği ancak sadece sizin yanınızda yaptığı tuhaf davranışları olacaktır. Bebek gibi konuşması, zıplayarak dans etmesi, yerlerde yuvarlanması ya da çatal kullanarak çorba içmeye çalışması… Normalde gördüğünüzde yadırgayacağınız pek çok davranışı ‘o’ yaptığında aklınıza sadece bu davranışların ona ne kadar çok yakıştığı geliyorsa, bu kişiye sırılsıklam aşık olabilirsiniz.

Aşık olan kişilerin genelde yukarıdaki 10 davranışı sergilediği ön görülse de, aşkın tanımının bu kadar basit olmadığını ve kişisel farklılıklara göre şekillendiğini biliyoruz. Aşk bir seçim, bir rüya ya da romantik bir film değil. Aşk, bilimsel geçerliliği olan ve deneylerle varlığı kanıtlanmış bir olgu. Doğduğumuz andan itibaren insanlarla ve çevreyle kurduğumuz iletişim, yeni ilişkiler kurma yeteneğimizi bir üst boyuta taşıyarak ilerliyor. İleri boyuta taşınmış bu karmaşık ilişki ağları, zamanla kişisel gelişimimizi destekleyerek, bizi şekillendirerek yaşama amacımızı bulmamıza yardım ediyor.

Kaynaklar: Insider, Psychology Today

Uplifers
Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!