Aşk üçgenleriyle bizi dört köşe eden 3 başarılı anime
Aşk üçgenleri, hikayeyi güzelleştirmenin ve karakterlere daha fazla derinlik katmanın en sık kullanılan yöntemlerinden biridir anime dünyasında. Sevgi ya da sevgi sandığımız duygular, gerçek hayattaki kadar kolay değildir; hep emek ister tıpkı Türkan Şoray filmlerindeki gibi… Bu nedenle iki ya da daha fazla kişi aynı kişi ile ilgilenirse ortaya çıkan aşk sorunları daha da büyültülür ve o kişilerin çevresindeki herkes ya da hayatları bu durumdan tamamen etkilenir iyi ya da kötü yönde…
Bu tarz animeleri sevmemin nedeni; gerçek hayatta karşılaşamayacağımız bir olgunlukla “diğer” kişinin sevgisi kabul edilirken, “diğer” kişiye sonsuz saygı duyuluyor ve pek tabii “diğer kişi” diye tabir ettiğimiz üçgenin uç noktasındaki kişi de “esas kız” ya da “esas oğlan” için deliye dönen kişinin duygularına saygı duyuyor, bazı durumlarda destekliyor bile. İlişki kıskacının tam ortasında duran kahramanımız esas kızı ya da esas oğlanı için öyle eften püften şeyler için vazgeçmiyor, zoru görünce kuyruğunu sıkıştırıp kaçmıyor. Mücadele gerekiyorsa saf sevgisi ile seve seve içine atlıyor. Ancak kitaplarda karşılaşabileceğimiz o eski aşklar hoşunuza gidiyorsa aşağıdaki animeler de eminim ki hoşunuza gidecektir; aşk üçgenlerine, ihtiras dörtgenlerine rağmen…
Yakumo Yuurakutei / Miyokchi Sukeroku / Yururakutei (Anime: Shouwa Genroku Rakuga Shinjuu)
Top 10 animelerimden biri olan Shouwa Genroku Rakuga Shinjuu’nun ikinci sezonu Shouwa Genroku Rakuga Shinjuu: Sukeroku Futatabi-hen 2017 kış döneminde yayınlandı ve hikaye “tam da böyle bitmesi gerekiyordu” dediğim şekliyle bitti.
Japonlar’ın geleneklerini yaşatma kültürleri beni her zaman etkilemiştir. Bu animede de o geleneklerden biri olan ‘rakuga’ anlatılır. Hatta anime yapımcılarından biri de Rakuga Cemiyeti’dir. Bu kadar rakuga dedikten sonra komik hikaye anlatımı anlamına geldiğini belirtmemde fayda var. Animede aynı kadına aşık olan rakuga ustalarının acemilikten ustalığa kat ettikleri yolu ve o yolda başlarına gelen olayları izliyoruz.
Miyokchi bir geyşadır ve Yakumo’ya aşık olur, Sukeroku da Miyokchi’ye… Miyokchi, iki rakuga rakibinin iyi arkadaş olacağı bir dönemde hayatlarına girer. Yakumo’ya aşık olsa da Sukeroku gibi birinin kendisine yanaşmasına ve aşık olmasına izin verir. Yakumo ne kadar disiplinli ve gelişmeye açık biri ise, Sukeroku o kadar disiplinden yoksun ve doğuştan yeteneklidir. Yakumo’nun Sukeroku seviyesine gelmesi için sıkı çalışması gerekmektedir. Yakumo, Sukeroku’nun hislerinden ve rakuga disiplininden dolayı Miyokchi’den uzaklaşmaya çalışsa da Miyokchi onu bulur. Bu üçlünün yollarının ayrılma zamanı sizi sarsacak, bunun garantisini veriyorum.
Hikaye içinde hikaye anlatımları hoşunuza gidiyorsa şahane müzikleri de olan bu klasik animeyi izlemelisiniz.
Meiko Honma / Jinta Yodami / Naruko Anju (Anime: Anohana)
Her sene yapılan “en çok ağladığınız anime hangisi” anketlerinde yayınlandığı ilk günden beri top 5’te kendisine yer bulan bir anime Anohana, uzun adı ile Ano Hi Mita Hana no Namae wo Bokutachi wa Mada Shiranai.
6 çocukluk arkadaşı, Meiko’nun (animede Menma diyorlar) ölümü ile dağılır ve hepsi kendi hayatlarını yaşamaya döner. Jinta, Menma ölmeden dakikalar önce onu kırdığı ve özür dileyemediği için çok üzgün olduğundan tam bir otaku’ya dönüşür, okula da gitmez. Sıcak ve sıradan bir günde, fiziksel olarak büyümüş ama tavır olarak hala çocuk olan Menma belirir kucağında. Şaşıran Jinta, Menma’nın sadece kendisine göründüğünü ama diğer arkadaşları ile de iletişime geçmeye çalıştığını anlar.
Bu hikaye, iki dünya arasında sıkışmış kalmış bir hayaleti anlatsa da insan ve hayalet arasında kalan Jinta’nın duygularını izlemek ve Menma’ya o yaşarken aşık olan grubun en zeki çocuğu Atsumu’nun ölümü kabullenemeyen davranışlarını izlemek paha biçilemez. Bu arada belirtmeden geçemeyeceğim, Jinta’ya aşık olan Naruko, Meiko’nun her anlamda tam aksi ve izlerken sinir olduğum (cidden hissettim bunu) tek kişi. Hıçkırarak ağlamalı şeyleri çok severim diyorsanız bu animeyi izlemelisiniz.
Manaka Mukaido / Hikari Sakishima / Chisaki Hiradaira (Anime: Nagi no Asukara)
Anime, çok uzun zaman önce insanların denizde yaşadığını fakat bir gün birkaç insanın yeryüzüne çıkma dürtüsü ile denizi terk edip karasal hayata başladığını anlatır. Liseli dört öğrencimiz de kapanan okullarının yerine karadaki bir okula başlamak zorunda kalırlar. Genel hikayesi ve çizimlerinin kalitesi açısından çok nadir karşılaşacağınız özgünlükte bir anime Nagi no Asukara ve diğer iki animenin aksine (Anohana’ya biraz yakın) tam bir aşk yumağı.
Manaka, Hikari ve Chisaki denizin altında yaşayan ve karada aynı sınıfa giden arkadaşlardır. Manaka bir gün bir balıkçı teknesi tarafından ağlarla yakalanır. İşte o an, Manaka’nın aşık olduğu andır. Chisaki ise kendini bildi bileli Hikari’den hoşlanmaktadır ve Hikari’nin Manaka’ya duyduğu aşkın farkında olarak onun aşkını desteklemektedir. Tabi bu esnada Chisaki’den hoşlanan bir başka lise arkadaşları daha vardır. Anime ilerledikçe ilişkilerin birbirine nasıl girdiğini ve suyun akıp yolunu nasıl bulduğunu izliyorsunuz.
Kimin kime aşık olduğu belli olmayan duygusal şeyleri çok severim diyorsanız bu animeyi izlemelisiniz.
İlginizi çekebilir: Romantik ve aksiyonlu, birbirinden başarılı 5 anime