X

Arş kendini aş!

Bu aralar kendimi nasıl hissediyorum, nerede iyi hissediyorum diye yokladığımda aldığım cevap durduğumda bir yerin de benle durduğunda olduğunu keşfediyorum. Size de oldu mu, oluyor mu?

Durmak ne zor aslında günümüzde çünkü zihin başta olmak üzere beden, mekan olarak da duramıyoruz. Yeni planlar, yeni yerler, bitmeyen aktivitelerle doluyuz. Takvimler hep dolu. Özellikle daha önce gittiğim bir yere gittiğimde o yerin aynı kalması bu ara bana iyi gelenlerden… Yine orada zaman durmuş çünkü diyorum. Dursun da. Değişmesin. En azından bazı şeyler değişmesin.

Tam tersine ‘’değişmeyen tek şey değişimdir’’ sözünü erteliyorum bu ara… Bazı yerler ve kişiler için. Bıraktığım gibi bulmak istediğim şeyler listesine eklediklerim için ya da. Var mı sizin de listeniz böyle?

Gezdiğim o sokaklar, içtiğim bir kahve ya da yediğim bir yemek önerisini gözüm kapalı yapabildiğim yerler olsun. Aaa kapanmış burası ya da eskiden burası böyle miydi? gibi serzenişler içten içe zamanın acımasızlığını vurguluyor çünkü. Tükettiğimiz, o acımadan günü sadece bitsin diye yaşadığımız an’lara vurgu yapıyormuş gibi hissettiriyor.

Tezat gelebilir bu dediklerim ama bazen her şey değişmesin isteriz!

Mesela Peyami Safa Yalnızız kitabını okuyorum bu arada, 50’li yıllarda yazılmış olmasına rağmen hala aynı sıkıntılar, insan halleri ve duygularının devamına başta yine de şaşırdım. Sonra düşündüğümde bazı değişmeyen şeylerin olduğunu anladım. Ruh halleri ,evet yıllar içinde başka suretlerde, başka hastalıklarla kamufle oluyor olsa da zaman bazı şeylere dokunamıyor. Kitap gerçekten beni şaşırttı, çağın ötesinde.

Ya da yakın zamanda Kaş’a gittim, birkaç kere daha gitmiştim, gözüm kapalı aynı sokaklarda gezmek ne iyi geldi! Evet yeni mekanlar eklenmiş ama sevdiklerim de yerli yerinde. O bıraktığım gibi bulmak hissi insanda bir başka yere dokunuyor.

Bana katılan var mı acaba ben mi böyleyim bu ara..

Bu arada her şey aynı kalsın değil derdim, sevdiğim o unutulmaz ‘an’ların geçtiği yerler, ilişkilerde zaman donsun istediğim bir liste var sadece belli başlı. Ben ne kadar gitsem de döndüğümde beni bekliyormuş gibi hissettiriyor belki de. Yoksa hep aynı kalalım gelişmeyelim değil derdim; ki bu mümkün değil. Ancak kök sebeplere baktığımızda başımıza gelen bu kendini anlamadığın, belki mutlu olmadığın yerlerde uzun kalmaktan olduğunu yeni yeni fark ettiğimdendir. Gezip dolaşıp yine sevdiğim bir yerde durma sebebi bundan belki de.

Kendi kendinin peşinden koştuğunda o dar kalıplardan, herkesin yaptıklarının yapılmasının gerekliliğine olan inancı da bırakıyorsun. Beden zaten sana itaat ediyor bundan sonra, ayaklar gitmesi gereken yolu zaten biliyor!

Zaman dursun diyorum evet reelde durmasa da bazı yerlerde, ilişkilerde durabildiğini gördükçe seviniyorum. Oralarda bir kendini tanıdığın, kendinden iz bıraktığın yıldız tozları var çünkü… Gidelim. Görelim. Okuyalım. Bazı şeyleri tekrarlayalım da. 

Şimdi hep yeni kisvesi altında bitmeyen bir telaşın içinde ben bazen çırpınmayı bıraktığım, çabalamadan akışta olduğum bildik sularda yüzmek istiyorum!

Bıraktığım gibi kalan anların imparatorluğunda o ‘an’lara yenisini de ekleyebilirim. Bu bazen ilk kez gördüğüm, yeni tanıştığım ya da ilk kez okuduğum bir kitap da olacak. Sonra bir gün yine o ‘an’lara dönmek istediğimde aynı bulmak isteyeceğim niyeti ekeceğim.

Anlatabiliyor muyum yaşadınız mı bunu acaba çok merak ediyorum…

Peyamı Safa’nın da kitapta dediği gibi ‘’arş kendini aş’’! Kendini tanımak, nerelerde durmak iyi geliyor, gelmiyor anlamak için bu yolu keşfettim belki de. Herkesin kendi yolculuğu, biraz da hayat. Yeniler gelsin hayatımıza aynı kalmayalım, o sevdiğimiz bitmesin dediğimiz an’ları da tekrar yaşayacak durduracak yollar da bulalım. O unutulmaz anların imparatorluğunu somutlaştıracak mekanlar insanlar bizle olsun.

İlginizi çekebilir: Hiçbir şey yapmamanın gücü

Pınar Cengizoğlu: Uplifers yolculuğuna pandemiden önce gezdiklerimi aktarmak icin başlamıştım. Daha sonra malum bu gezme süreci aksayınca izlediğim, okuduğum ya da gördüğüm bir şeyden etkilenerek bir şeyler yazma serüveni başladı. Olay sadece gezmek değilmiş ki; kelimeler bir yerlere sürükledi diyorum şimdi... İlham mi deniyor buna bilmiyorum ama yazıya dökülecek bir konu, bir olay, çekiyor seni yazmaya diyelim. Uplifers ailesinde yazmaya devam ediyorum bu yüzden seve seve .. Hepimize bol okumalar!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale