X

Arı sokmasına karşı adrenalin otoenjektörü hayat kurtarabilir

Doğanın zarif ve önemli varlıklarından biri olan arılar, bitkilerin tozlaşmasında kritik bir rol oynamalarının yanı sıra lezzetli balın üreticileri olarak da bilinirler. Ancak, bu minik canlılarla etkileşimde bulunurken dikkatli olmak gereklidir. Arı sokmaları, genellikle sadece kısa süreli ağrı ve şişlik gibi semptomlara yol açsa da, bazı insanlar için daha ciddi sağlık riskleri taşıyabilir. Arı ısırığına karşı alerjik reaksiyon geliştiren bireylerde, bu reaksiyonlar hızla tehlikeli boyutlara ulaşabilir.

Arılar, doğal yaşamın devamı için çok önemli rolleri olan ve türlerinin yok olmaması için hepimizin çaba göstermesi gereken canlılar. Fakat kendilerini tehlikede hissettiklerinde kendilerini korumak için kullandıkları arı zehri tahriş edici bir özelliğe sahip ve yanma, batma, ağrı, kaşıntı, kızarıklık ve şişlik gibi yakınmalara neden olur. Bu normal bir reaksiyondur, çoğu kişi için her arı sokmasında süreç benzer şekilde tekrarlar ve endişe verici bir sağlık sorununa neden olmaz. Arı zehrinde ve protein yapısında bulunan bazı maddelere karşı nadiren de olsa alerji gelişir ve bazen çok şiddetli seyredip ölümcül olabilir. Arı alerjisine bağlı alerjik şok olarak adlandırılan bu durum genellikle ilk 30 dakika gibi kısa bir süre içinde gelişir, arının soktuğu yerin dışında deri ve mukozalar, solunum sistemi, dolaşım sistemi veya sindirim sistemini etkileyen belirtilerle ortaya çıkar. Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği bu aşamada neler yapılabileceğine yönelik hayati bilgileri şu şekilde paylaşıyor:

Arı alerjisine bağlı alerjik şok

Ülkemizde yaşam boyu arı tarafından sokulma oranının %95, son 1 yıl içinde sokulma oranının ise %20 civarında olduğunu belirten AİD, yaptığı açıklamada; “Bir milyon nüfus başına bildirilen ölüm olgusu sayılarının, senede 0.03-0.48 arasında olduğu düşünülmektedir. Arı sokmasına bağlı alerjik reaksiyon riski, erkeklerde kadınlara göre iki kat daha fazladır ve yaşla beraber artmaktadır. Nefes darlığı, nefes almada veya vermede zorluk, öksürük, hırıltılı solunum, göğüste sıkışma hissi, ses kısıklığı, ses çıkaramama gibi olguların %50-60’ında görülür. Bu sırada kişide, boğazda sıkılma hissi, yutkunmada güçlük, tükürüğünü yutamama, nefes alamama, nefes alırken ötme sesi, ses kısıklığı, seste kabalaşma, konuşamama ve morarma gibi yakınma ve belirtiler gelişebilir. Bu belirtilerin erkenden tanınması ve hızla tedavisi elzemdir” uyarılarında bulundu.

Arı sokmasından sonra ne yapılmalı?

Arı sokmasından sonra ilk yapılması gerekenleri anlatan AİD şu bilgileri verdi: “Arıların bulunduğu bölgeden ani hareketlerden kaçınarak, ancak hızlı ve güvenli bir şekilde uzaklaşmak ve eğer sokan arı bal arısıysa ve zehir kesesi halen deride kasılıp zehir vermeye devam ediyorsa, iğneyi derhal yerinden çıkartmaktır. Sokulan bölge temiz, sabunlu su ile yıkanarak kurulanmalıdır. Alanı rahatlatmak için soğuk kompres, alerji hapları, kortizonlu kremler, ağrı kesiciler kullanılabilir.”

Alerjik şok durumunda adrenalin otoenjektörü hayati önem taşıyor

Arı alerjisine bağlı alerjik şok durumunda ilk uygulanması gerekenin adrenalidir. Ülkemizde hastanın ve yakınlarının kolayca kullanabileceği adrenalin kalemleri diğer adıyla adrenalin otoenjektörleri mevcuttur. Arı sokmasına bağlı alerjik reaksiyon öyküsü bulunan hastalar mutlaka alerji testlerinin yapılması için deneyimli bir alerji merkezine başvurmalı, adrenalin otoenjektörü ve acil eylem planı almalıdır. Adrenalin otoenjektörü okullar, seyahat araçları, turistik tesisler, spor salonları gibi ilk yardım çantası zarureti olan alanlarda bulunmalıdır. Arı alerjisini ortadan kaldırmak için alerji aşıları ile immünoterapi yapılmaktadır. Alerji aşı teminindeki güçlüklerin kısa sürede çözümlenmesi ve hastalarımıza immünoterapi ile tekrar şifa sunmak biz alerji ve immünoloji uzmanlarının en büyük dileğidir.

Arı sokma riskini azaltacak tedbirler

  • Yaşam yerlerine yakın arıcılık yapılmamalıdır.
  • Yakında bir arı fark edildiğine, kollar yavaşça kaldırılarak baş-boyun bölgesi korunmaya çalışılmalıdır. Bu sırada ya ortamda hareketsiz bir şekilde sakince durmak veya bulunulan bölgeyi ani hareketlerden kaçınarak terk etmek gerekir. Ani hareketler, el ve kol hareketleri arıları kızdırabilir.
  • Hareket halindeki araca arı girmesi durumunda sakin olunmalı, araç kenara çekilip tüm kapı ve pencereler açılarak arının dışarıya çıkması beklenmelidir. Araç kullanırken arının öldürülmeye çalışılması önemli bir kaza sebebidir.
  • Arılar bulutlu, karanlık ve yağmurlu havalarda daha sinirli ve saldırgan olurlar. Bu tür durumlardaki açık hava etkinliklerinde daha dikkatli olmak gerekir.
  • Sarı arı, tüylü arı gibi bazı arı türleri yuvalarını toprakta yapabilecekleri için özellikle yeşil alanlarda yalınayak dolaşmamak ya da kapalı ayakkabılar giymek akılcı olur.
  • Kokulu kozmetikler, saç bakım ürünleri, parfüm kullanmak ve terli dolaşmak arıları çekebilir.
  • Parlak renkli giysiler ve siyah renk arıları cezbeder. Arıcılıkla uğraşanlar bu nedenle beyaz renk giyerler. Parlak takı ve tokalar da arıları çekebilir.
  • Açık arazide, bahçede çalışırken uzun kollu gömlekler, pantolon, uzun çorap, kapalı ayakkabılar ve kıyafetler giymek, eldiven kullanmak akılcıdır.
  • Açık alanlarda yemek yemek, piknik yapmak, mangal yapmak, gazoz, meyve suyu gibi tatlandırılmış içecekleri tüketmek, yaban arılarını ortama çekecektir. Bu içeceklerin kutu ve şişelerinin içine arı girmiş olabileceği akılda tutulmalıdır.
  • Açıkta gıda, çöp bırakmak yaban arılarını buralara çekecektir. Çöpleri açık olarak ortada bırakmamak, sokaktaki çöp kovalarının kapaklarını her zaman kapalı tutmak gerekir.
  • Arı alerjisi olanlar, arı alerjileri olduğunu belirten kart, bilezik, kolye gibi bir belirteç taşımalı ve açık hava etkinliklerini tek başlarına yapmamalıdırlar.
Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale