X

Arabistan Notları: Her Aşk-ı’n Memnu Olduğu Memleket Suudi Arabistan

Arabistan Keşifleri – 3

Sanırım “ambale” bu tür hadiseler için icat edilmiş bir kelime. Hemcinslerim, dikkat! Arabistan sınırından adım attığınız an, potansiyel bir pornocusunuz demektir, “Ölüm Pornosu”. Yanınızda harici disk taşıyorsanız ve kazara bunu da 5 kelime İngilizce bilen bir güvenlik görevlisi fark ederse, nazikçe “enteresan” diyebileceğim bir güvenlik prosedüründen geçebilirsiniz. Öncelikle belirteyim, 5 kelime mübalağa değil, gerçeğin ta kendisidir: You, movie, sex, who, come…

Bavulunuz x-ray’den geçmeye ve niyetinizi taramaya başlar…

– Güvenlik: You (Sen) ?
– Ben: Yes (Evet) ?
– G: Movie (Yanında harici disk taşıdığını fark ettim. Bunun içinde film var mı) ?

İşte bu noktada beyni ile dili arasındaki bağlantı benimkinden biraz uzun her insan evladı “No (Yok pek tabii)” der ve bu garip tecrübeyi edinmek durumunda kalmaz. Eser miktarda bir zeka yeterlidir. Ama ben düşünce hızından daha hızlı cümle kurabildiğim için beynimin bana ettiği küfrü, şu kelimeyi zikretmemden sonra duyabildim:

– B: Yeeeeğğss (Eveeeett). “Bu sürede kişiliğimin çok derinlerinde ikamet eden mantıklı özne, eş zamanlı sufle veriyordu: “Tebrikler şavalak! Bakalım bu sefer vartayı nasıl atlatacağız?”

Sonrasında çevirisi olmaksızın anlaşılması mümkün olmayan şu diyaloğun içine girdik:

– G: Sex?
– B: Çüş!
– G: Who?
– B: You?
– G: You?
– B: No.
– G: Come.

7 kelime sonra güvenlik kabinindeydim. Kendi içimde kırdığım yeni bir rekor… Lakin o kelimelerin her biri yağmurda yanlışa atılan patika taşlarıydı. Ve çamurda sek sek sadece kaseye zarardı:

– G: Sex (Porno film var mı içinde)?
– B: Çüş! (Çüş!)
– G: Who? (Kimin filmi o?)
– B: You? (Valla benim değil. Sahi sende var mı?)
– G: You? (Hayır, ama bunu sorduğuna göre en az bir kere izlemişsin. Demek ki pornocusun sen!)
– B: No (Yok be müdür ne yaptın? 30 yaşında adamım ben. 18’inde sıkıldım, rüştümün ispatına mukabil çıktım ergenlikten).
– G: Come (Sen gel bakalım hele bir şu odaya. Anlayalım bakalım ne kadar pedagojik bir vakasın)…

Bir türlü bir yerlere kapatılmadan giremedim şu memlekete. Bu sefer gözlüklü-bıyıklı ve İngilizcesi görece iyi bir amca benden harici diskimi istedi. Verdim.

Fakat önce kısa bir dipnot: Arapların şöyle sizin alıştığınızın dışında garip bir huyu (daha) var. Adamlar lügatlarından “mahremiyet” kelimesini kaldırmışlar (üstelik Arapça kökenli bir kelimedir kendisi). Mesela fotoğraf çektin ve bakıyorsun nasıl olmuş filan diye, o sırada tanımadığın bir Arap da yanına gelip bakıyor çok doğal bir şeymiş gibi. Beraber sanatınızın perspektifini değerlendiriyor, daha sormadan tebaanın görüşlerine vakıf oluyorsunuz.

Ben bunu halkın pişkinliği zannediyordum, meğerse devlet fiştekliyormuş! Açtılar benim diski, soruyorlar “Filmler nerede?” diye. Gösterdim, göstermez olaydım. 30 tane filmi tek tek trailer kıvamında kare kare geçtik. Tanrı’dan insanlığın sevişmemesini hiç bu kadar büyük bir arzuyla dilememiştim. Ya da en azından bunu filme çekmemelerini. Evet, çekmişlerdi ama 15 dakikalık bu kısa film festivalinde rastgele seçilen film karelerinden hiçbiri sevişme sahnesine denk gelmedi!

Hani çok sıradan bir film izliyorsundur. Uzunluğu 120 dakika ve içinde hepi topu 2 dakikalık bir sevişme sahnesi vardır ve sadece o an bir aile bireyi odana giriverir ya. Hah, işte bu ilk defa bana olmadı. Ben de şaşırdım, neredeyse “Filme bir daha baksana beybaba! Kaçak film mi verdiler la bana?” diyesim geldi, dilimi ısırdım.

Gene de fazla meraklı kişiliğim demir tahta benden önce oturmuştu. Bende onun kucağında: “Hey babalık! Peki, böyle bir sahne/film bulsaydınız ne olurdu?” diye sordum sorgu memuruna. Kaşınma işte değil mi? Değil! Tesadüfi yaşamımda, zar atmaksızın ilerlemeye karşı duran bir beyin imitasyonu tarafından kontrol ediliyorum ben. “Nothing! Delete movie (Rahat ol evlat. Sadece o filmi silerdik)” dedi.

Zaten fazla rahat bir kişilik olduğum için bu hale gelmemiş miydim? Teşekkür ettim, merakımı sokakta gördüğüm ilk kediye emanet ederek hava alanından otelime doğru yola koyuldum.

Arabistan Keşifleri – 3

Madem konu “Arabistan’da İnsan İlişkileri!”, şundan da bahsetmekte fayda var ki gördüğünde normalin göreceli olduğuna kanaat getiresin.

Homofobik değilim, hiç olmadım. Sonuçta herkesin bir popisi var ve kimse kimsenin popisine karışamaz, karışamamalı! Fakat anladığım kadarıyla burada erkekler arasında “kankalık vs. mucx” eğrisi şeklinde bir ilişki var. Yani kişi kendini habibisine ne kadar yakın hissederse o kadar öpüyor. Ama bir ritüel şeklinde.

Örnek veriyorum:

Saat: Sabah 06:45.

Yer: Nihayet bu sefer 5 starlı otelimin lobisi -Pullman tarafından yönetilen Al-Hamra Hotel. Tavsiye edilir, Arabistan’da gideri var ama tabii ki Avrupa’nın 5 yıldızı ile bir değildir-.

Baş aktörler: Fizyolojik kıstaslardan ötürü önce gözleri sonra göbekleri buluşan, parlak takım elbiseli -ki genelde burada ender rastlanır bir türdür- iki kalantor/iri kıyım Arap.  Birbirlerine “Selâmün aleyküm” deyip tokalaştılar önce. Normal, beklenir, sıradan. Fakat sonra…

Göbekleri birbirlerini ezerken önce sağ yanakları birbirine değdi ve “mucx” şeklinde bir ses çıktı. Amma ve lakin, sanki sağ yanaktan sol yanağa giden yolda bir afrodizyak tarlasına düşmüşlerdi. Sol yanaklar birbirine değdiğinde işin tüm rengi -benim suratımın rengi ile senkron bir şekilde- değişti. Art arda şiddetli 4 tane “mucx” patlattılar! Adam başı!

Hani bazen biri gözünüz önünde size çok yabancı bir şey yapar ve gözünüzü alamazsınız ya… İşte aynen o şekilde en az 10 adamın ikinin kombinasyonları şeklinde birbirlerini öpüşlerini seyrettim. Kah 6 “mucx” oldu, kah uzun hava sayılabilecek bir “muuccccccccXXX”. Gözlerimi alamadım ki alsam ne olur, kulaklarımın duyası var.

Psikoterapiye inanmayan (ne demekse) ama psikoloji bilimine saygısı sonsuz bir insan olarak bir lanet gibi yanımda taşıdığım, hiçbir şeyi unutamayan bu hafızamın “beyin travmaları bastırır” teorisine uygun hareket edip bu anıya shift-delete yapacağına eminim. Hoşça kal beynimin 86 kilobaytı. Seni zerre kadar özlemeyeceğim.

Biraz aklı evvel ama vakit gene de geçer, bu hikâye biraz daha devam eder…

Berk Sergün: Berk Sergun // Akademik kariyerindeki birincilikleri taçlandıran plaketlerini paraflayıp geçmiş, sergüzeştler geçirmeye karar verip seyyah olmuş bir kimseyim. Kariyer basamaklarını hızla tırmanırken ¨Bir dakika! Yazacağım ben arkadaş!¨ diyerek seyahatine baharat işine de tat katan bir hayat gezginiyim. İsterim ki ben gezeyim sen gör, ben karalayayım sen boya. Ayak bastığım topraklara yolun düşerse hayatta kal, en kötü ihtimalle fiyakalı tökezle. Çok yer gezdim, ziyadesiyle insan tanıdım. Bu oraların değil, onların hikâyesi… www.herseyiyanlisanlamisim.com

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale