X

Antioksidan deposu sağlıklı ve lezzetli: Beyaz çay nasıl tüketilmeli?

Dünyada en çok tüketilen ikinci içecek olarak bilinen çay Camellia Sinensis, çay bitkisinin genç yapraklarından ve tomurcuklarından yapılmış, Theaceae familyasına ait bir bitkidir. Camellia Sinensis bitkisinin uygun tomurcuk ve yapraklarından üretilen farklı oksidasyonlara sahip olan siyah, oolong ve yeşil çaydan sonra beyaz çay, en az miktardaki üretimi olan çay çeşididir.

Beyaz çay, üretimindeki minimal prosesin yanında çay bitkisinin (camellia sinensis), sadece tomurcuklarının ve bazı çeşitlerde genç yapraklarının kullanılması yönüyle diğer çaylardan ayrılmaktadır. Beyaz çay ismi, beyaz çayın üretimine kullanılan, açılmamış yaprak tomurcuğunun tüycüklerinden kaynaklanan gri/gümüşi renge verilen bir addır.

Beyaz çay neden diğer çaylardan daha değerlidir?

Beyaz çay; yaş çay ürününün soldurma, isteğe bağlı ısıl işlem ve kurutulması sonucunda üretilmektedir. Diğer çaylardan farkı üretiminde oksidasyon basamağının olmamasıdır. Beyaz çayın diğer çaylardan daha değerli olmasının nedeni; henüz açılmamış çok taze çay yapraklarından üretiliyor olması, daha taze olduğundan dolayı yüksek su oranına sahip olması ve 5-6 kg yaş çaydan ancak 1 kg kuru beyaz çay elde edilebilmesidir.

Dünya’da yapılmış olan birçok klinik deney, yüksek miktarda kateşin özellikle de EGCG içeren beyaz çayın bu bileşen ve diğer önemli çay bileşenleri sebebiyle insan sağlığına yararlarını kanıtlamıştır. Beyaz çayda bulunan antioksidanların bir grubu olan flavonoidler, kanser hücrelerinin büyümesini engellediği ve yenilerinin oluşmasını önlediği, yine içerdiği antioksidanlar nedeniyle antibakteriyel, antiviral etkiye sahip olduğu bilinmektedir. Ayrıca kemik sağlığına olumlu etkileri ile güçlendirdiği, deri altı yağlanmayı azaltarak aynı zamanda metabolizmayı hızlandırarak obezite tedavisine destek olacağını, kolesterolü düşürmeye yardımcı ettiği, kan basıncını düşürerek kalp sağlığını koruyucu olacağı gibi pek çok faydasını sayabiliriz.

Beyaz çay nasıl tüketilmeli?

Beyaz çay demi açık sarı renklidir ve yeşil çaya özgü çimensi aromanın dışında hafif tatlı bir aroması vardır. Hafif tatlımsı aromasını sevenler sade olarak tüketebilirken aynı zamanda içerisine çeşitli kuru meyveler ve taze meyveler ile aromalandırarak rahatlıkla tüketilebilir. Çay konusunda uzman Doğadan’ın sade ve portakal çiçekli beyaz çay çeşitleri; içerdiği yüksek antioksidan kapasitesinin yanı sıra “arındırıcı ve canlandırıcı” özelliği ile de her gün düzenli olarak tüketilebilir. Beyaz çayın içimi genel olarak yeşil çay başta olmak üzere diğer bitki çaylarına göre daha yumuşakken, tatlı tadını sevenler için özellikle portakal çiçekli beyaz çay çeşidi tercih edilebilir.

Açıkta satılan bitkileri alıp kaynatma yöntemi yerine, bitkilerin olması gereken yapraklarını ve uygun demleme yöntemi ile demlenerek tüketilen bitki çaylarından ancak yukarıda saydığımız faydalarını alabiliyoruz. Dolayısıyla başta beyaz çay olmak üzere bitki çaylarını tüketirken nereden ve nasıl üretildiğini, toplandığını bilmediğiniz bitki çayları yerine güvendiğiniz markaların poşet çaylarını en iyi bildiğiniz demleme yöntemi ile tüketmelisiniz.

 

İlginizi çekebilir: Beyaz çay tüketmeniz için 10 neden

Diyetisyen Müge Bozok: 2008 yılında Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümünden başarı ile mezun oldu. Türkiye’nin ilk Tıp Merkezi İntermed’de kariyerine başladı, bu merkezde çeşitli branşlarda doktorlar ile hastalıklarda beslenme tedavisi, sağlıklı beslenme, obezite tedavisi, adölesan çağı beslenme eğitimleri, hamile ve emzirme döneminde beslenme gibi birçok alanda çalıştı. 2011 - 2017 yılları arasında Prof. Dr. Osman Müftüoğlu’nun kurucusu olduğu Yaşasın Hayat! Kliniğinde mesleğine devam etti. Diyetisyenlik mesleğinin yanı sıra sağlıklı yaşamın yapıtaşları olan beslenmenin ve egzersizin vazgeçilmez olduğunu düşünerek, uluslararası çeşitli eğitimlerden geçerek profesyonel olarak pilates eğitmeni oldu. 4 senelik profesyonel pilates eğitmenliğinin yanı sıra çok sevdiği yoga seanslarının ileri seviyesine giderek çeşitli yoga eğitimlerinde katılıp “Yoga Alliance” sertifikasını almaya hak kazandı. 2017 yılında ise mesleki bilgi ve tecrübesiyle danışanlarına ve öğrencilerine daha kapsamlı hizmet verebilmek için “Revita” isimli kendi beslenme danışmanlık ve pilates - yoga stüdyosu yaşam merkezini kurmuştur.
İlgili Makale