X

Annelerimizden öğrendiğimiz güzellik sırları

Annelerimizin, bebekliğimizden itibaren yaşamın pek çok alanında bize rehberlik ettiği, değerli bilgilerini ve deneyimlerini aktardığı su götürmez bir gerçek. Kıyafet kombinlerinden tutun da lezzetli yemek tariflerine kadar bize ilham verdikleri aşikar. Sadece bu kadar da değil, güzellik sırlarını da bizimle paylaşmak konusunda çok cömertler. Hepimizin kabul edeceği üzere annelerimizden öğrendiğimiz güzellik sırları, kuşaktan kuşağa aktarılan bir hazine gibi. Onların bilgeliği ve deneyimleri, doğal güzellikten cilt bakımına, sağlıklı beslenmeden makyajın gücüne kadar geniş bir yelpaze etkisine sahip. Hatırlıyor musunuz annenizden öğrendiğiniz en etkileyici güzellik sırrı neydi, anneniz hangi yöntemleri kullanarak kendini her zaman güzel hissederdi?

Güzellik uzmanları, dermatologlar, stil/makyaj bloggerları ve cilt bakımı üzerine bilgi ve deneyimlerini paylaşan editörler, bu konuda ilham dolu örnekleri paylaşıyorlar. Vazelinin güçlü etkisinden tutun da doğadan ilham alan bakım pratiklerine annelerin güzellik sırları için okumaya devam edin. İşte gizli bir hazine değerindeki o bilgiler:

Cilt, en büyük öğretmen

Uzman dermatolog Keira Barr, annesinden cildin aslında pek çok şey anlatan bir öğretmen olduğunu öğrendiğini söylüyor. Annesinin “cildinin en büyük öğretmenin ve destekçin olduğunu hatırlamalısın, cildinde meydana gelen değişimler sana sağlık durumunla ilgili ipuçları verir” dediğini anlatan Dr. Barr, bunun kendi bakım pratiklerini yönlendirmede ve hayatında beslenme, stres yönetimi gibi değişiklikleri yapmada etkili olduğunu paylaşıyor.

Doğa, her şeyin kaynağı

“Annem mutfağa ait artıkları saklardı, sabah portakal suyu yaparken kalan portakal kabuklarını ya da papaya tohumlarını atmazdı, kendi yüz maskelerini ve bakım ürünlerini yapar, onları çöpe atmak yerine kullanırdı.” diyor kozmetik uzmanı Krupa Koestline. Küçük yaşlarından itibaren nohut unu, limon suyu, yoğurt ve zerdeçal gibi doğal ürünlerle bakım yaptığını söyleyen Koestline, herkesi mütevazi bakım ritüellerini yapmaya davet ediyor.

İlginizi çekebilir: Cildinize ışıltı katacak 18 ev yapımı cilt bakım maskesi

Nemli cilt, mutlu cilt

Cildi nemli tutmanın önemini bugün pek çoğumuz biliyor olsak da annelerimiz, büyük annelerimiz bakımlı bir cildin en önemli bileşeninin nem olduğunu çoktan fark etmişler… mdhairmixtress.com’un kurucusu ve dermatoloji uzmanı Raechele Cochran Gathers, çok küçük yaşlarındayken bile annesinin pul pul dökülmelere, kurumalara karşı hep tetikte olduğunu ve kendisine nemlendiriciler verdiğini anlatıyor. Ve ekliyor: “Bana bir krem tüpü, kakao yağı çubuğu veya bir losyon şişesi verir ve ‘Bunları bacaklarına sür!’ derdi. O zamanlar bana ‘Cildin şu anda sana çok şey ifade etmeyebilir ama bir gün nasıl göründüğüne önem vereceksin.’ demişti. Ve tabii ki, annem haklıydı.”

Siyah yerine kahverengi

Birçok güzellik, bakım ve makyaj uzmanının hemfikir olduğu ve annelerinden öğrendiklerini belirttiği bir diğer konu ise ‘kahve’nin gücü. Evet! Göz kalemi ve rimel konusunda siyahtan şaşmayanlardansanız annelerin bu fikrine kulak verebilirsiniz. Kahverengi göz kalemi ve/veya kahverengi rimel tercih ederek gözlerinizin rengini açığa çıkarabilir, sert bakışlardansa daha yumuşak bakışlara sahip olabilirsiniz. Kesinlikle bir şans verilebilir!

Az, çoktur

Kabul edelim şimdilerde çılgın gibi cilt bakım ürünleri türüyor. Çift aşamalı temizlikler, serumlar, yağlar, tonikler ve nicesi… Ama ne varsa eskilerde var; neden mi çünkü ‘less is more’ yani ‘az, çoktur’ ilkesi ile annelerimiz bugün hala harika ciltlere sahip. Makeup.com’un editörlerinden Ariel, annesinin her zaman güzellik rutini konusunda minimalist olduğunu ve çocukken buna aslında pek anlam veremediğini ve bu yaklaşımdan çok hoşlanmadığını ama 30’lu yaşlarına geldiğinde ne kadar doğru olduğunu anladığını ifade ediyor. Az ama etkili ürünlerle doğru cilt bakımı mümkün!

Her derde deva vazelin

ipsy.com’un sosyal stratejisti Sarah Perry Johnston, yıllar boyunca annesinin kendisine verdiği en etkili cilt bakım sırrının vazelin olduğunu söylüyor. Vazelinin kuru ellere, çatlamış dudaklara derman olduğu kadar makyaj temizleyici ya da rimel bazı olarak da kullanılabilen çok yönlü harika bir ürün olduğunu belirtiyor ve bu sır için annesine minnettarlığını dile getiriyor.

İmza koku şart

Sürekli parfümünüzü mü değiştiriyorsunuz? Farklı farklı kokuları denemekten keyif mi alıyorsunuz? Evet, değişiklik eğlenceli olabilir ama annelerimizin sözlerine kulak verecek olursak bir imza koku şart. Size en çok yakışan, adeta sizi tanımlayan, tıpkı imzanız gibi sizi anlatan bir koku seçin ve en azından bir süre ondan şaşmamaya çalışın. Annelerin bir bildiği olmalı!

Uyku hijyeni ve cilt sağlığı

Makyajınızı silmeden uyuyorsanız cilt sağlığınızı tehlikeye atıyor olabilirsiniz. Pek çok annenin tavsiyesi kaliteli uyku! Ama sadece yeteri kadar uyumak değil aynı zamanda ‘temiz bir cilt’ ile uyumak. Cildinizin erken kırışmasını ve yaşlanmasını önlemek, gözeneklerinizin tıkanmasına engel olmak ve sabahları ışıl ışıl bir ciltle uyanmak istiyorsanız, ne kadar uykulu gözlerle olsanız da annelerimize kulak verin ve makyajınızı silmeyi ihmal etmeyin.

Bonus: Kırmızı ruj ve kocaman gülümseme!

Çoğu kadının belki de en sevdiği makyaj ürünü kırmızı ruj olabilir… Sebebi ise muhtemelen etkisi ve gücü! Birçok uzmanın da dile getirdiği gibi annelerin ve büyük annelerin de en değerli güzellik sırlarından biri kırmızı rujun tamamlayıcı rolü! Bir düşünün; makyajınızı tamamlamak için kırmızı rujunuzu sürdüğünüzde ‘şimdi tamam oldu’ bakışı atmıyor musunuz aynadaki kendinize …

Son olarak, benzersiz olduğunuzu unutmayın! Mindbodygreen’in güzellik direktörü Alexandra Engler, çocukken annesi ile biriktirdiği anılardan kendine bir ders çıkarttığını ve güzellik ve bakım söz konusu olduğunda en iyi tavsiyenin ‘kendini tanımak’ olduğunu söylüyor. “Güzelliğiniz; saçlarınız, cildiniz, makyajınız tamamen size özel, size ait, başkalarının kalıplarına uymak için olmadığınız bir şeylere dönüşmeye çalışmayın. Sağlığınızı ön planda tutun ve benzersizliğinize odaklanın.”

İlginizi çekebilir: 2023 yazının en popüler 14 makyaj trendi

Kaynak: mindbodygreen, allure, ipsy

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale