X

Anne olunca anlar mıyız?

Zaman nasıl da hızlı akıyor değil mi? Sizlerle buluşmayalı dahası kendimi de dinlemeyeli epey bir zaman geçmiş.

Bu geçen süre zarfında ben ve hayatım da yerinde saymadı elbette. Büyük kararlar almaya yakınken bıraktığım yazma eylemime bu kararları gerçekleştirmiş ve bambaşka dönüşümlere girmiş bir Pınar olarak yazıyorum şimdilerde.

Derdimi, hüznümü, sevincimi en iyi klavye vasıtasıyla anlatabilen ben yine en bildiğim şeyi yapıp yazarak hafifleyeceğim sizlere de umut olmak adına.

Geçtiğimiz yıllardaki yazılarıma bakıyorum da çaresiz bir umut ışığı aradığım zamanlarmış o yıllar. O ışığın hep içimde olduğunu bilerek yol aldım aslında hep. Kimseden medet ummadan ama yanımda yol almak isteyen eşlikçilerimi de göz ardı etmeden, tek başınalığımla barıştım en önce. Bunun şu yazım bunun en güzel ispatıdır, bana göre: Hoş geldin yeni yaşım: Yolun yarısı, aslında yolun başı olabilir mi?

Sonra üzerinden epey bir zaman ve hikaye geçti elbette ama ben ne zaman bugünüme şükür etsem en önce o balkonda yazdığım bu yazıyı anımsıyorum boğazımda bir düğümle. Yıllar aktı geçti bu yazının üzerinden… Orada yalnız olduğundan çok emin, hayatını tek başına tamamlayacağını düşünen o güçlü ama tek kıza sarılıyorum en önce. Başını okşuyorum bak gördün mü diyorum.. hepsi geçti… Şöyle demiştim o yazımda;

“…varsın bu yer kürede tek gezeyim. İçimden taşan sevgiyi sadece kendime vereyim. Kendi saçımı okşayıp, kendime şefkat vereyim. Çoğalmayayım. Çoklara karışıp ruhumun katmanlarını çoğaltayım…”

Bu çoğalmayayım kelimesini yazarken içim öyle acımış öyle acımıştı ki… Bir gün gelip içimde bambaşka minik kelebeklerle bu yazıyı yazacağımı düşünmeden, sarıp sarmalamıştım kendimi tüm şefkatimle. Evet bu kadar yol almışken artık sizlerle paylaşma vakti geldi sevgili okuyucu…

Hayatımın en karanlık anında bana uzanan bir şefkat eline izin verdim ben. Tüm hayatımı değiştirme pahasına inandım bana uzana o ele. Bıraktım kendimi bana verdiği huzur rüzgarına.

Şimdilerde ise içimde büyümekte olan ikimizden bir parça ile iki kişi yazıyorum size bu yazıyı. İçimden taşan sevgiyi artık kendime ve bizden bir parça olan miniğime vermek için gün sayarken, bir yandan da kendi çocukluğumu düşünüyorum. Ne kadar çok sancılı geçti dediğim zamanlarım olmuş… Kim bilir annemi ne kadar çok üzmüşümdür diye düşünürken yakalıyorum kendimi şimdilerde.

Bir canlıdan sorumlu olmak, onu iliklerine kadar anlamak, onun için endişe etmek ne zormuş demek. Üstelik ben henüz anne olmaya adayken bunları hissediyorsam, inşallah en kısa zamanda bebeğimle kavuşunca neler hissedeceğimi tahmin bile edemiyorum.

Annemin ve sanırım tüm annelerin hepimize klişe gelen bir lafı vardır ya “anne olunca anlarsın” sırf bu cümle yüzünden bile annemle ne çok tartıştığımı hatırlıyor ve utanıyorum. Evet, annecim ne zormuş anne olmak. Ne zormuş insanın sürekli elinin kalbinde gezmesi daha şimdiden fark ediyorum.

Hayat işte böyle… Karşımıza çıkan her bir yeni durum bize bambaşka yanlarımızı gösteriyor. Yalnızlığımızla sınanırken bir anda sevgi dolu kalabalıkların içinde buluveriyoruz kendimizi… Bu sefer de buna adapte olmaya çalışırken yepyeni bir kimliğimizle tanışıveriyoruz.

Hayat nedir derseniz; iyi geçinmeye gönlü olma hali derim sizlere. Kendimizle, etrafımızdakilerle ve dahası başımıza gelen ve gelecek olan her şey ile iyi geçinmeye niyet etme hali diyebiliriz.

Ben bugüne kadar geldiğim yolda tarafımı hep iyi geçinmekten yana kullandım. En dipsiz karanlıklarımda bile hep bir ışık aradım durdum.

Sen sevgili okuyucu sen de benim gibi bir karanlıktan geçiyorsan eğer, çevir kafanı derin mavilere al güzel bir nefes ve şükret içini sıkan her neyse ona. Bil ki geçiyor, geçecek. Sen sadece inanmasını bil.

Ve sen sevgili annem, ben zamanında sen bana deyince ne demek istediğini anlamamıştım ama şimdilerde derinden anlıyorum. İyi ki de anlıyorum.

Başta benim canım annem olmak üzere tüm annelere ve anne adaylarına demek istediğim o dur ki; anne olunca anlayacağız. Anne olunca bileceğiz canımızdan bir parçanın üzülmesinin bizi nasıl üzdüğünü… Ama o zamana kadar sen sevgili okuyucu bil yaşadığın her anın kıymetini, izin ver şuan her ne üzüyorsa seni… Geçmeyecek sandığın her şey öyle veya böyle geçiyor emin ol.

Zaman akıp geçtiğinde, karşına çıkan dev dalgalarla boğuşurken o dalganın seni nereye sürükleyeceğini bilemezsin. En olmaz dediğimiz anlarda çıkıveriyor o ışık karşımıza. Yeter ki, sabret.

Bırak aksın yollar, olması gerekene varsın. Umut hep var sadece sen hazır olduğunda seni bulacak unutma.

Sevgimle

İlginizi çekebilir: Müziğin iyileştirici gücüyle şifalanmak ister misiniz?

Pınar Tümkaya: Selamlar, ben Pınar Tümkaya. 1984 senesinde sevimli bir Akdeniz kenti olan İskenderun’da doğdum. Çukurova Üniversitesi İktisat Bölümünden 2007 senesinde mezun olmadan hemen önce hep hayalini kurduğum İK alanında İşe Alım Uzmanı olarak çalışmaya başladım. Ama maalesef, kısa bir süre sonra rüzgar beni Mersin’e getirdi. Şuanda Mersin’de, uluslararası bir şirkette Finansal Kontrolör olarak görev almaktayım. Kendimi bildim bileli sıkıntımı, derdimi en çok yazarak anlatmayı sevdim. Ancak, yazar olmak hiç hayalim olmadı. Hayalim her zaman, insanlarla etkileşimde olarak, onların sorunlarına destek ve çözüm ortağı olmak oldu. Her ne kadar çalışmakta olduğum alan insanlardan çok rakamlarla ilgili olsa da kişisel gelişim aşkım hiç bitmedi. Geçtiğimiz Mart ayında bunu artık daha profesyonel bir hale getirmem gerektiğine karar vererek House of Human’dan Profesyonel Yaşam Koçluğu programını tamamlayarak Yaşam Koçu oldum. Bu platform sayesinde yaşayıp aştığım, her tökezlediğimde kendimce ürettiğim çarelerin başka insanların da çözümü olmasına vesile olmak, yazılarımla sesimi duyurabilmek en büyük mutluluğum olacaktır.

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale