X

Ankara Kedisi Özellikleri ve Bakımı

Ankara kedisi, ince ve narin bir vücuda sahip orta boy bir kedidir. Tüyleri uzun ve çok yumuşak olan Ankara kedilerinin orijinali beyaz olmakla birlikte farklı renklerde olması da mümkündür. Enerjisi yüksek ve aktif kediler olan Ankara kedileri, insanlarla vakit geçirmeyi sever ve yaşlılar ile çocuklar dahil olmak üzere herkesle iyi bir şekilde anlaşır. Bu nedenle her gün düzenli olarak ilgilenildikleri takdirde evde bakmak için ideal kedilerdir. Ankara kedisini merak ediyor ve hakkında daha fazla şey öğrenmek istiyorsanız, Ankara kedilerine dair merak ettiğiniz her şeyi bu yazıda okuyabilirsiniz.

Ankara Kedisi Özellikleri

Ankara kedisi, diğer pek çok kedi cinsine göre daha küçük boyutlara sahiptir. Bu nedenle ortalama bir Ankara kedisinin en fazla 4,5-5 kg olması beklenir. İnce kemikli gövdeye sahip Ankara kedisinin bacakları genellikle uzun olmakla birlikte küçük patileri vardır. Uzun, yumuşak ve ipeksi tüyleri olan Ankara kedisinin orijinali beyaz renkli olsa da günümüzde farklı renklerde Ankara kedilerine de rastlamak mümkündür.

Ankara kedisinin fiziksel özellikleri ve karakterleri genel olarak şu şekildedir:

  • Boyu: 20-35 cm
  • Ağırlığı: Dişiler 2,5-4 kg, erkekler 3,5-5 kg
  • Yaşam süresi: 15 ila 20 yıl
  • Kürk uzunluğu: Orta-uzun
  • Renk: Orijinali beyaz olsa da başka renklerde de olabilir.
  • Arkadaş canlılığı: Dışa dönük, sosyal ve sevecendir. İnsanlarla arkadaşlık etmeyi ve onlardan ilgi görmeyi sever.

Ankara Kedisi Tarihçesi

Ankara kedisi, insanların müdahalesi sonucu ortaya çıkan pek çok kedi cinsinin aksine 15. yüzyılda Türkiye’de doğal olarak ortaya çıkmış bir kedidir. Kökenlerinin Afrika yaban kedisine dayandığı düşünülen Ankara kedisinin uzun ve ipeksi tüylerinin, Ankara’nın karasal iklimine evrimsel olarak uyum sağlamasının sonucu oluştuğu düşünülmektedir.

Ankara kedilerine dair en eski belge, 16. yüzyıl Fransa’sına dayanmaktadır. Bu nedenle Ankara kedisinin yaklaşık 15. yüzyılın sonlarında İngiltere ve Fransa’ya ulaştığı tahmin edilmektedir. Ankara kedisi, 18. yüzyıla gelindiğinde ise Amerika kıtasına gönderilmeye başlanmıştır.

Ankara kedisi zaman içinde tüylerinin daha uzun ve ipeksi olması için İran kedisi ile melezlenmeye başlamıştır. Melezlemeler sonucu Ankara kedilerinin genleri, İran kedilerinin bir parçası haline gelmeye başlamış ve İran kedilerinin kürklerinin renginde değişimler meydana gelmiştir.

Ankara kedisi ile İran kedisinin çiftleştirilmeleri sonucu Ankara kedisi özelliklerini yavaş yavaş kaybetmeye ve yavrular daha çok İran kedisine benzemeye başlamıştır. Ayrıca melezleme sonucu Ankara kedisinin ırk olarak saflığını kaybetmesiyle Türk Hükümeti ile Ankara Hayvanat Bahçesi birlikte yürüttükleri proje kapsamında Ankara kedilerini korumak ve yaşatmak için üreme programı başlatmıştır.

Ankara Kedisi Kişiliği

Ankara kedisi, insanlarla iyi ilişkiler kuran, akıllı ve zeki bir kedidir. Ankara kedisi, sevecen ve oyuncu kişiliği ile aileler için ideal bir kedidir. Çocuklar, yaşlılar ve eve gelen misafirler dahil olmak üzere herkesle iyi anlaşan Ankara kedileri sahiplerine düşkün olduğu için yalnız kalmayı sevmezler. Bu kediler, evde yapılan her tür aktiviteye katılmaktan hoşlanır ve insanların ilgisini çekme konusunda ısrarcıdır.

Ankara kedisi, evdeki diğer evcil hayvanlarla iyi anlaşsa da kontrolün kendisinde olduğunu hissettirmek ister. Ara sıra kendi başına olmayı seven Ankara kedisi, kucak kedisi isteyen kişiler için uygun olmayacaktır. Ankara kedisi insanlara yakın olmayı ve onlarla aynı ortamda bulunmayı sevse de kucakta birkaç dakikadan fazla durmaktan hoşlanmaz.

Ankara kedisi, diğer pek çok kedi cinsinin aksine sesli olmayı seven bir kedidir. Öyle ki insanlarla konuşmak için uzun süre miyavlayabilir ve farklı sesler çıkarabilir. Ankara kedisinin sizinle konuşması, onunla ilgilenmenizi ve oyun oynamanızı istediği anlamına gelebilir.

Ankara Kedisi Bakımı

Ankara kedisi, bakımı oldukça kolay bir kedi cinsidir. Tüyleri uzun olmasına rağmen kolayca taranır ve genelde düğümlenmez. Bu nedenle Ankara kedinizin tüylerinin parlak ve iyi görünmesini sağlamak için haftada bir kez taramanız yeterli olacaktır.

Ankara kedileri ilkbaharda tüy dökmeye başlar. Bu nedenle mevsim geçişlerinde kedinizi tarama sıklığınızı arttırarak giysilerinizdeki ve eşyalarınızdaki tüyleri azaltabilirsiniz. Sık tarama ile aynı zamanda kedinizin yutacağı tüyleri de azaltmış olursunuz.

Kedinizin sağlıklı olması için kulaklarını düzenli olarak kontrol etmeyi ihmal etmemelisiniz. Kedinizin kulaklarında kir görürseniz, nemli bir bez veya pamukla kulaklarının içini nazikçe temizleyebilirsiniz. Ayrıca dişlerinin bakımı için veteriner hekiminizin tavsiyelerini uygulayabilirsiniz.

Ankara kedinizin beslenmesinde ise kaliteli bir kuru mama tercih etmeye dikkat etmelisiniz. Kediniz, farklı yaşam evrelerinde farklı özellikte mamaya ihtiyaç duyabileceği için gerektiği zamanlarda kedinizin mamasında değişiklik yapmayı ihmal etmemelisiniz. Kuru mama ile beslenen kediler, ihtiyaç duydukları suyu yiyeceklerden alamadıkları içim kedinizin su içme alışkanlığını gözlemlemeniz önemlidir. Kedinizin yeterince su içmediğini fark etmeniz halinde kediler için özel olarak tasarlanmış su pınarlarını kullanabilir veya kap içerisinde evin farklı yerlerine su bırakmayı deneyebilirsiniz.

Ankara kedileri, son derece atletik kediler olduğundan dolayı bu kedilerin gün içinde yeteri kadar hareket ettiklerinden emin olmak gerekir. Güçlü avlanma içgüdüleri bulunan Ankara kedileri evde oyuncaklarının peşinde koşmayı sever. Bu nedenle kedinizin hareket etmesi için küçük oyuncak fareler alabilir veya kağıt buruşturup atarak kovalamasını sağlayabilirsiniz.

Ankara Kedisi Yaşam Süresi ve Sağlık Sorunları

Ankara kedileri genel olarak sağlıklı kedilerdir ve kendilerine özgü genetik bir sağlık sorunları yoktur. Uzun ömürlü olan Ankara kedilerinin yaşam süresi 15-20 yıl olarak tahmin edilmektedir. Bununla birlikte her kedinin yaşamı boyunca çeşitli sağlık sorunlarıyla karşılaşması mümkündür. Bu nedenle kedinizi cinsi ne olursa olsun yılda en az bir kez veteriner hekim kontrolünden geçirdiğinizden emin olmanız gerekir. Bu sayede potansiyel sağlık sorunlarını önceden tespit edebilir ve kedinizin daha sağlıklı ve daha mutlu kalmasına yardımcı olabilirsiniz.

Ankara kedisinin karşılaşabileceği sağlık sorunlarından bazıları şu şekildedir:

  • Doğuştan sağırlık: Bir ya da iki gözü mavi olan Ankara kedilerinde doğuştan sağırlık olabilir. Bu nedenle kedinizin sağır olup olmadığını anlamak için ona seslendiğinde size tepki verip vermediğini gözlemleyebilirsiniz. Kedilerin uyum sağlama becerileri yüksek olduğu için sağır olduklarını belli etmeyebilirler. Sağırlık, kediler açısından ciddi bir sağlık sorunu olmasa da kedinizi gözlemleyerek sağır olup olmadığını anlamanız faydalı olacaktır.
  • Kalıtsal ataksi: Ataksi, kedilerin sinir sistemini etkileyen bir sorundur ve hareketlerde dengesizliğe neden olabilir. Kalıtsal ataksi, doğuştan itibaren görülür ve tedavisi kedinin durumuna göre farklılık gösterir. Bu nedenle kedinizde ataksi varsa nasıl bir tedavi planı izleneceğine veteriner hekiminizle birlikte karar verebilirsiniz.
  • Hipertrofik kardiyomiyopati: Kedilerde en sık görülen kalp hastalığı olan hipertrofik kardiyomiyopati, kalp kaslarının kalınlaşmasıyla oluşur. Hipertrofik kardiyomiyopati belirtiler arasında nefes alamda zorluk, kusma, iştahta azalma ve özellikle arka bacaklarda zayıflık bulunmaktadır. Hipertrofik kardiyomiyopatinin tedavisi olmamakla birlikte ilaç tedavisi ile belirtiler kontrol altına alınabilir ve ortaya çıkabilecek diğer komplikasyonların önüne geçilebilir.

Zeki, akıllı, sevecen ve oyuncu kişiliğe sahip Ankara kedileri, evde bakmak için ideal kedilerdir. Hem insanlardan hem de evdeki diğer evcil hayvanlardan ilgi görmeyi seven Ankara kedilerinin bakımı kolay olmakla birlikte düzenli olarak veteriner hekim kontrolünden geçirilmeleri önemlidir.

İlginizi çekebilir:

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale