X

Android mi insan mı? Bilinç ve seçme gücü üzerine

Yıl 2038. Yapay zeka neredeyse insan zekası seviyesine ulaşmış, robotlar namı diğer androidler, tıpkı insanlar gibi görünüyor ve davranıyorlar. Hatta o kadar “insan gibi” olmuşlar ki, programlarını kırıp seçimler yapmaya bile başlamışlar. Hikayenin geçtiği Detroit: Become Human – İnsan Olmak geçtiğimiz günlerde piyasaya sürülen bir video oyunu. Oyun, insandan daha “insan” robotların “özgür irade” kazanarak ayaklanmalarını anlatıyor. Oyunda androidler aynı insanlar gibi hissetmeye başlıyor ve seçimler yapabiliyorlar. Ve yaptıkları seçimler, oyunun kaderini belirliyor.

Kulağa gerçek hayat gibi gelmiyor mu? İnsanı insan yapan şey de hissetmek ve seçimler yapmak değil mi? Peki, insan zihni de kendi programını kırabilir mi? Bunu yanıtlayabilmek için gelin zihnin nasıl çalıştığına bir bakalım.

Başımıza gelen her şeyin bilinçdışı boyutları gündelik hayatımızda pek az rol oynuyor gibi görünebilir. Fakat bunlar adeta bilinçli düşüncelerimizin görünmez kökleridir. Carl Jung

Zihnimiz basitçe bilinç ve bilinçdışı (veya bilinçaltı) olarak iki kısımdan oluşuyor. Carl Jung bilinçdışı için şöyle diyor: “Bilinçli olarak farkına varmadığımız belli olaylar vardır; bunlar deyim yerindeyse, bilinç eşiğinin altında kalırlar. Bunlar olmuştur, fakat subliminal olarak algılanmışlardır.” Subliminal latince “eşiğin altında” demek. Psikolojide bu terim “bilinç eşiğinin altında kalan” anlamında kullanılır. İşte bu subliminal etkiler bilinçsiz zihinsel süreçlerimiz ve algımız üzerinde çok etkili. Beynimizin subliminal kısmı yani bilinçdışı, görünmezdir ancak hayatı nasıl deneyimleyeceğimizi, kendimizi ve başkalarını nasıl gördüğümüzü, hayatımızda olup biten şeylere yüklediğimiz anlamları ve kararlarımızı çok temelden etkiler.

Bilinçdışı seçimlerinizi nasıl etkiliyor?

Yaşadığımız dünya bir sebep ve sonuç dünyası. Sağlıklı olmak nasıl bir sonuçsa, hastalık da bir sonuç. Aynı şekilde başarılı olmak nasıl bir sonuçsa, başarısızlık da bir sonuç. Sebep – sonuç ilişkisi bir oluşum süreci. Bu oluşum süreci şöyle işliyor: Düşünceler duyguları, duygular davranışları, davranışlar da deneyimleri belirliyor. Özellikle 0-10 yaş arasında ebeveynler, kardeşler, arkadaşlar, öğretmenler, medya ve kültür vasıtasıyla aldığınız mesajlar zihninizde bazı programlar oluşturuyor. İşte düşüncelerinizin kaynağı, şartlandırılma yoluyla oluşmuş bu bilinçdışı “programlar”. Bu programlar, küçükken işittiklerinizden, gördüklerinizden ve deneyimlediklerinizden etkilenmiştir. Küçükken, “Para tüm kötülüklerin anasıdır”, “Çok laf yalansız, çok mal haramsız olmaz”, “Bu devirde kimseye güvenme”, “Kadınlara/erkeklere güvenilmez”, “Güzel olmak için zayıf olmalısın” bunlardan kaçını işittiniz?

Bilinçdışı şartlanmalarınız düşünme biçiminizi, davranışlarınızı, kararlarınızı ve en nihayetinde alacağınız sonuçları belirliyor. İşte hayatı daha doyumlu yaşamanızı engelleyen şey, bilinçdışı seviyede oluşmuş bu zihinsel programlar.

Programı kır ve özgürleş

Zihninizi çok gelişmiş bir bilgisayar olarak düşünün. Bu bilgisayarı yeniden programlayarak farklı sonuçlar almanız mümkün. Çok küçük yaşlardan itibaren zihninizi koşullandırarak oluşan bu programları kırmak, hayatınızda yapabileceğiniz en büyük değişim. Bu değişim dört aşamadan oluşuyor:

Farkına varmak: Bir şeyi değiştirmenin ilk koşulu, onun farkına varmaktır. Sizi sınırlayan bu inanç ne zaman ve nasıl başladı? İlk olarak kimden işittiniz? İlk kimden gördünüz?

Anlamlandırmak: Şu anki düşünme biçiminizin nereden kaynaklandığını fark ederek, onun aslında size ait olmadığını anlarsınız.  

Bırakmak: Sizi sınırlayan inançların aslında size ait olmadıklarını anladığınızda, bu inançları sürdürmek ile onları bırakmak arasında bir seçim yapma şansınız olur.

Yeniden tasarlamak: Bıraktığınız eski inançların yerine yenilerini koyarak zihninizi yeniden tasarlarsınız. “Yeni versiyonunuza” hoş geldiniz.

İnsan olmak, seçimler yapabilmek ve hissetmek demektir.

Gelecekte bizim gibi hisseden ve irade sahibi androidler olur mu bilinmez. İnsanlar olarak bizler seçebilen ve hisseden varlıklarız. Günümüzde çoğu kişi duygularını bastırıyor ve görmezden geliyor. Bu durum kişiyi kutuplu düşünen, mekanik, hasta ve ruhsuz bir hale getiriyor. Bunun çözümü ise, duygularla daha çok bağlantıda olmak. Duygularınızla güvenli bir ilişki kurmak sizi özgürleştirir. Yazımı bitirirken sizi android “Kara”nın şu videosuyla baş başa bırakıyorum:

Sorularınız için bana  ayselkeskin2004@yahoo.com üzerinden ulaşabilirsiniz, sağlıkla ve sevgiyle kalın. 

 

İlginizi çekebilir: Pavlov’un köpeği ve özgür irade meselesi: Davranışlarının kontrolü kimde?

Aysel Keskin: Merhaba ben Aysel Keskin. Psikolojik Danışman ve Psikoterapistim. 2006 yılında Marmara Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık bölümünden mezun olduktan sonra, Türk Deniz Kuvvetlerinde yedi senelik bir kurumsal hayat deneyimim oldu. Kurumsal hayat deneyimimin ardından, çocukluk tutkum olan psikolojiye bir de seyahat tutkum eklendiği için okyanus ötesine giderek bir süre Amerika’nın Kalifornia ve Oregon eyaletlerinde yaşadım. Tüm psikoterapi yaklaşımlarını bilmekle beraber uzmanlaşmanın gerekliliğine inanarak, kanıta dayalı terapi yaklaşımlarından Süre Sınırlı Psikanalitik Psikoterapi (SSPP), Jungian Psikoterapi ve Rasyonel Psikoloji Enstitüsü Preferred Partner of The Albert Ellis Institute onaylı, APA (American Psychological Association) Kredili Rasyonel Duygucu & Bilişsel Davranışçı Terapi Eğitimlerini (süpervizyonlar dahil) tamamladım. Sorunların bütüncül ele alınması gerektiğine, beden ve zihnin dengesini kurduğumuzda hayatımızda olumlu değişimler olacağına inanıyorum. Beden ve zihin sağlığınız her şeyden önemli. Bana ayselkeskin2004@yahoo.com eposta adresinden ulaşabilirsiniz. Sağlık ve sevgi ile kalın. Instagram: ayselkeskin.psk.dan

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale