Algılar değişiyor: İçe dönük olmanın gizli gücünü keşfedin
“Darwin, ağaçlı yollarda uzun yürüyüşlere çıkmayı, kalabalık yemek davetlerine tercih ederdi.” –Susan Cain
İş yerinde, okulda, önemli bir toplantıda, aile içinde ve üniversitede öne çıkmak için daima sesini duyurabilen, insanlarla kolay iletişim kurabilen ve enerjik biri olmanız beklenir. Hayatta her zaman bir adım önde olmak istiyorsanız, dışa dönük olmak en büyük koşullardan biridir. Sonuçta bir şirketin CEO’su sessiz, sakin biri olabilir mi? O zaman koskoca şirketi nasıl yönetir?
TED konuşmacısı Susan Cain, “İçe Dönük Olmanın Gücü” isimli konuşmasında tam olarak yukarıda bahsettiğimiz algıya değiniyor. “İçe dönük biri, hayata yeterince sağlam tutunamaz, başarısız olur, silinir, geri planda kalır” algısına… Cain, kendisinin de bir içe dönük olduğunu vurguladıktan sonra, içe dönük insanların değiştirilmesi ve dışa dönük biri haline dönüştürülmesi gerektiği düşüncesini yanlış bulduğunu ve bu durumun içe dönük kişiler üzerinde zarar verici bir baskı oluşturduğunu dile getiriyor.
İlginizi çekebilir: Hem sosyal hem içine kapanık: Ambivert kişiler
Eğitim hayatından iş hayatına birçok farklı alanı bu gözle inceleyen Susan Cain, iş yerlerinin dışa dönük insanlar için tasarlandığından açık ofis kavramının ne kadar yaygın olduğuna, dışa dönük çocukların okulda “problemli” olarak algılanmalarından toplumun dışa dönük insanlara bakış açısına pek çok farklı noktaya değiniyor. Susan Cain’e göre içe dönük insanlar, ancak tek başlarına bırakıldıkları zaman üretici ve yaratıcı olabiliyor. Cain, içe dönük insanlarla ilgili yapılan ilginç bir araştırmaya değinmeden geçmiyor:
Wharton School’dan Adam Grant’in yaptığı bir araştırmaya göre içe dönük liderler, dışa dönük liderlere göre çok daha olumlu geri dönüşler alıyor. Araştırmaya göre bunun nedeni, içe dönük kişilerin proaktif çalışanlarına kendi yöntemleriyle ve kendi alanlarında çalışmaları konusunda anlayış göstermesi.
Peki tüm bunları göz önünde bulundurduğumuzda içe dönük birini değiştirmeye çalışmak ne kadar doğru?
Cevabı duymak isteyenleri Susan Cain’in etkileyici TED konuşmasıyla baş başa bırakıyoruz.