X

İlişkilerin sırat köprüsü: 35 maddede aldatmak

Günümüz ilişkilerinde en büyük problemlerinden biri ‘aldatmak’. Her ne kadar kusursuz bir ilişkiniz olduğunu düşünseniz bile aldatmaların birçoğunun mutlu evliliklerde yaşandığını biliyor muydunuz? İşte size yapılan araştırmalar sonucu ortaya çıkan 35 ilginç aldatma gerçeği:

1. Yasak ilişkilerin %60’ında fazlası iş ortamında başlıyor.

2. Kadınlar duygusal tatmin için aldatmaya daha çok meyillilerken, erkeklerde bu durum cinsel motivasyondan kaynaklanıyor.

3. Aldatma, boşanmalardaki başta gelen sebep değil. Her ne kadar yasak ilişkiler evliliklere darbe vursa da, boşanmalarda başı çeken problem para oluyor.

4 .Aldatma olayı demogrofik olarak değişkenlik gösterse de, lise terk kişiler ve ilişkide karşı tarafa maddi olarak daha çok bağımlı kişiler aldatmaya meyilli oluyorlar.

5. Binghampton Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre aldatmanın genetik varyasyonla bir ilişkisi var. Aynı genetik varyasyonun alkol bağımlılığı, kumar ve korku filmlerinden hoşlanma gibi konularla da ilişkisi olduğu gözlendi.

6 .Her ne kadar çift terapisi çok yardımcı olsa da, aldatma nedeniyle darbe alan ilişkilerin düzelmesi yönünde bir zaman çizelgesi ya da iyileştirici bir etki mevcut değil. Bazı uzmanlar ihanete uğramış kişinin ilişkiyi her gün 15 dakika boyunca ve bu konuyu tamamen kapatana kadar tartışmasının faydalı olduğunu öneriyor.

7. Aldatma evliliğin bitmesi anlamına gelmiyor. Gelecekte altında yatan başka problemlerden dolayı ayrılsalar bile, aldatmanın meydana geldiği ilişkilerin %50’si kurtulmayı başarıyor.

8. Bir araştırmaya göre aldatan erkeklerin %56’sının mutlu bir evliliği olduğunu söyledi. Kadınlarda bu oran ise %34.

9. Yasak ilişki sonrasında ilişkinin yeniden inşa döneminde bile, koca yasak ilişkisini özleyebilir. Erkek karısına aşık olsa ve ve evliliğini kurtarmak istese dahi, yasak ilişkisini tam olarak unutamayabilir. Erkek; diğer kadına ait eğlence, sorumluluğun olmaması, seks gibi şeyleri özleyebilir.

10. Erkek karısını üzeceğini, hayatına etki edeceğini bile bile aldatmaya devam edebilir. Özellikle evde değer görmüyor, beğenilmediğini düşünüyor ve takdir görmüyorsa; bu kişisel değerleri yasak ilişkide bulduğu için aldatma galip gelecektir

11. İnsanlar ne söylerlerse söylesinler, eğer bir kişi aldatmaya meyilliyse bu eşinin suçu değil. İlişkileri veya evlilikleri ne kadar kötü olursa olsun, eğer bir kişi aldatıyorsa bunu bilinçli olarak tercih ettiği için yapıyor.

12. 2012’deki bir araştırmaya göre Amerikalı insanların %66’sı insanların eşlerini iş toplantılarında veya ticaret sergilerinde aldattığını düşünüyor.

Aldatma daha çok iş ortamlarında başlıyor

13. Washington Universitesi’nin araştırmasına göre eşlerini aldatan kadınların %46’sı ve erkeklerinde %62’si işte tanıştığı kişilerle aldatıyor.

14. İş seyahatleri aldatma için en uygun organizasyonlar olarak görülüyor. Erkeklerin üçte biri yani yaklaşık %36’sı ve kadınların %13’ü iş seyahatlerinde şeytana uyduğunu dile getiriyorlar. Aldatma genelde evliliğin en kırılgan olduğu 6. ile 9. yıllar arasında gerçekleşiyor.

15. Bir araştırmaya göre aldatan erkeklerin boşanmak isteyip istemedikleri sorulduğunda çoğunluk ‘hayır’ yanıtını verdi

16. Araştırmacılara göre boşanma olayı kabul edilir, açık bir şekilde ortaya çıktığında aldatma oranı yükseliyor

17. Ortalama erkeklerin %9’u ve kadınlarınsa %14’ü aldatıldıklarında intikam almak için aldatıyorlar.

18. InfelityAdvice.com sitesinin kurucusu Ruth Houston, Amerika’da 35-38 milyon arası insanın eşini aldattığını ve her 3 çiftten birinin ilişkisinin aldatma yüzünden zarar gördüğünü söyledi.

19. Aldatan kocaların %69’u önceden eşlerini aldatabileceklerine ihtimal vermediklerini söylediler

20. Aldatan erkekler çok nadir olarak itiraf ediyorlar. Sorulmadığı takdirde erkeklerin sadece %7’si aldattığını itiraf ediyor. Ortalama erkeklerin %68’i itiraf etmezken, aldatma olayı kadınların bulduğu somut kanıtlarla ortaya çıkmaktadır.

21. Amerika’da 23 eyalette aldatmak yasak olduğu halde yaptırımı çok sık görülmüyor. Cezası 10 dolardan hayat boyu hapis cezası arasında değişiyor.

22. Amerika’da insanların %81’i aldatmanın yanlış olduğunu düşünürken sevgilisini veya karısını aldatıp bunun yanlış olduğunu düşünenlerin sayısı %62.7

23. Yapılan bir araştırmada erkeklerin yalnızca %12’sinin metreslerini daha çekici bulduğu görüldü. Yani ankete katılan erkeklerin %88’i eşlerini metreslerine göre fiziksel olarak daha çekici buluyor.

24. Erkekler, yasak ilişki yaşadığı kadının karılarından farkı metreslerin kendilerini sevilen, arzulanan ve takdir edilen olarak görülmesi olduğunu söylüyor.

25. Uluslararası araştırmalar gösteriyor ki, arkadaşlık sitelerine kayıtlı kişilerin %30’unun sevgilisi veya eşi var.

26. Perfect Albi isimli Alman şirket 350 müşterisine eşlerini veya sevgililerini aldatmaları için sahte iş seyahati daveti yollamaktadır. Şirket, müşterilerine sahte hikayeler üreterek yardımcı olmaktadır.

27. Bekar erkeklerin evli kadınlarla ilişkileri olması durumuna ‘Misteresses’ denmektedir

Kadınlar daha çok akıllı telefon üzerinden aldatıyorlar

28. Yapılan bir başka araştırmada kadınların birçoğu eşlerini cep telefonu üzerinden aldatıyor. Kadınların akıllı tercihi olarak genelde tercihi Iphone olup %64’ü eşleriyle aynı odadayken bir başkasıyla konuştuğunu ifade ediyor.

29. Las Vegas’ta en çok aldatma olayının gerçekleştiği oteller sırayla: 1) The Wynn, 2) Palms, 3) MGM Grand, 4) Caesar’s Palace, and 5) The Bellagio.

30. Aldatma olayı gerçekleştikten sonra ilişkinin kurtarılmasının yolu iki tarafında ilişkiyi kurtarmak için çabalamasından geçiyor

31. Sarışınlardan sonra kızıl saçlı kadınlar aldatmaya en yakınken, onları sırasıyla kahverengi saçlı kadınlar ve siyah saçlılar takip ediyor

32. Amerika Başkanı John Kennedy bir keresinde şöyle demiştir: ‘Eğer her gün seks yapmazsam başım ağrıyor’. Amerika başkanının Marilyn Monroe, Pinochet Mayer, Gunilla Von Post, Mimi Alfrod gibi ünlü isimlerle ilişki yaşamıştır.

33. Cyberpsychology, Behavior, and Social Networking dergisinin yaptığı bir araştırmaya göre Facebook gibi sosyal paylaşım siteleri, kişilerin eski sevgilileriyle yeniden bağlantıya geçip aldatmalarına ve ilişkilerin sonlanmasına neden oluyor.

34. Ortalama erkeklerin %68’i aldattıktan sonra suçluluk duygusu hissediyor; ancak açıkça görülüyor ki pişmanlık duygusu insanları aldatmaktan geri koymuyor.

35. Kız arkadaşlarından veya eşlerinden daha az para kazanan erkekler aldatmaya 5 kat daha meğilli oluyorlar.

Kaynak:

randomhistory.com

İlginizi çekebilecek diğer yazılar:

Bilmediğiniz yönleriyle bildiğimiz en eski alışkanlık: Aldatmak

“Kadınlar ne ister”: Erkekler için ilişki rehberi

Aldatıldığınızı 5 dakikada anlayabilmeniz mümkün

 

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.



21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?



İlgili Makale