dummy

Aklın hala seçmediğin yollarda mı: Seçtiğin yolu parlat

Yayınlanmaya başladığı ilk günden beri Türkiye’deki birçok ev gibi bende de durumlar çok farklı değildi. Ben bir “Bahar” dizisi fanıyım. Başta Demet Evgar’ın şahane oyunculuğu ve geri kalan usta dizi kadrosuyla tüm bölümleri yakından takip ediyorum. Bu haftaki bölümde Bahar’ın oğlu Aziz Uras ile bir diyaloğu çok hoşuma gitti. Bu diyaloğun üzerine düşünürken kendimi bu konuyla ilgili klavye başında yazarken buldum.

dummydummy

Bilmeyenler için hikayenin geçmişinden çok kısa bahsedeyim. Aziz Uras’ın aynı hastaneden, yine kendi gibi asistan bir kız arkadaşı var, adı Seren. Seren bir gün hamile olduğunu öğreniyor ve sonrasında birlikte doğuma karar verip, evlilik planı yapıyorlar. Ama tabii bu sırada ikisinin de kafası çok karışık. Çok gençler, kariyerlerini düşünüyorlar, hatta Aziz Uras İngiltere’deki bir hastaneden teklif alıyor ama bu sebeple reddediyor gibi gibi.

Tam da düğünden birkaç gün önce baş rolümüz Bahar ve oğlu arasında geçen bir diyalogdan bahsediyorum ben de. Birebir diyaloğu hatırlamıyorum ama özetle oğlunun seçtiği yoldan dolayı korktuğunu ve kaygılı olduğunu anlayan Bahar, hayatta her zaman alternatif yollar olabileceğini anlatıyor. Evet paralel bir evrende belki kariyeri için İngiltere’ye gidebileceğinden, hayatının çok başka ilerleyebileceğinden ama günün sonunda farklı bir yol seçtiği için bunu yaşamayı kabul ettiğinden bahsediyor. Ve üstüne düşünülesi sorusunu soruyor: “Seçtiğin yolu nasıl parlatırsın?”

Bu beni niye düşündürdü sorusuna gelecek olursak, ben çok uzun yıllar boyunca sanki nerde değilsem orda mutlu olacakmışım, hangi yolu seçmediysem o yolun sonunda başarıya ulaşacakmışım gibi gelirdi. Olduğum yerde söylenmek yaptığım en iyi şeydi, hala da çok başarılı değilim. Taşınmadığı o ülkede, o şehirde daha mutlu bir Ecehan yaşar mıydı? Başka bir mesleği seçse şu an kariyer basamaklarını daha hızlı mı çıkardı? Okuldan mezun olur olmaz çalışmaya başlamasaydı şu an daha az yorgun hisseder miydi? O evliliği o yaşta yapmasa ilişkiler konusunda bu kadar tökezler miydi? Ve onlarcası hatta yüzlercesi belki.

Son yıllarda terapinin de desteğiyle gördüm ki andan keyif almak istiyorsam, mutluluk halini sürdürülebilir kılmak istiyorsam seçtiğim yolda ne yapabilirime odaklanmak, seçmediğim yol için dövünmekten çok daha önemli. Anladım ki şu an yürüdüğüm yolda aldığım kararlar, attığım adımlar bu rotayı daha yaşanabilir kılıyor.

Yolumuzu nasıl parlatacağımız konusu da herkese göre o kadar değişken ki, tek bir formülü yok. Ben, daha fazla okumak, yazmak ve bu sayede bağ kurarak daha iyi hissetmeye başladım. Sevdiğim insanlardan kendime küçük bir topluluk yarattım, benim insanlarım onlar. Sıkça onlara sarılır, kucaklarım, dinlerim, anlatırım. Farklı kültürleri keşfetmek, dünyayı gezmek benim en büyük dopamin kaynaklarımdan. Kendime iyi bakmak, spor yapmak, bol bol yürümek, hem mental hem fiziksel olarak beni ayakta tutan şeyler. Ha evet başka seçimler yapsa başka bir Ecehan mümkün müydü? Tabii ki. Bunun bir doğrusu olmadığı gibi olasılıkların sınırı da yok.

Tam da Bahar’ın söylediği gibi hayat aslında seçtiğimiz yolu nasıl parlatmanın peşine düşmek. Seçmediklerimizin yolunu gözlemek ve pişman olmak yerine seçtiklerimize sıkıca sarıldığımız günlerimiz olsun.

Sevgiyle kalın.

İlginizi çekebilir: Aynı anda hem cesur hem korkak olabilir miyim?

Ecehan Kaylan: 1990 Aralık ayında, İzmir’de başladı benim serüvenim. 10 senedir kurumsal hayatta özel şirketlerde çalışan, 33 yaşında beyaz yakalı endüstri mühendisiyim. 30 yaşımla beraber hayatın bana getirdiği değişimlerin, tecrübelerin ve terapi sürecimin de etkisiyle kendimi tanıma yolculuğum başladı. Evet, kendini tanımak konusunda biraz geç kalmış gibiydim ama belki de tam zamanıydı. Görünen toplumsal kimliğimin yanında özellikle son birkaç yıldır gördüm ki ben kendimi en iyi yazarak ve yazdıklarımı paylaşarak ifade edebiliyorum. Bu şekilde ayrı yollarda aynı duygularla yürüyenlerle bağ kurmaktan da çok keyif alıyorum. Kendinize her gün biraz daha yaklaştığınız yolcuklarınızın olması dileğiyle!

Anne evi rahatlığında seçimler: Anneler Günü’ne özel içinizi ısıtacak hediye önerileri

“An-ne”; iki hecesine dünyaları sığdıran; güven, sıcaklık, huzur, sevgi ve daha nice güzel duyguyla bizleri kucaklayan, yorgun günlerin ilacı, mutlu anların ortağı, düştüğümüzde koştuğumuz, sevincimizi ilk paylaştığımız o eşsiz kahraman. İki hece ama içinde bir ömür saklayan… Anne demek bir evin kalbi demek, sevgiyle hazırlanmış sofralar, kahve fincanında biriken mutlu anılar, bir koltukta kurulan huzur, sıcak bir evin rahatlığı demek. Çünkü bir annenin dokunduğu her şey, dünyayı biraz daha yaşanır kılar. İşte bu yüzden Anneler Günü yaklaşırken bu yıl onlara sadece bir hediye değil, hissettirdikleri o tarifsiz sıcaklığı, huzuru, ‘anne evi rahatlığını’ hediye etmek gerek. Ne de olsa her şeyin en iyisini, güzelini, rahatını, konforlusunu hak eden onlar.



Geçmişten günümüze dönüşümler geçirmiş olsa da bu özel ve anlamlı günün değişmeyen en önemli özelliği, kalbimizde ayrı bir yeri olan annelerimizi onurlandırmak için bir fırsat sunuyor oluşu. Şüphesiz ki annelerimizin bize kattığı güzellikleri bir güne sığdırmak mümkün değil ama bu özel günde özenle seçeceğimiz küçük bir hediye, onların bizim için ne kadar değerli olduğunu hissettirmek için şahane bir fırsat olabilir. Önemli olan, seçtiğimiz hediyeye sevgimizi katmak; tıpkı onların her lokmaya, her bakışa kattığı sevgi gibi. İşte birkaç sıcak öneri:

‘Anne kucağı’ gibi: Konforu eve taşıyacak hediyeler

Anne kucağının o benzersiz sıcaklığı, en zor zamanların bile en güzel ilacı değil mi? Ve evet aslında hiçbir hediye tam anlamıyla o sıcaklığı vermeye yetmez ama yine de biraz da olsa yaklaşabilir. Film keyfi için sıcacık ve yumuşacık bir battaniye, polar bir sabahlık, rahat terlikler, evin her köşesini anne sıcaklığına büründürecek ev tekstili ürünleri, yastıklar, kırlentler ve çok daha fazlası ile annelerinize bu Anneler Günü’nde huzur ve konforu hediye edebilirsiniz.

‘Anne eli değmiş’ gibi: Kişisel bakım ürünleri

Annelerimizin dokunduğu her yeri güzelleştirdiği aşikar… ‘Anne eli değmiş gibi’ dendiğinde her ne kadar lezzetli yemekler akıllara gelse de, bir atkının düğümünde, bir buklenin düzeltilmesinde de aynı özen var. Bazen son bir anne dokunuşu her şeyi bambaşka yapabilir. Annenizin kendisine de en az başkalarına gösterdiği kadar şefkatle ve özenle yaklaşması için kişisel bakım ürünlerinden şahane hediyeler seçebilirsiniz. Parfümler, cilt bakım ürünleri, saç şekillendiriciler, makyaj setleri ve çok daha fazlası bu özel günde annenizin yüzünde güller açtırabilir.

‘Annemin tarzı’ gibi: Zamansız, şık ve özel parçalar

Bazı parçalar vardır, bize hep annemizi hatırlatır. Onun yıllardır severek taşıdığı bir fular, özel günlerde takındığı bir broş ya da gençliğinden kalma bir ceket… Şimdi, o hatıraların yanına çok daha özellerini eklemenin tam zamanı. Zarif elbiseler, şık altın takılar, birbirinden güzel aksesuarlar, rahat ayakkabılar, yazlık kombinlerini tamamlayacak parçalar ve çok daha fazlası Anneler Günü’nde harika hediyelere dönüşebilir.

‘Anne sofrasından fırlamış’ gibi: Sofralara renk ve lezzet katan detaylar

Anne sofrası; her tabakta ayrı bir hikaye, her kasede ayrı bir emek ama hepsinde aynı lezzet. Kimi zaman dört gözle beklenen bayram sofralarının, kimi zaman okuldan eve dönüşte karşılayan leziz yemeklerin yıldızı annelerin sofralarını daha da güzelleştirecek, mutfakta geçirdikleri zamanları kolaylaştıracak pratik ve şık ürünler harika hediyeler olmaz mı? Şık yemek takımları, renkli masa örtüleri, kahve makineleri, mutfak robotları, airfryer’lar ve çok daha fazlası tek bir tık uzağınızda.

Pazarama’da ‘anne evi rahatlığında’ alışveriş

Annenize hissettirmek istediğiniz tüm bu duygular, bir hediyeye sığabilir mi? Belki tam olarak değil, ama Pazarama’da, onun kalbine dokunacak seçenekler sizi bekliyor.

Pazarama, binlerce ürün seçeneği, avantajlı fiyatlar, çok kanallı erişim imkanı ve güvenli ödeme alternatifleriyle size anne evi rahatlığında bir alışveriş deneyimi sunuyor. Bir hediye seçin, içine sevginizi katın ve annenize onu ne kadar çok sevdiğinizi bir kez daha gösterin. Aradığınız her şey Pazarama’da.

Ayrıca Anneler Günü’ne özel şahane kampanyalar da sizi bekliyor. Pazarama üzerinden yapacağınız 750 TL ve üzeri alışverişlerde geçerli “HEDIYE125” kupon kodu ile 125 TL indirim fırsatı yakalayabilir, eğer Pazarama Plus üyesi iseniz aynı tutardaki alışverişleriniz için “PLUS200” kupon kodunu kullanarak 200 TL’lik özel indirimden faydalanabilirsiniz. Hepsi ve daha fazlası için hemen tıklayın, tam anneme göre’ diyeceğiniz hediyeleri kaçırmayın.  Her şeyin en iyisini hak eden anneler için, bu Anneler Günü’nde sadece bir hediye değil, bir “teşekkür” armağan edin.

*Bu yazı Pazarama katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale
whatsapp