Diş fırçalamak hepimizin günlük rutininin bir parçası olduğu için, üzerine çok az düşündüğümüz bir alışkanlık. Ancak daha önceki yazılarımızda da sıkça değindiğimiz gibi, dişlerinizi kaç kez fırçaladığınız kadar nasıl fırçaladığınız da oldukça önemli. Diş fırçasını kaç derecelik bir açıyla tuttuğunuzdan kullandığınız diş macunu miktarına kadar küçük gibi görünen tüm ayrıntılar ağız ve diş sağlığınızı etkiliyor.
‘’Diş fırçasının yapısı, fırçalama kalitesini etkilemez.’’
Halihazırda kullanmış olduğunuz diş fırçası ağız yapınıza ve ihtiyaçlarınıza uygun olmayabilir. Diş fırçası seçerken dikkat etmeniz gereken en önemli nokta ağzınızın büyüklüğü. Eğer diş fırçalarken ağzınızı açmak için zorluyor ve ağzınızın tüm noktalarına ulaşmakta zorluk çekiyorsanız, kullandığınız diş fırçası sizin için uygun bir seçim olmayabilir. Kullandığınız diş fırçasının başlığının ağzınızda rahat hareket etmesi ve kolay kavranabilmesi, konforlu bir fırçalama deneyiminin olmazsa olmazlarından.
Diş fırçasının boyutu kadar fırça kıllarının yapısı da ağız ve diş sağlığınız için önemli. Çok sert kıllardan yapılan fırçalar özellikle diş etlerinize zarar vererek acı çekmenize neden olabilir. Bu nedenle ortalama büyüklükteki bir ağız yapısı ve normal hassaslıktaki dişler için yumuşak kıllı, küçük ya da orta boy bir diş fırçası sizin için en güvenli seçim olacaktır.
Son yıllara daha çok kişinin tercih ettiği ve uzmanların önerdiği şarjlı diş fırçaları, hem küçük başlıklı olmaları hem de diş yüzeyine yapılan basıyı kontrol edebilme imkanı tanıdıkları için manuel diş fırçalarına göre daha etkili sonuç almanıza ve ağız sağlığınızı korumanıza yardımcı olacaktır.
‘’Dişlerimi ne kadar uzun fırçaladığımın bir önemi yok.’’
Dişlerinizi günde en az iki kez fırçalamanın yanında her fırçalamanın en az 2 dakika sürmesi de önemli. Ağzınızı 4 bölgeye ayırın ve her bölgede en az 30 saniye boyunca diş fırçanızı gezdirin. Zamanı daha uzun tutmak için diş fırçalarken TV izlemek ya da maillerinizi kontrol etmek, dişlerinizi daha uzun fırçalamanıza yardımcı olacaktır.
Diş fırçalarında geliştirilen yeni teknolojiler sayesinde, akıllı telefonlarla senkronize çalışan fırçalar diş fırçalama zamanınızı ayarlamanızı kolaylaştıracaktır.
‘’Dişler her yemekten sonra fırçalanmalıdır.’’
Dişleri her öğünden sonra fırçalamak sandığınız kadar iyi bir fikir olmayabilir. Dişin dış kısmında diş minesi bulunur ve dişleri çok sık fırçalamak, mine tabakasının aşınmasına sebep olur. Aşınan diş minesinde yiyecek artıkları birikir ve bu artıklar asit üreterek zamanla dişte çürük oluşmasına neden olur. Bu nedenle dişleri hem sık fırçalamak hem de bastırarak fırçalamak, o anlık dişlerinizi iyi temizlemişsiniz hissini verse de, uzun vadede dişlerinizi çürüklere karşı savunmasız hale getirir.
‘’Dişlerimi dilediğim şekilde fırçalayabilirim.’’
Tabii ki dişlerinizi lavabo fırçalar gibi fırçalamamalısınız. Diş minesine ve diş etlerine zarar vermemek için, dişlerinizi doğru teknikle fırçaladığınızdan emin olmalısınız.. Diş fırçasını 45 derecelik bir açıyla dişlerinize yerleştirmeli ve yukarı-aşağı dikey ve kısa hareketlerle dişlerinizi temizlemelisiniz. Diş fırçasını yatay olarak hareket ettirmek diş etlerine zarar verecektir. Dişlerinizi fırçalarken dış yüzey kadar iç yüzeylere, arka kısımlara ve dilinizi fırçalamaya da zaman ayırmalısınız.
‘’Hangi diş macununu kullandığımın bir önemi yok.’’
En az diş fırçası kadar diş fırçalamak için tercih ettiğiniz yan ürünler de ağız ve diş sağlığınız için oldukça önemli. Beyazlatıcı özellikteki diş macunları diğerlerine göre daha sert ve aşındırıcı olabiliyor. Bu nedenle diş yapısını bozabiliyor ve mine tabakasına zarar verebiliyor. Bu nedenle florür içeren herhangi bir diş macununu düzenli olarak kullanmanız, beyazlatıcı özellikteki macunları ise zaman zaman tercih etmeniz diş sağlığınızı korumanıza yardımcı olacaktır.
‘’Dişlerimi düzenli fırçaladığım sürece istediğim her şeyi yiyebilirim.’’
Enerji içecekleri, asitli ve şekerli içecekler, şekerlemeler, hatta sağlıklı yiyecekler kategorisindeki taze meyve suları bile asit oluşturarak dişlerinizin çürümesini hızlandırır. Dişlerinizi uygun teknikle ve araçlarla fırçalasanız bile asitli ve şekerli yiyecek ve içecekler ağıza alındıkları andan itibaren diş yüzeyine etki etmeye başlarlar. Bu nedenle yemek yedikten sonra beklemeden diş fırçalamak da, zaten asitle zarar görmüş olan diş yüzeyinin daha fazla aşınmasına neden olur. Yemek yedikten sonra en az yarım saat, ağızda kalan asit ve yiyecek artıklarının tükürük yardımıyla temizlenmesi beklenmeli, daha sonra dişler fırçalanmalıdır. Aynı şekilde dişleri yemek yemeden hemen önce fırçalamak da, diş yüzeyindeki koruyucu tabakanın temizlenmesi nedeniyle tüketilen yiyeceklerin dişe daha fazla zarar vermesine neden olacaktır.
‘’Diş fırçası banyoda saklanmalıdır.’’
Bir çoğumuz diş fırçamızı banyoda kullanıyor ve bu nedenle banyoda saklıyoruz. Ancak ne kadar hijyenik olursa olsun banyo evin bakteri üremeye en müsait ortamlarından biridir. Bu nedenle diş fırçanızı banyoda tutmak istiyorsanız, yüzeyle temasını engelleyecek bir yere yerleştirmeniz gerekiyor. Ayrıca ailenizle ya da ev arkadaşınızla birlikte yaşıyorsanız, diş fırçalarınızın birbirine değmeyeceği bir ortamda durmasına da dikkat etmelisiniz. Ayrıca seyahat ederken de diş fırçanızın ıslan kalmasını engelleyecek, hava geçiren bir koruyucu kullanmanızı öneriyoruz.
‘’Diş fırçası yıprandığı zaman değiştirilmelidir.’’
Diş fırçanızı ya da şarjlı diş fırçanızın başlığını 3-4 ayda bir değiştirmelisiniz. Diş fırçanızın kıllarının formu bozulmaya başladığıysa ve esnekliği azaldıysa, fırçanızı ya da fırça başlığınızı değiştirmenin zamanı gelmiş demektir. Ancak formunda bir bozulma olmasa da, bakteri riskine karşın belirtilen sürede mutlaka değiştirilmelidir.
Bu yazı Oral-B’nin kaykılarıyla hazırlanmıştır.
İlginizi çekebilecek diğer yazılar:
Ağız ve diş sağlığında akıllı teknolojiler dönemi
Diş fırçası satın alırken dikkat etmeniz gereken 7 önemli kriter
Diş fırçasının tarihsel serüveni: Kim, ne zaman ve neden dişlerini fırçalama ihtiyacı duydu?