Ağız ve diş problemleriniz genel sağlığınız hakkında ne söylüyor?
Günümüzde dişçiye ya dişimizle ilgili bir problem yaşadığımızda ya da beyazlatma ve plak temizliği gibi klasik işlemler için gidiyoruz. Ancak dişçiye gitmek için bunlardan çok daha önemli bir gerekçemiz daha var: Ağız ve diş sağlığımız genel sağlığımız hakkında bilgi alabileceğimiz en doğru kaynak ve ağız ve diş sağlığında yaşanan değişimler bütün bedeninizi etkileyebiliyor.
Hepimiz dişlerimizi fırçaladıktan sonra bir süre aynada inceliyor, çürük olup olmadığını ya da beyazlığını kontrol ediyoruz. Ancak en son ne zaman gerçek anlamda bir ağız ve diş taramasından geçtiğinizi hatırlıyor musunuz?
Sizler için diş doktoruna gitmenize gerek kalmadan, kendi kendinize evde kontrol edebileceğiniz diş ve diş eti değişimlerini ve bu değişimlerin bedeniniz hakkında neler söylediğini derledik.
Dişlerinizde aşınma varsa…
Alt dişlerinizin uçları dümdüz ve keskinse, dişleriniz aşınmış demektir. Dişlerin aşınmasının en önemli sebeplerinden biri dişleri sıkmak ya da sert cisimlere maruz bırakmak. Diş hekimleri diş aşınmalarının bir çoğunun uyku problemi olan kişilerde görüldüğünün altını çiziyor. Yani farkında olmadan kendinizi dişlerinizi sıkarken buluyorsanız ya da dişlerinizde sebebini anlayamadığınız aşınmalar meydana geliyorsa, uykunuzda problem yaşıyor olmanız çok olası.
Uyku sırasında dişlerinizi sıkıyor olmanız, diş yüzeyine dayanabileceğinin çok üzerinde basınç uygulamanız ve diş minesinin aşınması anlamına geliyor. Diş yüzeyindeki aşınmalar ve çatlamalarsa zamanla çürük oluşumuna neden olarak tüm dişin zarar görmesine ve yüzeyde başlayan problemin diş köküne kadar ulaşmasına neden olabiliyor.
Ne yapmalı?: Hasar görmüş diş yüzeyine müdahale etmek problemin büyümesini engelleyecek olsa da uzun vadeli çözüm sağlamaz. Bu nedenle anı kurtarmak yerine problemin kökeninde ne olduğunu bulmak gerekiyor. Dişlerinizi sıktığınızda sürtünmeyi engelleyebilecek koruyucular kullanabilirsiniz ancak diş sıkma problemini çözmediğiniz sürece diş yüzeyini koruyabilmiş olsanız da basınç nedeniyle dişlerinizde yamulmalar ya da diş eti rahatsızlıkları meydana gelebilir.
Uykuda diş sıkmanın en önemli sebeplerinden biri uyku apnesi gibi solunumla ilgili problemlerdir. Diş hekiminizle görüştükten sonra bir uyku uzmanına da gitmeniz ve uyku probleminizin altında yatan sebepleri araştırmanız, daha kalıcı çözümler üretmenize yardımcı olacaktır.
Diş etleriniz kırmızıysa ve sık kanıyorsa…
Diş eti kızarıklığının ya da kanamasının diş eti hastalıklarının habercisi olduğunu biliyoruz. Diş etinde yaşanan problemler aynı zamanda iltihaplanmaların ve bağışıklık sistemi bozukluklarının da göstergesidir.
Diş eti rahatsızlığınızın olması, kalp hastalığı ya da diyabet gibi kronik bir rahatsızlığın belirtisi olabilir. Bağışıklık sistemi ve diş eti sağlığı arasındaki bu ilişki, sağlıklı diş etlerine sahip olduğunuzda kronik rahatsızlıklardan da korunabileceğinizin göstergesi.
Ne yapmalı? : Yemeklerden sonra nazikçe dişleri fırçalamak, diş ipi kullanmak, dişleri fırçalarken dili de temizlemek, düzenli aralıklarla diş hekimine gitmek, plak temizliği yaptırmak, alkali beslenmeye önem vermek, asitli gıdalardan mümkün olabildiğince uzak durmak diş eti sağlığınızı korumanıza yardımcı olacaktır. Sağlıklı diş etleri pembe ve dolgun bir görünüme sahiptir. Bu nedenle diş etleriniz kızarmaya başladığında ve büzüştüğünde ciddi bir problemle karşı karşıyasınız demektir.
Nefesiniz kötü kokuyorsa…
Nefesin kötü kokmasının sebebi genelde diş ipi kullanmamak, dil temizliği yapmamak ve dişleri yeterince uzun süre ve gerektiği gibi fırçalamamaktır. Ancak tüm bunları olması gerektiği gibi yaptığınızı düşünüyor ve ağzınızdaki kötü kokuya engel olamıyorsanız, çok daha ciddi problemlerle karşı karşıyasınız demektir. Kötü kokan nefes kanserin, diyabetin ya da böbreklerle ilgili hastalıkların habercisi olabilir.
Ne yapmalı: Öncelikle ağız çalkalama suyu kullanmayı bir an önce bırakmalısınız. Ağız çalkalama suları alkol içerdikleri için ağızdaki doğal bakteri florasına zarar verir ve ağzınız için zararlı olan bakterilerin yanında yararlı bakterileri de yok eder. Bu nedenle ağız çalkalama suyu yerine dil temizleyici kullanmak ve dil temizliğini günlük ağız bakımınızın bir parçası haline getirmek kötü kokan nefesi engellemenin en kalıcı yollarından biri. Dil temizliğinin yanında diş ipi kullanmak ve dişleri düzenli olarak günde iki kez fırçalamak da ağzınızdaki kötü kokuyu azaltmanıza yardımcı olacaktır.
Ağız ve diş bakımınıza dikkat ettiğiniz halde ağzınızdaki kötü kokuyu yok edemiyorsanız, vücudunuzun başka bir yerinde çok daha ciddi bir problemle karşı karşıya olabilirsiniz. Bu aşamada özellikle böbreklerinizle ilgili bir problem yaşıyor olmanız ya da diyabet riski taşıyor olmanız çok olası. Bu rahatsızlıklara ek olarak solunum problemleri de kötü nefesin habercisi olabilir. Solunum zorluğu çeken kişiler genelde burunlarında problem olduğu için uyurken ağızlarından nefes alırlar ve bu da ağız kokusuna neden olur. Sorunun bundan kaynaklandığını düşünüyorsanız bir uyku uzmanıyla görüşebilir ve nefes probleminize çözüm bulabilirsiniz.
Dişleriniz fark edilebilir derecede ayrıksa…
Diş arasındaki boşlukların olması gerekenden daha geniş olması, dil itimi probleminiz olduğunun göstergesi olabilir. Dil itimi problemi, yutkunurken dilinizle dişlerinize öne doğru baskı yapmanız demektir. Diliniz normalden daha uzun ya da büyükse ya da çocukken parmak emme probleminiz varsa, solunum probleminiz yüzünden ağzınızdan nefes alıyorsanız dil itimi problemi yaşıyor olabilirsiniz.
Peki, diş arasındaki boşlukların dil itimi problemiyle nasıl bir bağlantısı var?
Her gün binlerce kez yutkunduğumuz düşünülürse, her yutkunmada dişleri öne doğru itmek ve baskı yapmak zamanla dişlerin dışa itilmesine ve aralarındaki boşlukların açılmasına neden olur. Bu durum konuşmanızdan uyku sırasında aldığınız nefese kadar bir çok günlük aktivitenizi etkiler. Dişlerinizin ayrık olması, özellikle uykuyla ilgili bir problem yaşadığınızın işareti olabilir.
Ne yapmalı?: Eğer diş aralığınız fark edilebilecek kadar genişse, bir uyku uzmanıyla görüşerek herhangi bir uyku problemi yaşayıp yaşamadığınızı öğrenebilirsiniz. Problemin temeline inip çözüme ulaştırdıktan sonra diş hekiminizle görüşerek diş aralıklarınızı azaltacak bir tedaviye başlayabilirsiniz.
Ağız ve diş problemlerinin genel sağlığa olan etkisini paylaştığımız bu yazı Oral-B‘nin katkılarıyla hazırlanmıştır.