X

Açık bir zihin için açık bir nefes

Hepimiz nefes alıyoruz fakat aldığın nefesin kalitesiyle ölçülüyor yaşamın, biliyor muydun? Nefesin ne kadar limitliyse yaşamın da o oranda limitli. Nefesin ne kadar bekliyorsa, yaşamı da, hayatına girecek fırsatları da o oranda bekletiyorsun. Nefesin ne kadar az ise varlığını da, potansiyelini de o kadar az aktarıyorsun hayata. Nefesin ne kadar çabaysa hayatın da o oranda çaba. Şimdi bak bakalım hayatına yolunda gitmeyen şeyler neler? Sağlığın, ilişkilerin, duyguların, ekonomik durumun, hayatla ve kendinle uyumun nasıl? Ancak nefesin değişirse hayatın da değişebilir, çok net. Çünkü nefes demek yaşam demek.

Nefes, bize öğretilmeyen tek şeydir. Bunun için hiçbir efor, çaba sarf etmemize gerek yoktur. Bazen doğru nefes almak için insanlar o kadar çok kendilerini zorluyorlar ki bu doğal nefeslerini bozmalarına neden oluyor. Nefeslerini ve hayatlarını sürekli kontrol ederek güveni devre dışı bırakıyorlar. Bu, bizi oldukça yorar ve çabaya neden olur. Güzel bir hayat yaşamak için, ekstra çaba sarf etmemize gerek yoktur. Bize sağlık, huzur, neşe, saf sevgi, tamlık, doğallık, güzellik doğar doğmaz verildi. Hepsi nefesimizde mevcut.

Hiçbir şey, kişi, olay veya durum yanlış, kötü veya eksik değildir. Öze giden bir yoldur. Eğer deneyimlere onarıcı bir yaklaşım olarak bakarsak, bütünlenme için başlatma düğmesine basmış oluruz. Nefes, benliği fiziksel (davranış), zihinsel (düşünce), ruhsal ve duygusal olarak birleştirme sanatıdır. Süreç bu dörtlüyü bir arada tutmakla ilgilidir. Fiziksel olarak yapılan her şey zihinsel, duygusal ve ruhsal olarak bütünlenmediğinde sürekli değildir. Bunun için aşırı güç ve efor sağlamamız gerekir. Oysa ki her şey doğal ve kendiliğinden olmalıdır.

Hepimiz bu dünyaya açık ve doğal bir nefesle geldik. Sonra yüklediğimiz anlamlarla ve egonun oyunlarıyla onu bozmaya çalıştık. Belki bozduk, belki bozmak için hâlâ çabalıyoruz; fark etmez, sonuçta doğal olan şey sağlıklı olmamız. Mutlu olmamız. Neşeli ve sevgi dolu olmamız. Bunun için bir nedene ihtiyacımız yok. Bunun için bir yola veya kurala ihtiyacımız yok. BU BİZİM DOĞAL HALİMİZ. İhtiyacımız olan tek şey aslında doğal nefesini hatırlamaktır.

Eğer şu an yaşadığınız şey doğal halinizin dışındaysa, o zaman düşüncelerinize, duygularınıza bakmamız ve onları bütünlememiz gerekiyor. Davranışlarımızı ve hayatımızı yeniden yapılandırmak için, hatta doğal bir nefese kavuşmak için zihnimizdeki düşüncelere bakmak gerekir. Evet, zihnimiz bir yaratma mekanizmasıdır ve ne düşünürsek onu yaşarız, deneyimleriz. Yaşadığınız her şey zihninizin bir ürünüdür.

Zihinsel kontrol mükemmellik değildir

“Hayat zor.” “Erkekler kadınları kullanır, almaları gerekeni aldıktan sonra da onları terk ederler.” “Ekmek, aslanın ağzındaydı, şimdi midesinde, biraz daha zaman geçerse de bir tarafında olacak herhalde.” “Sevgi emek ve fark edilmek ister.” “Sen seversin o sevmez, o sever sen sevmezsin.” “Ben sana güveniyorum ama insanlara güvenmiyorum.” “Ortak iş yapılmaz.” “Çok güldüm, çok ağlayacağım.” “Evlenirsem özgürlüğüm kısıtlanır.” “Elimi attığım her şey kuruyor.” “Ekonomi, piyasa çok kötü”.  “İfade edersem zarar görürüm, karşımdakini kırarım veya tartışma çıkar.” “Eğer duygularımı ifade edersem yarın öbür gün bunu kullanabilir.” “Çok çalışırsam başarılı olurum.” “Ben değerli değilim.” Ve daha binlerce düşünce…

Biz yıllarca kişisel gelişim kurslarıyla, olumlu düşünme sanatlarıyla bu yazılanları değiştirmeye ve bakış açımızı genişletmeye çalıştık. Yaşam kalitemizi, bu düşünceleri, olumlamalarla ve olumlamaları binlerce kez tekrarlayarak yükseltebiliriz. Fakat bunu ömür boyu korumamız ve sürekli olumlamalara baştan başlamamız gerekir. Zihindeki düşünceleri ittikçe veya bastırmaya çalıştıkça bize çoğalarak gelir. Onlarla savaştıkça tepkisellik oluşur.

Zihinsel KONTROL bizi özümüzdeki mükemmellikle buluşturmaz. Evet, bu, yaşam kalitemizi artırabilir. Bakış açımızı değiştirebilir. Fakat her adım attığımızda düşünceler çoğalarak bizi limitlemeye ve durdurmaya hazırdır. O zaman biz daha çok savaşır ve daha çok olumlama yaparız. Doğru veya yanlış yoktur. Sadece seçim vardır. Daha kolay bir hayat ve dönüşüm yaşamak istiyorsanız zihni, bedeni ve duyguları bütünlemeniz gerekir.

Duygulara bakmak en zor ama en kalıcı çözümdür. Bizler hoşlanmadığımız ya da görmek istemediğimiz durum karşısında o duyguyu görmezden gelir ve onu bastırmaya çalışırız. Her bastırdığımız duygu, öfke kontrolü, içimizde bir buz kalıbına dönüşür. İçimizdeki buz kalıpları enerji akışımızı kesen bir tıkanıklık oluşturur. Nefesimizi bloke eden şey budur. Bir müzik setinin çalışabilmesi için önce enerji akımının olması gerekir. Eğer akımda bir aksaklık varsa fişe taksanız bile çalışmaz ve ses çıkmaz. Hata verir.

Bastırdığınız duygular buzdağı gibidir

 

Nefesimizi bozan şey tutunduğumuz duygular ve düşüncelerdir. Bizler içimize hapsettiğimiz buz kalıplarını eritmeden kendimiz olamayız. Özümüzdeki besteyi şarkıya dökemeyiz. Buzun erimesi için ilk önce onu sakladığımız yerden çıkarmamız gerekir. Bunun için ekstra çaba sarf etmenize gerek yoktur. Önemli olan sadece bakmak ve görmektir. Buzu yüzeye çıkardığımız an geri dönüşü olmaksızın erir ve buhar halini alır. Bu buz erimeden gerçekleşen dönüşümler kalıcı olmaz. Bizi sürekli olarak dürtmeye devam eder. Burada doğru veya yanlış yoktur. Sadece seçim vardır.

Bu nedenle nefesten önce koçluk yapılır. Nefesini bloke eden düşünce ne? Tutunduğun duygu ne? Sonra ise bloke olmuş yerlere noktasal baskılar yaparak o bölgeye nefesin gitmesini sağlarız. Sonuç olarak nefesimizi bozan şey düşüncelerse, onu açacak olan yol da düşünceleri fark etmekten geçiyor.

Sonuç olarak şunu söyleyebilirim ki yüzleşmeden özgürleşemeyiz. Bastırdığımız her duygu ve düşünce bastırdığın nefesle doğru orantılıdır. Açık bir nefes, açık bir zihindir. Ve birlikte çalışır.

Tuba Kaytaş: Türkiye’nin ilk nefes koçlarından olan Tuba Kaytaş, Beden Eğitimi Spor Yüksek Okulu’ndan mezun oldu. İlk nefes eğitimini 2005 yılında Judith Kravitz’ten aldı. Nefesin hayatına ve kendisine yaptığı muazzam değişikliği fark edince deneyimlediği tüm güzellikleri insanlarla paylaşabilmek için yoluna nefes eğitmeni olarak devam etmeye karar verdi. 2009 yılında Ommira Kişisel Gelişim Merkezi’ni kurdu. Bu süreçte yaptığı çalışmaları ve deneyimlediklerini Özgür Kocaeli Gazetesi’nde kişisel gelişim konularında yazılar yazarak paylaştı. Yıllardır içinde bulunduğu nefes seminerlerinin ardından bilgi ve tecrübelerini 2012 yılında yayımlanan ilk kitabı Nefes’le Mucizelere Giden Yol adlı kitabında topladı. Araştırmacı ve yenilikçi bakış açısıyla, nefesle ilgili her konuyla ilgilenerek yoluna devam eden Kaytaş, Nefesimizin düşüncelerimizi etkilediğini fark edince kendi yöntemini geliştirip nefesi duygularla bütünledi. 8 yıllık çalışmaları ve eğitimleri sonucu geliştirdiği Nefs-i Terapi yöntemini aynı isimli kitapla paylaşmaya karar verdi. 3. Kitabı olan Bedenin Şifresi ile okuyucularına bedeni tanımanın ve şifanın yollarını sundu. 4. Kitabı olan 1 ile ilişkilere farklı bakış açısıyla bakabilmeye rehber oldu. Türkiye’nin İlk Transformal Nefes Koçları’ndan olup, daha sonra kendi sistemini kuran Kaytaş, nefesin en doğal halini Bütünsel Nefes’te birleştirdi. Şu anda Nefes Kampları düzenliyor, sorgulanabilir sertifikalı olan Profesyonel Nefes Uygulayıcılık Eğitimleri veriyor ve kendi sitesi olan www.nefesatolyesi.com da yazı yazmaya devam ediyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale