X

Acı veren anıları silip yeni bir sayfa açmak ne kadar mümkün ya da ne kadar doğru?

“Zamanla unutursun.”

“Zaman her şeyin ilacıdır.”

En sık duyduğumuz teselli cümleleri belki de. Şüphesiz hepimizin tamamen unutmak istediği anılar var. Peki zaman gerçekten bütün yaraları sarabilir mi?

Beyne hapsolmuş acı veren anıların harekete geçirdiği olumsuz duygularla bağları kesilmedikçe, hayır” diyor Psikolog Francine Shapiro. Travma üzerinde yapılan son çalışmalara göre de, kayıp, üzüntü ve korkuyla dolu uzun süreli anılar biz onları hatırlamak üzere çağırana dek uykuda bekliyor. Bu anılar adeta duygulardan meydana gelen bir tutkalla sımsıkı sarılmış bir halde hafızamızda yer ediniyorlar.

Travma üzerinde yapılan son çalışmalara göre de, kayıp, üzüntü ve korkuyla dolu uzun süreli anılar biz onları hatırlamak üzere çağırana dek uykuda bekliyor.

Peki kötü anıları hafızamızdan silmek mümkün mü?

Yine son travma çalışmalarına göre, hatıraların sadece korku, acı ve üzüntü kısmı hedef alınarak geri kalanı olduğu gibi bırakılabiliyor. Yani anılar tamamen silinemiyor ama korku dolu ve trajik bir geçmişi daha az acı hissederek hatırlamak mümkün. Douglas Mental Health University Institute’den Psikolog Alain Brunet, “Zaten insanlar anılarının -kötü olsalar bile- silinmesini istemiyor, sadece hatırladıklarında daha az acı duymak istiyorlar” diyor. Travma üzerine çalışmalarıyla Nobel kazanan Nörobiyolog Dr. Eric Kandel de, “Anıları yok etmek tehlikeli bir alana giriyor. Bu konuda etraflıca düşünmeliyiz” diyor. Uzmanlar bize kısaca, acı veren anıların hafızadan tamamen silinemeyeceğini, silinebilse bile bunun doğru olmadığını söylüyorlar.

Geri Çağırma Terapisi ile acı anıları yeniden anlamlandırmak

Geri Çağırma Terapisi, fiziksel ve zihinsel olarak acı veren, şok ve travmatize eden anıların zihnin başka bir yerinde depolanması işlevini kullanan ve bu kayıtları tekrar çağırarak üzerimizdeki etkisini azaltan bir terapi tekniği. Terapiye göre geçmişte bir dönemde yaşadığımız ve farklı bir yere kaydedilen bu acı kayıtları kararlarımız üzerinde çok etkili. Hayatımızı ve tüm hafızamızı bir sinema filmine benzetecek olursak, acı veren olayların başka bir yere kaydedilmesi bu sinema filminde bazı sahnelerin kopmasına sebep oluyor. Bu kopukluklar, ilerde buna benzer bir durumla tekrar karşılaştığımızda, otomatik olarak devreye giriyor ve bizi kontrol ediyor. Anlam veremediğimiz korkuların, depresyonun, panik atakların, bağımlılıkların, takıntıların ve tüm ruhsal sorunların asıl kaynağı, bu kopuk sahnelerde yatıyor. İşte Geri Çağırma Terapisi’nin amacı geçmişle bağlantı kurarak bu kayıtlara ulaşmak. Terapinin nihai hedefi ise bu kayıtlara ulaşarak bunlardaki duygusal yükü boşaltmak ve kayıtları yeniden anlamlandırmak.

Geri Çağırma Terapisi’nin amacı geçmişle bağlantı kurarak bu kayıtlara ulaşmak.

Geri Çağırma Terapisi kısaca acı veren kayıtların yeniden anlamlandırılması. Bu kayıtlara ulaşıldığında ve kayıtlar anlamlandırıldığında, içindeki veriler otomatik olarak hafızamızdaki boşluklara ekleniyor ve hafızamızdaki bütünlük sağlanmış oluyor. Yani hayatımızın filmindeki kopuk sahneler yerini buluyor. Adeta bir zaman yolculuğu olan Geri Çağırma Terapisi ile tüm yaşamının kayıtlarını anlamlı bir şekilde birleştiren kişi, korkularından, kaygılarından ve ruhsal problemlerinden kurtulmuş oluyor. Ve bunu yaparken de hafızamızdan hiçbir şeyi silmemiz gerekmiyor.

Siz de hayatınızın filmindeki bütünlüğü sağlamak için bir yol arıyorsanız, Geri Çağırma Terapisi sizin için uygun olabilir. Bu konuda daha fazla bilgi almak için bana www.ayselkeskin.net’ten ulaşabilirsiniz. Sağlıkla ve sevgiyle kalın.

İlginizi çekebilir: Zamanda yolculukla iyileşmek: Geri Çağırma Terapisi

Yazarın diğer yazıları için tıklayın.

Aysel Keskin: Merhaba ben Aysel Keskin. Psikolojik Danışman ve Psikoterapistim. 2006 yılında Marmara Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık bölümünden mezun olduktan sonra, Türk Deniz Kuvvetlerinde yedi senelik bir kurumsal hayat deneyimim oldu. Kurumsal hayat deneyimimin ardından, çocukluk tutkum olan psikolojiye bir de seyahat tutkum eklendiği için okyanus ötesine giderek bir süre Amerika’nın Kalifornia ve Oregon eyaletlerinde yaşadım. Tüm psikoterapi yaklaşımlarını bilmekle beraber uzmanlaşmanın gerekliliğine inanarak, kanıta dayalı terapi yaklaşımlarından Süre Sınırlı Psikanalitik Psikoterapi (SSPP), Jungian Psikoterapi ve Rasyonel Psikoloji Enstitüsü Preferred Partner of The Albert Ellis Institute onaylı, APA (American Psychological Association) Kredili Rasyonel Duygucu & Bilişsel Davranışçı Terapi Eğitimlerini (süpervizyonlar dahil) tamamladım. Sorunların bütüncül ele alınması gerektiğine, beden ve zihnin dengesini kurduğumuzda hayatımızda olumlu değişimler olacağına inanıyorum. Beden ve zihin sağlığınız her şeyden önemli. Bana ayselkeskin2004@yahoo.com eposta adresinden ulaşabilirsiniz. Sağlık ve sevgi ile kalın. Instagram: ayselkeskin.psk.dan

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale