X

Acı var mı acı?

İlk yazıdan sonra acayip havalı, Uplifers’a uygun “istikbal göklerdedir” tadında bir hafta geçirdim. Annem “tebrikler yavrucuğum, çok beğendik” diye mesaj atmış, yetmemiş babam telefon açıp “çok beğendim kızım, sakın bırakma” demiş, arkadaşlarım tatlı tatlı mesajlar göndermiş… Eh ben şişine şişine, kürek kemikleri geriye, göğüs dışarı; kalp merkezi açık dolaşmayayım da nerelere gideyim?

Dur bari pür neşe ikinci yazımı yazayım şöyle yağlı ballı, incesinden derken, Ceylan Ertem’in son albümü Yine de Amin’in açılış parçasına denk gelmem hoş olmadı tabii. “Efsunlu Dünya” parçanın adı. (Ben bir kere  sararsam fena, 10-20 tekrar… Ezberim de iyidir hani, 2. dinleyişte solisti bastıran bir tondan başlarım çığırmaya. O derece manasız bir “çöp tenekesi” durumum var. Eşim taktı bu adı. Çok memnunum. Bir de “aa şuursuz bu ayol” tespitinde bulunarak şükürler olsun ne olduğumu anlayıp yıllardır gönül ferahlığıyla yoluma devam etmemi sağlayan Mete Özgencil var ki, bu iki ismimi de nazar boncuğu gibi taşıyorum diğerlerinin yanında. Bu manasız parantezi neden yazdım asla bilmiyorum. Okumayın. Unutun okuduysanız.)

Neyse efendim, nerede kalmıştık? Hah, evet, tam neşeli bir yazı yazayım diyordum ki acıdan geçerek sınıfı geçen bir şarkıya denk geldim. Birden kafamdaki böcekler konuşmaya başladı. Çaresiz, yazacağım söylediklerini.

Fon müzikli yazılardan biri bu, belki sen de play’e basar, benim gibi eşlik edersin sevgili Ceylan’a ve…

“Acıya dair birkaç damla”ya
  • Acı hissetmenin, kalbin ağzında haykırarak ağlamanın, sessizce yastığını göz yaşınla ıslatmanın ya da yokmuşçasına yola devam etmenin hiçbirinde bir sıkıntı yok zannımca. Yeter ki kimse bir durum karşısında ne kadar “acımamız” gerektiği , kaç gram ağlanırsa yeterli olacağı, şu duruma 3 gün bu duruma 5 dakika yas tutulması münasipliği gibi bir puanlama görevine soyunmasın. Herkesin acı miktarı ve suretine kimse karışamaz, değil mi ama?
  • Acı sanıldığı kadar kader değil, biliyorum. Ama bu topraklarda yaşanan dünlerden, bugünkü iliklere geçenler var ki inkar edilemez. Kim olduğumuz üzerine inşa edeceğimiz güzel ve umutlu bir yarınımız olabilir. Kendi gerçeğimizin farkında, bizi biz yapanın zevkinde kalırsak. Acı dönüşürse yani tecrübeye, öğretiye, gülümseyerek kabullenişe… olamaz mı? Olabilir.
  • Küçükken kabuk bağlayan yaraların kabuğunu kaldırıp yeniden kanatanlar kaleye mum diksin desem, %50’yi zor tuttuğuma eminim kabuğunda. Yaraları kurcalamak da fena fikir olmayabilir. Altına toz, oyun arkadaşına küslük, düştüğündeki utancın filan kaçmış olabilir. Yüzleşip halletmek ihtiyacın var ise yap. Zevke dönmesin yeter ki öfkene utancına bakmak.
  • Gerçek yaraların hariç, çoğu kez acı sandığın şeyin kendi illüzyonun olduğunu fark ettiğin bir an var. Acıyı küçümsemek mi? Haşa! Sadece şimdi büyük gelen şeyin bir an sonra sendeki hafifliğini görmenden bahsediyorum. Ya da bile isteye, aklının seni sürüklediği o “muhteşem” acılardan. Tam böyle bir an için şuna benzer bir şey demişti bir sevdiğim ve derin bir nefes aldırmıştı bana:

 Selam acı. Ya da o her neysen beni kedere boğan. Bugünlük misafirimsin. Seni sakince ve gerektiğince ağırlayacağım. Misavirperver bir insanım ama çok uzamasın ziyaretin. Biraz sarılır, ağlaşır dertleşiriz, yüzleşiriz hatta. Çok mecbursan 1-2 gün daha kal. Sonra git. Ben de yoluma bakayım. Ha bu arada,bir sonraki ziyaretini keyifle bekliyor olacağım. Senden öğrendiklerim yolda lazım oluyor zira…
 
İşte böyle “acıdan geçmeyen şarkılar biraz eksiktir” dedirten memleketin damarcı ve güzel insanları. Mutluluk dediğin şey yaşadıklarının toplamında hayata tavrın olduğu için, acının da mutluluğunda payı olduğunu unutma olur mu?

Şarkı diyor ya,

“Acı, sancı, yara muhteşemdir korkma,
Doya doya dokunsana, soluklasana…”
En keyifli anda, bir şey götürdü beni acıyan yanıma.
Yaraya dokundum, yazdım buraya.
Tadını çıkardım, aktı, süzüldü size doğru.
Geçti gitti işte.
Beni ben yapan ne varsa, acım da onlardan biri.
Ama dokun, solukla…
Sakın TUTUNMA!
SAĞLICAKLA.

Ayşe Özgür Köroğlu: İki ismimi de hep gururla, içime sindirerek taşıdım. Yemek seçen, kan verince bayılan, köpeğin ısırdığı, kedinin cırım cırım tırmaladığı, bahçede sokakta oynarak büyüyen bir çocuktum. Boğaziçi Üniversitesi Mütercim Tercümanlık’ı “ben nasıl olsa orada Tiyatro Kulübüne postu sererim” diye yazıp kazandım. Dans Kulübüne serildim. Evli barklı çocuksuz; müziğe, dansa, sahneye aşık, gün doğumu ve batımına hayran, sağlıklı yaşamla kopmaz bir bağlantıda, tek mal varlığı gezip gördüklerinden ibaret, işte yani biraz hepimiz gibi bir insan evladıyım. Hikayelerim, ya da hissetiklerim bana bazen kocaman geliyor. Yazayım istedim. Belki sen de seversin.

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale