X

Abrakadabra – Kelimelerimle yaratıyorum

Bu sene 2015 Nobel Kimya Ödülü’nü “DNA Onarım Çantası” isimli bilimsel çalışmasıyla Prof. Dr. Aziz Sancar kazandı. Sancar ödülünü aynı dalda Tomas Lindahl ve Paul Modrich ile paylaştı. Sancar, Lindahl ve Modrich, Nobel’i hücrelerin hasar gören DNA’ları nasıl onardığını ve genetik bilgisini koruduğunu haritalandıran araştırmaları sayesinde bu ödüle layık görüldü.

Aziz Sancar, DNA onarımı, hücre dizilimi, kanser tedavisi ve biyolojik saat (Circadian rhythm) üzerine Teksas ve Yale Üniversitelerinde geliştirdiği çalışmaları North Carolina Üniversitesinde devam etmektedir. Tomas Lindahl Francis Crick Enstitüsünden, Paul Modrich ise Stantford Üniversitesi eğitimlidir.

Biri Amerikalı, biri İngiliz diğeri Türk Amerikan bu üç bilim adamı moleküler seviyede DNA hasarlarını hücrelerin nasıl onardıklarını haritaladı. Bu, yeni kanser tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi için müthiş bir keşif.

Baz eksizyon onarımı

Geçen sene iki Amerikalı ve bir Alman’dan oluşan üç kişilik bir bilim grubu optik mikroskopi üzerine yaptıkları çalışma ile bu dalda ödül kazanmışlardı. Kim bilir belki de geçen senenin çalışmaları olmasa bu sene, birçok tedavi yöntemine yeni kapılar açacak olan “DNA Onarım Çantası” bulunamayacaktı. Kim bilir belki de biz yeni bir farkındalığa vardıkça, daha önce fark etmediğimiz birçok gerçeklik fark edilebilir düzeye iniyor.

Evrimleşiyoruz, sadece fiziksel olarak değil, bilincimiz de zamanla değişim ve gelişim gösteriyor. Önümüzdeki hafta tam da bu konu ile ilgili Yeni Meta-Sağlık Sistemleri üzerine Hawaii’de bir konferansa katılacağım. Dallarında ünlü birçok doktor tamamlayıcı tıp, bilinç ve şifa yöntemleri hakkında workshoplar yapacak. Benim konum “Yumurtalık Kisti ve Dişi Liderlik” ve tabi ki bütünsel tıp yaklaşımı ile şifası. Dr. Aziz Bey’in geçtiğimiz haftalarda Nobel Ödülü almasına sebep olan çalışması ”Şifa Hastalıktan Önce Gelir” tezime de güzel bir kanıt sağlayacak.

DNA’mız her gün hasar görüyor. UV ışınlarından tutun, hava kirliliğine, sigara, kimyasal maddeler ile yüklü gıdalar, zihinsel ve duygusal anlamda yaşananların yarattığı stres her gün DNA’mıza bir etki yapıyor. Yaşamımız hatta hali hazırdaki genetik yapı ve görünümünüz bu yıl haritalanarak Nobel ödülünü getiren DNA Onarım Mekanizmalarına bağlı.

Rus Bilimadamı Pjotr Garjajev ve çalışma arkadaşları DNA’nın titreşimlere (doğru kullanılan frekanslara) tepki verdiğini keşfetmiş, uzun yıllardır ezoterik felsefeler ve ruhsal yaklaşımlarda “Kelimelerin Gücü” üzerine bilimsel kanıt arayanlara muhteşem bir kaynak olmuştu. Dr. Sancar gibi Dr. Garjajev ‘de UV ışınlarından zarar gören kromozomlar üzerine çalışmıştı. Farklı bir yaklaşım ile Dr. Garjajev dil bilim uzmanları ile çalışmış, DNA’nın özel biyolojik bir dil kullandığını ve bizim dil biliminde kullandığımız özel bir sentaksa (söz dizime) DNA’nın tepki verdiğini bulmuşlardı.

Nükleotid eksizyon onarımı

Yani kullandığımız kelimeler DNA’mızı etkiliyor

Peki “şifa dilini” kullanarak zarar görmüş DNA’mızı onarabileceğimiz anlamına mı geliyor bu bilimsel buluşlar? Evet ama özel bir programlama ile. DNA ile iletişim kurma yolları var ancak bu özel bir frekansta, özel bir söz dizim (Sentaks) ve özel bir anlamlandırma (Semantik) ile gerçekleşebiliyor. NLP (Nöro Linguistic Programming) bu yeni buluşların tohumlarını 1970’ler de atmıştı. Aslına bakarsanız o yıllardan binlerce yıl önce ezoterik yaklaşımlar ses ve kelimeler ile gerçekliği dönüştürebileceğimizi çoktan söylemişti.

Abrakadabra – Kelimelerimle yaratıyorum

Konu uzun, öğrenim ve dönüşüm yolu da. Bu konu ile ilgili daha detaylı bilimsel ve felsefik çalışmaları önümüzdeki hafta Hawaii’deki konferansta paylaşacağım. Online izlemek isterseniz: https://sa182.isrefer.com/go/MH/yelizruger/ ya da Periscope kanalımdan da izleyebilirsiniz. Yayın saatleri için sosyal medya da takipte kalın.

Yaratımlarınızın şifa, bereket ve mutluluk ile olmasını dilerim!

İstanbul’daki workshoplar hakkında bilgi almak isterseniz, bana yazın:

yeliz@yelizruzgar.com / yeliz@powercoaching.us

İlginizi çekebilecek diğer yazılar:

Farkındalığı yüksek erkekleri nasıl çekersin?

Ateş yürüyüşü, yumurtalık kisti ve Meta Health University’nin ortak noktası nedir?

Muse Yeliz Rüzgar: İzmir doğumlu ve uluslararası tanınırlığı olan Yeliz Rüzgar, Bütünsel Yaşam Koçu ve Enerji terapistidir. Yurt dışı ve yurt içinde ortağı olduğu koçluk ve danışmanlık şirketleri aracılığıyla bireysel olduğu kadar kurumlara da inovasyon, yeni ürünlerin Türkiye' ye ithalatı, motivasyon, satış arttırma, iş-özel yaşam dengesi üzerine danışmanlık vermektedir. 2005 yılından beri Anthony Robbins eğitimlerine katılımının ardından tüm etkinliklerinde gönüllü asistanlık yapmış, Los Angeles ve Türkiye'de "Power Groups" oluşumlarını yönetmiş bir Anthony Robbins lideridir. Yeliz, 13 yaşında ilk ilgi duymaya başladığı bilim ve ruhsal alanların birleştiği konular üzerine, Dünya çapında tanınan Dr. Bernie Siegel, Dr. Bruce Lipton, Dr. David Katz, EFT tekniğini bulan Dr. Craig, NLP tekniğinin kurucu Dr. Richard Bandler, NLP ‘de ‘Time Line – Zaman Çizgisi’ tekniğinin yaratıcısı Tad James gibi isimler ile birlikte kongre ve festivallerde konuk konuşmacı olmuş, ‘Holistik Yaşam’ ile ilgili sunumlar yapmıştır. Halen Sedona Üniversitesinde bu alanda doktora çalışmalarına devam etmektedir. Yeliz, UCLA ve North Carolina Üniversitelerinde psikolojik araştırmalarda da kullanılan AuraVS isimli bio-feedback aracılığı ile yaptığı seanslar ile Dünya çapında binlerce kişinin yaşamlarını dönüştürmeleri, ilişkilerini geliştirmeleri ve yaşam amaçlarına bağlanmalarına yardım etti. Yeliz Los Angeles ve İstanbul ‘da yaşamaktadır. Hayat mottosu: ¨İmkansız diye bir şey yoktur, İste, planla, harekete geç, inan ve sabırlı ol.¨

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale