X

9 farklı empat türü ve özellikleri

Empat olmanın, yani başkalarının ne hissettiğini anlamanın ne demek olduğunu çoğumuz biliyoruz. Ama bilmeyenler veya unutanlar için hemen hatırlatalım. Empat, etrafındaki kişilerin hislerine, duygularına son derece duyarlı olan; başkalarının ne hissettiğini anlayabilen, hatta onun duygusunu kendi içinde yaşayabilen kişiler için kullanılan bir tanımdır. Empatlar, kendi enerjilerini, duygularını çok başarılı bir şekilde yorumlayabildikleri gibi başkalarının enerji ve duygularına da aynı özeni gösterirler. Bu nedenle, çevreleriyle kolayca uyumlanabilirler. Karşımızdaki kişinin acısını, mutluluğunu paylaştığımızda, söylenmemiş sözleri anlayabildiğimizde, bir davranışın perde arkasında neler olabileceğini tahmin ettiğimizde veya beden dilini okuyabildiğimizde empatik yeteneklerimizi konuşturabiliriz. Empat olup olmadığınızı kendiniz bilebileceğiniz gibi çevrenizdeki kişilerden de duymuş olabilirsiniz. Fakat birden fazla empat türü olduğunu biliyor muydunuz? Biri, diğerinden daha iyi ya da daha gelişmiş özelliklere sahip olmasa da her birinin kendine has bazı bileşenleri var. Gelin, farklı empat türleri hakkında konuşmadan önce empatların ortak özelliklerine bir göz atalım:

Empatların ortak özellikleri

Empatlar hakkında bilmeniz gereken en önemli şey, diğer insanlar, nesneler ve etraflarında olup biten her şeyi, çoğu insanın tipik olarak yapamayacağı şekilde özümsedikleridir. Empatlar farklı türlere ayrılsa da çoğu aşağıdaki ortak özellikleri paylaşır:

  • Yüksek seslere ve kalabalık veya kaotik ortamlara karşı duyarlı olma,
  • Cızırtılı kumaşlara, rahatsız eden dikişlere, strafor sesine ve çoğu insanın sadece ‘biraz’ sinir bozucu bulduğu diğer duyumlara karşı aşırı hassasiyet gösterme,
  • Filmlerdeki veya dizilerdeki karakterler arasındaki dramalara yoğun duygusal tepkiler verme,
  • Bir odaya girerken bile odada hakim olan ruh halini fark edebilme,
  • Kafein, alkol ve benzeri diğer uyarıcılara karşı hassasiyet gösterme,
  • Güçlü kokulara veya tatlara daha duyarlı olma,
  • Başkalarındaki şeyleri söylenmesine gerek kalmadan hissedebilme ve benzeri durumlar empatlarda bilinçli olarak ortaya çıkmasa da vardır. Empatlar, empatik yeteneklerinin, duyarlılıklarının ne kadar farkında olurlarsa bu konuda o kadar başarılı olabilirler.

Empat Türleri

Kimi empatlar rüyaları yorumlamada kimileriyse hayvanlarla iyi geçinmekte ya da telepati kurmakta daha başarılıdır. İşte 9 empat türü ve her birini birbirinden ayıran özellikleri:

1. Duygusal empat

Duygusal empat, en yaygın empati türüdür. İsminden de anlaşılacağı üzere duygusal empatlar çevrelerindeki insanları, özellikle de değer verdikleri kişileri çok iyi anlarlar, adeta duygularını çekerler. Aralarındaki bağ ne kadar güçlüyse duyguların çekimi de o kadar kuvvetlidir. Eğer duygusal empatsanız çok büyük ihtimalle;

  • Üzerinize gelinmediği sürece çok iyi bir dinleyicisinizdir,
  • Sıkıntılı hisseden kişileri nasıl rahatlatacağınızı bilirsiniz,
  • Sorunlarla başa çıkmakta ve bu konuda başkalarına yol göstermekte başarılısınızdır,
  • Hassas bir kişiliğiniz vardır,
  • Başkalarını rahatsız edebilecek olayları, durumları önceden sezebilirsiniz,
  • Herkesin dahil edildiğini, hoş karşılandığını hissetmesi için çaba harcarsınız.

2. Sezgisel empat

Duygusal empatlar, etraflarındakilerin hissettiklerini algılarken, sezgisel empatlar bu duyguların arkasında neler olduğunu da hissedebilirler. Ayrıca, başkalarının duyguları kadar davranışlarının, sözlerinin perde arkasını görerek bir sonraki adımda ne yapacaklarını da tahmin edebilirler. Eğer sezgisel empatsanız;

  • Pozitif bakış açınızı hiçbir zaman kaybetmezsiniz; bunu bir başa çıkma mekanizması olarak görürsünüz,
  • Anlamlı bir kariyer planı oluşturursunuz,
  • Her ortamda barışı ve uyumu sağlayabilirsiniz,
  • Dürtüsel davranmazsınız,
  • Önemli kararlar alırken acele etmezsiniz,
  • Ayrıntıları bilmeye ihtiyaç duymadan sözel olmayan tüm ipuçlarını yakalayarak durumları çözebilirsiniz,
  • Başkalarında var olan dürüstlük eksikliğini sezebilirsiniz.

3. Fiziksel (tıbbi) empat

Fiziksel ya da tıbbi empatlar, diğer insanların fiziksel semptomlarını (baş ağrısı, üşüme, mide ağrısı, kaşıntı vb.) mıknatıs gibi kendilerine çekerler. Yakınlarından olan birinin fiziksel bir şikayeti varsa aynı durumu fiziksel empatlar kendilerinde de yaşarlar. Fiziksel empatsanız;

  • Başı ağrıyan biriyle birlikte olduğunuzda başınız ağrımaya başlayabilir,
  • Başkalarının ağrılarının size ait olmadığını bilerek onu kolayca serbest bırakarak üstünüzden atabilirsiniz,
  • Vücudun ihtiyaçlarını çok iyi bilirsiniz ve ona iyi gelecek yaşam tarzı düzenlemelerini tespit edersiniz,
  • İyileştirici önlemleri bilirsiniz,
  • Başkalarındaki fiziksel semptomların duygularla ilişkili olup olmadığını anlayabilirsiniz,
  • Vücudun ihtiyaç duyduğu yiyecek-içeceklere karşı sezgisel eğilim gösterirsiniz,
  • Hem kendinizin hem başkalarının sağlıklı ve tüm ihtiyaçları karşılanmış olarak yaşamasına destek olursunuz.

4. Bitki (flora) empatı

Bitki empatları bitki çeşitliliğine karşı özel bir sevgi beslerler. Bitkilerin neye ihtiyacı olduğunu bilirler. Onların güvende hissetmeleri için özel çaba harcarlar, yapay bitki bakma fikrinden hiç hoşlanmazlar. Eğer bitki empatıysanız;

  • Bitkilere zarar verecek şeyleri hissedebilirsiniz,
  • Bitkilerin yanında olumsuz yorumlar yapılmasına izin vermezsiniz,
  • Bitkilerle konuşmaktan, onlara sevginizi göstermekten vazgeçmezsiniz,
  • Her bir bitkinin ayrıntısına, karakterine hakim olursunuz,
  • Size emanet edilen bitkilere gözünüz gibi bakarsınız,
  • Daha az stres yaşarsınız, çünkü barışçıl bir kişiliğiniz vardır,
  • Doğanın içinde olmak sizi rahatlatır.

5. Hayvan (fauna) empatı

İnsanlardan çok hayvanlara karşı empatik yakınlık besleyen ve hayvan haklarının sıkı bir savunucusu olan kişiler, genellikle hayvan empatlarıdır. Hayvan empatları, evcil hayvanı olan başkalarını ziyaret ettiklerinde hayvanlara doğru koşan ilk kişi olma eğilimindedir. Eğer hayvan empatıysanız;

  • Hayvanların yaşadıkları sıkıntıları hissedersiniz,
  • Hayvanların sıkıntılarını hafifletmek için onlara yardımcı olursunuz,
  • Hayvan hastalıklarını ayırt edebilirsiniz, tedavi yöntemlerini bilirsiniz,
  • Evcil hayvanlarla telapati kurabilirsiniz,
  • İstismar edilen ve pek sevilmeyen hayvanlara karşı özel ilgi beslersiniz,
  • Hızlı ve sıcak bağlantı kurarsınız,
  • En az bir evcil hayvanınız vardır.

6. Toprak (geomantik) empatı

Toprak empatıları, dünya üzerindeki değişikliklere karşı oldukça hassastırlar. Doğada zaman geçirmeyi, onunla bağlantı kurmayı, bitkileri, hayvanları, taşı, toprağı kucaklamayı severler. Eğer toprak empatıysanız,

  • Doğa ile her zaman uyum içindesinizdir,
  • Doğada yalnız kalmaktan keyif alırsınız,
  • Doğadan güç ve enerji alırsınız,
  • Topraktan ve havadan gelen titreşimleri algılarsınız,
  • Depremleri, yangıları, fırtınaları önceden hissedebilirsiniz,
  • Doğayı korumak için savaşırsınız,
  • Tam bir çevrecisinizdir.

7. Telepatik empat

Telapatik empatlar, dokunuşların ardındaki düşünceleri, hisleri, duyguları sezebilirler. Birine sarıldıklarında onun aklından ve kalbinden geçenleri hızlıca okuyabilirler. Telepatik empatsanız;

  • Bir dokunuşla karşınızdaki kişinin duygularını, düşüncelerini hissedebilirsiniz,
  • Başka birinin yazdığı bir şeyi okurken yazanın hislerini içinizde bulabilirsiniz,
  • Aktif bir dinleyicisinizdir,
  • Duyduğunuzdan fazlasını anlayabilirsiniz,
  • Başkalarının düşüncelerini onlardan daha iyi ifade edebilirsiniz,
  • Beden dilini okumakta çok başarılısınızdır,
  • Sizinle konuşan kişiler, gerçekten dinlendiklerini, anlaşıldıklarını hissederler.

8. Rüya (öngörülü) empatı

Rüya empatları, başka türlü erişilemeyen bilgilere rüyalar aracılığıyla erişirler. Önsezili empati konusunda başarılıdırlar, yani olayları gerçekte olmadan önce algılayabilirler. Eğer rüya empatıysanız,

  • Tanıştığınız insanlara ve yaşadıkları deneyimlere daha derin bir bakış açısı ile yaklaşırsınız,
  • İçgörülerinize ne kadar güvenirseniz o kadar güçlü adımlar atarsınız,
  • Sizde derin izler bırakmış insanlar, olaylar, yaşanmışlıklar hakkında rüyalar görebilirsiniz,
  • Rüyaların bir kişi ya da yaşanmışlık hakkında ne söylediğini anlayabilirsiniz,
  • Rüyaların arkasındaki gerçekleri fark edebilirsiniz.

9. Heyoka empat

Duygusal empatlar ne kadar yaygınsa Heyoka empatlar da bir o kadar nadirdir. Lakota veya Dakota Kızılderili lehçelerinden gelen “Heyoka”, “kutsal palyaço” ya da “ruhsal aptal” anlamına gelir. Heyoka empatsanız;

  • Etrafınızdaki kişiler için manevi ayna görevi görürsünüz,
  • Gerçek maneviyatı başkalarının büyümelerine, kendilerini geliştirmelerine, iyileşmelerine yardımcı olmak için yansıtırsınız,
  • Manevi rehbersinizdir,
  • Başkalarının iyiliğini gözetirsiniz,
  • Eleştirmek, yargılamak yerine iyileştirmeyi, yardım etmeyi seçersiniz,
  • Ortada gerçek bir iyilik, birinin yararına olacak herhangi bir şey varsa başkalarının ne düşüneceğini umursamadan harekete geçersiniz.

Her empat tipinin kendine has benzersiz özellikleri olsa da tek bir empat türüne sahip olmak zorunda değilsiniz, birden fazla empat tipi özelliklerine sahip olabilirsiniz. Hayvanlarla aranızdaki bağ çok güçlüyse ya da çiçeklerle konuşmaktan çok keyif alıyor, onların ihtiyaçlarını seziyorsanız aynı zamanda rüyaları çok başarılı bir şekilde yorumlayan rüya empatı da olabilirsiniz. Sahip olduğunuz empat türünü ya da türlerini kabul ederek, yeteneklerinizin, sezgilerinizin farkına vararak empati yönünüzü daha da güçlendirebilirsiniz. Sezgilerinize ne kadar kulak verirseniz diğer empati türlerine de erişme olasılığınızı o kadar artırabilirsiniz.

Kaynak: liveboldandbloom

İlginizi çekebilir: Empatların özellikleri: Empat olup olmadığınızı anlamanın yolları ve empat testi

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale