X

7 adımda ihtiyacını belirle: Nasıl niyet koyulur?

“Ne zaman niyet edeyim? Zaman zaman mı, her zaman mı?”

Sonbahar ayları kişisel takvimimde hep yeni yılın başlangıcı oldu benim için. Doğal beden ritmim beni buna bilinçsizce itiyordu. Beyaz yaka günlerimde 9.-10. aydan itibaren şuursuzca belgelerimde sonraki yılın tarihini attığım çok olmuştur. Özetle yıllarca yeni yıla herkesten en az 3 ay önce geçmiş oluyordum. Siz bu yazıyı okurken yeni yıla 21 gün daha var olacak.

O zamanlarda yeni yıl umut demekti. Önceki yıllarda gerçekleştirilmesi mümkün olmayan “keşke”lere doğru adım atmak demekti. Yeni bir şeyler öğrenmek, yapmak, peşinden koşmak demekti. Tüm caddeler, mağazalar ışıklı ve süslüydü. Herkes bütçesine göre küçük, büyük ama mutlaka bir şeyler almaya gayret ederdi. Öyle ki iş yerlerinde çekilen kuralar sayesinde çok samimi olmadığımız kişilerle yapılan hediye değiş tokuşu bir yakınlaşma fırsatıydı. Hepsinin neticesi olarak yeni yıl, yeni niyetler için heyecan doğururdu.

Önceleri niyet koyarken hep hayırlı olanı diliyorduk. Şimdilerin ruh hali ile hayrı dilerken bile bazılarımızın içinde hep bir şüphe. Eee, ne de olsa hepimiz aydınlandık! Artık hayırlı olanın illaki hoşumuza giden süreçler olmayacağını da biliyoruz. Ne varsa yine kadim bilgilerde var. Eğer seçerseniz Hz. Ali’nin duası yardımınıza koşabilir: “Hakkımda hayırlı olan gönlümün razı, gönlümün razı olduğu hakkımda hayırlı olan olsun.”

Sanırım şu sıralar hepimiz biraz yorgun, biraz kırgın, maddi olarak güçsüzüz. Belki en çok da umut eksikliği taşıyoruz. Bu yüzden en sevdiğimiz şeyler için bile çaba sarf etmek zor. Nerede kaldı mecbur hissettiklerimizi pozitif enerji ile yapabilmek? İşe gitmek, evi temizlemek, nezaket göstermek, plan yapmak, yeni bir şey öğrenmek, bir kursa yazılmak, bir şeyi düzenli ve sürekli olarak devam ettirmek… Her şey zor, her şeyin anlamı, amacı biraz eksik.

Önemli nokta da şu ki, ne eksikse ona ihtiyacımız var. Vakit dışarıdan enerji alabilene kadar dışarıyla bağ kurabilmek için jeneratörleri çalıştırma vakti.

Hadi, şimdi gözlerinizi kapatın ve şu soruya cevap verin. Cevabı almak için acele etmeyin. Gerekiyorsa çocukluğunuza kadar gidin, çekinmeyin. İlk seferde ve şimdi yeterince içinize sinen bir cevap almadığınızı düşünüyorsanız günün başka saatlerinde tekrar tekrar sormaktan çekinmeyin. Ta ki o tüm kalbinizi sımsıcak ve koskocaman dolduracak olan cevabı en derininizde hissedene kadar: Hayattaki yegâne hayalin / amacın nedir?

  • Şu andan itibaren bundan sonraki tüm eylemleriniz buna hizmet etsin. Bu, üzerinde çalıştığınız bir şey olmak zorunda değil, birlikte çalıştığınız bir şey olmak zorunda. Eyleme geçtiğiniz en ufak şeyde bile hayalinizden / amacınızdan bir parça olmasını sağlayın.
  • Her moraliniz bozulduğunda, raydan çıkıyor gibi hissettiğinizde bunu kendi kendinize tekrar edin.
  • Niyetinizi paylaşabilecek tanıdıklarınızla paylaşın veya sizinle aynı yolda yürümeye hevesli olabilecek yeni insanlar tanımaya izin verin.
  • Hiçbir yerde tanımlı, tarifli olmasına gerek olmayan size özel bir totem / ritüel hazırlayın ve gün içinde ihtiyaç duydukça (kolye vb.) ona dokunarak veya bakarak oradan yeniden güç alın.
  • Sırf öyle tavsiye ediliyor diye değil, cidden güzel geçen günlerinize, anlarınıza şükran duyun, teşekkür etmek için kısacık da olsa zaman ayırın. Pandemi diye bir şey var sonuçta hayatımızda. Ölümü hiç olmadığı kadar sık hatırlamak zorundaysak yaşamı da bir o kadar fazla onurlandırmamız gerek.Alışkanlıkları bırakmak, mecbur hissettiklerimizi bırakmak, deneyimini hatırlamadığımız travmalarımızın eylemlerimize olan etkilerini, hele bir de üzerlerine yenileri eklenirken bırakmak en zorlarından biri. Muhakkak aşırı derecede bırakmaya ihtiyacınız olan ve bir şekilde rotasını yeniden hesaplayabilececekleriniz vardır.
  • Bırakın gitsin ve izin verin rota yeniden hesaplansın. Eğer bu yazıyı okuyorsanız, yaşam hepimize ne olacaksa zaten onun olacağını ya göstermiş ya da emin olun göstermek üzeredir. Yolun tadını çıkarın. Bir sefer de koyveren siz olun.
  • Nasıl hissettiğinizi cidden göz önünde bulundurun.

Niyetlerimizin gerçekleşmesine giden yoldaki devamlılığın, daha da önemlisi bu yolun eğlencesinin en büyük parçası niyetimiz gerçek olduğunda nasıl hissedeceğimize dair en başında bir öngörümüzün olması. Havucuna koşan tavşan misali kendi havucumuza doğru aynı hevesle koşabilmeyi sağlayacak olan en önemli şey. Hislerimizi gözetmek, her yeni güne bu hevesle uyanmak hayatı da, niyet koymayı da daha anlamlı kılacak.

Şayet Instagram hesabımı takip ediyorsanız ücretsiz ve gönüllülük esasına dayanarak ilerleyen “21 Gün, 21 Niyet” etkinliğini görmüşsünüzdür. Bu yazıyla haberdar olduysanız eğer, küçük / büyük demeden yargılamalardan ve çekincelerden bağımsız olarak gelin, 21 gün boyunca niyetlerimizi beraber koyalım. Asla geç kalmadınız, istediğiniz gün başlayabilirsiniz. İçinizden gelirse bana bir fotoğrafla, bir mesajla ulaşın, hikayemde paylaşayım.

Kim bilir? Hem benim hem başkalarının ihtiyacı olan ilhamın kaynağı siz olabilirsiniz!

Sevgi ve sağlıkla niyetlerimize doğru…

İlginizi çekebilir: Öz değerini bilerek yaşamak: Başkalarından önce siz kendi değerinizi fark edin

Birce Sinem Tezer: Merhaba, ben Birce. Yoga ile lise yıllarımda tanıştım. 200 saatlik temel eğitimimi 2014 yılında aldım. İçlerinde Godfrey Devereux gibi pek çok kıymetli eğitmenlerin olduğu farklı yoga stillerine ve meditasyon pratiğine dair 500 saate ulaşan derinleşme yolculuğum halen devam ediyor. Yoga & meditasyon derslerim ve bireysel pratiklerimde yoga pozlarında verilen tepkilerin günlük yaşamdakinin aynısı olduğu, aynı yollar his ve düşüncelerden geçildiği felsefesini benimsiyorum. Mat pratiğinin günlük yaşama yansımalarını araştırmak öncelikli davetim. bircesin@gmail.com mail adresi ve @birceileyoga instagram hesabı ile sorunuz veya paylaşımınız varsa bana ulaşabilirsiniz..

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale