X

5 adımda ‘Zen Hamilelik’ ile hamilelik döneminizde mutlu aile hikayenizi yazın

Merak, heyecan, keşif, duygu karmaşası, endişe, bilinmeyene karşı tedirginlik, tatlı telaş, mutluluk, sabırsızlık ve sonunda en anlamlı sürpriz! Kaç farklı duygu yaşanır bu dönemde? Kaç farklı hisle atar kapler? Kaç kere kendimizi türlü hayaller içinde buluruz derin bir bekleyişle? Kaç kere elimizi minik bir kalbin üzerinde gezdiririz sessizce?

Benliğimize düşen minik tohumu büyütmek, ona huzurlu bir ortam hazırlamak, o derinlerde minik kabuğunun içinde büyürken bile onu düşünmek ve hissetmek, ona yavaşça ve usulca tatlı tatlı fısıldamak. İşte Zen Hamilelik’in 5 adımı:

1. Görüntünüzle barışık olun!

 Hamilelik döneminde görünümünüz değişse de kendinizle barışık olun

Hamilelik, tatlı bir bekleyişin doruğa ulaştığı bir dönem olduğu gibi, fiziksel ve psikolojik değişimi de beraberinde getirir. Anne adayları; alınan kilolarla, büyüyen karınla, dönemsel ağrılarla, uyku düzensizlikleriyle ve ruh halinin değişimiyle mücadele ederler. Anne adayının çevresi, kendisinin her şeyden önce bir “kadın” olduğunu unutarak sadece hamilelikten ve bebekten bahsetme, her konuyu doğuma bağlama eğilimine düşer. Bu eğilim ve çevreden alınan geribildirimler, anne adayı tarafından yeni bir dönemin başlangıcı ve eski kadınlık döneminin bitişi gibi algılanır ve onu endişeye düşürür.

Gün geçtikçe büyüyen fetüs, annesinin mutluluğunu, mutsuzluğunu, heyecanını, üzüntüsünü hisseder ve tepki verir. Anne adayının kendisiyle barışık olması, bebeğini mutlu edecek, rahat bir gelişim göstermesini sağlayacaktır.

Bu konuda, en büyük görev baba adaylarının ve yakın çevrenin olacaktır. Anne adaylarının, eşlerinden kendileri ile ilgili duyacakları güzel sözcükler ve beğeni ifadeleri, kendi görüntüleriyle barışık olmalarını sağlayacak ve kendisinin güzel bir anne olacağını düşündürecektir. Anne ve kadın kavramlarının dengeli hissedildiği bir hamilelik hem anne adayının mutluluğu, hem de bebek adayının duygu dengesi için çok önemlidir.

2. Kendinize vakit ayırın ve onunla tanışın!

Zen seansları; kendinize vakit ayırıp, minik kalp atışınızı tanıyabileceğiniz en değerli anlardır. Akşam yatağınıza yattığınızda, uyumadan önce kendinize ayıracağınız 20 dakika, zen seanslarını gerçekleştirmeniz için en ideal vakit olacaktır. 3 dakikalık nefes egzersizleri, duyusal alan olan diyaframın titreşimini ve karnınızın şişmesini hissetmenize yardımcı olacak, bu çalışmayı rahatlatıcı bir müzik eşliğinde yapmanız ise ruhunuzu dinlendirecektir. Hamilelik döneminde duyulan kronik anksiyetenin, anneyi hamileliğe hazırlayan progesteron hormonunu düşürdüğü; mutluluğun ise hızla serotonin yaydığı bilinmektedir. Gerçekleştireceğiniz zen seansları sayesinde, fetüs, anne adayının vücudundaki duygusal regülasyonu olumlu olarak algılayacak ve tepkilerini bu yönde bildirecektir. Böylece anne adayı huzurlu ve sağlıklı bir hamilelik dönemi geçirecektir.

3. İletişim Kurun!

Minik bebeğinizle iletişim kurun. Anne ve babasının sesini duymaya başlayan bebek, kendini daha az yabancı hissedecektir. Doğduğunda, ailesini ve çevresini tanıdığına dair bir hisle bütünleşen bebek, huzurlu bir ortamda olduğunu hissedecektir. Bazı anne adayları, bebekleri doğduğunda yabancı biriyle karşılaşmış gibi hissederler. Kucaklarına aldıklarında onunla bağ kuramayacak gibi tepki verirler. Halbuki, anne karnındaki bebekle vakit geçiren, onunla iletişim kuran ve tanımaya çalışan adaylar, bebeklerini kucaklarına aldıklarında onunla bütünleşir ve anne-bebek dinamiğinin ilk adımını atarlar.

4. Anneliğe Geçişi Bilgilendirin!

Bazı anne adayları, anne olmak isterler fakat ne büyüyen karınlarına dokunabilirler, ne de bebeklerini hayal edebilirler. Bu durum bebeğin istenmeme halinden değil, annenin bu değişimi kabullenemeyişinden kaynaklanabilir. Bazı anneler ise bu durumun tam tersine, günlerce, aylarca tüm bilgileri okurlar. Her detayı, her noktayı öğrenmek isterler. Bir süre sonra hoşa giden ve gitmeyen bilgilerin birikimi ile kendilerini strese sokmaya başlarlar. Uzmanların bu dönemdeki en etkili tavsiyesi, anne adaylarının uzman görüşleri almaları ve akıllarına takılan her soruyu uzman görüşü ile doldurmalarıdır. Böylece, anneliğe geçiş bilgilendirilmiş olur.

5. Aile Olun!

Hamilelik döneminde tek değişim anne adaylarında değildir. Baba adayları da kendilerine katılacak yeni “ünvana” hazır olmama, eşine nasıl davranacağını bilememe gibi önemli sorunlar yaşayabilirler. Hamileliğiyle ve bebeğiyle oldukça meşgul olan anne adayına nasıl davranacağını bilemeyen, anne adayının psikolojik iniş-çıkışlarını kontrol edemeyen eş adayları genellikle kendi kabuklarına çekilme ve bu dönemi dışardan izleme eğilimine kapılabilirler. Bu dönemde eşlere verilebilecek en değerli tavsiye “Aile olacağınızı ve minik bebeğinizin ikinizin en güzel hediyesi olduğunu unutmayın.” olacaktır. Birlikte büyüteceğiniz ve sizin parıltılarınızı taşıyan o minik kalp için birbirinize sarılın ve destek olun.

Sevgili anne-baba adayları, hamilelik sürecini keyifle yaşayacağınız ve bu dönemi hayatınızın en değerli hatırası olarak adlandırıp, bebeğinizle birlikte aile hikayenizi yazacağınız mutlu ve huzurlu bir dönem dileğiyle…

Uzm. Psk. Sandra Pasensya: Uzm. Psk. Sandra Pasensya, psikoloji eğitimini Fransa’da Sorbonne-Paris V-Üniversitesi’nde tamamlayarak, İngiltere’de Liverpool Üniversitesi’nden klinik psikoloji uzmanlığını onur derecesiyle almıştır. “Otizmli Çocukların Duyusal Süreçlerinin Davranış Problemlerine Etkisi” konulu uzmanlık tezi uluslararası platformda birinci seçilerek, Uzm. Psk. Sandra Pasensya’ya başarı ödülleri kazandırmıştır. Yurtdışındaki özel eğitim kurumlarında edindiği deneyimin ardından, davranış terapisti olarak başladığı yolculuğuna, Tohum Otizm Vakfı Rehberlik Birimi’ni kurarak devam etmiştir. Birçok araştırma ve bilimsel çalışmaya imza atan uzman psikolog, ulusal ve uluslarası kongrelere konuşmacı olarak davet edilmekte, başlattığı “Otizme Işık Tut” projesiyle sosyal sorumluluk çalışmaları kapsamında otizm farkındalığını daha geniş kitlelere tanıtmaktadır. Kurucusu olduğu RENKLER OTİZM AKADEMİSİ ile uzmanlık alanları olan psikoloji ve eğitimi, “psikoeğitim” çatısı altında buluşturarak, otizm alanına yenilikçi bir bakış açısı kazandırmıştır.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale