X

30’larınızdayken hayatınıza değer katacak öneriler

40 yaşına yaklaştığınızda bu durumun sizi rahatsız etmediğini söylemek pek de gerçekçi sayılmaz. 40 öyle bir sayıdır ki, insan sonunda hayatta bir yere geldiğini düşünür veya hayatta gençken hayalini kurduğu eş, iş hayatı veya her neyse artık ulaşmış gibidir. Her ne kadar iyi bir hayatınız olsa da sahip olduğunuz her zaman hayal ettiğinizden farklıdır. Ama yine de esas yıkım kendi hayatınızı başkalarının hayatıyla kıyaslamaya başladığınız zaman ortaya çıkar. 40’lı yaşlarınıza yaklaşırken 30’larınıza dönseniz birçok şeyi farklı yapacağınızı düşünürsünüz. Ancak burada bilmeniz gereken, geçmişte yaşadığınız zorlukların ve yaptığınız hataların tecrübeye dönüşerek şu anda olduğunuz kişi olmanıza yardım ediyor olmasıdır. Bu noktada 30’larındaki insanlara yardımcı olacak 20 sarsıcı gerçek, bu yolda yürürken size ışık tutacak:

1. Kendinizi sevin ve olduğunuz gibi kabullenin

Eğer genç yaşlarınızda kendinizi iyi ve kötü özelliklerinizle kabul ederseniz, hayat yolunda birçok hata yapmaktan kaçınmış olursunuz. Bir kere içinizdeki insanın kim olduğunu tam manasıyla bilirseniz, kendinizi kabullenmeye ve tam manasıyla sevmeye başlarsınız. Bir kere kendinizi tam anlamıyla severseniz  başkalarını da severek insanlarla sağlıklı ilişkiler kurabilirsiniz.

2. Ruhunuzu besleyin

Tutkunuz ne olursa olsun veya hayatta neyden zevk alıyor olursanız olun, onla ruhunuzu besleyin. Eğer hayattaki gerçek tutkunuzu henüz keşfetmemişseniz, ta ki içinizde sıcaklık, kabulleniş ve o özgürlük hissi uyanana kadar yeni şeyler veya farklı aktiviteler denemeye devam edin.

3. Güçlü arkadaşlık bağlarına sahip olun

Güçlü arkadaşlıklar hayatınıza anlam katar

Güçlü arkadaşlık bağları ve hayatınızı paylaşabileceğiniz güvenilir arkadaşlıklar sizin için oldukça değerlidir. Arkadaş bulma ve o arkadaşlığı geliştirme, ne olursa olsun sizi seven arkadaşlarınızın olması gerçekten hayatta sahip olabileceğiniz önemli bir değerdir.

4. Kendiniz olun

Duygularınızı gizlemeyin, maskelerin ardına saklanmayın. Hayatınızdaki inişleri, çıkışları ve zorlukları çevrenizdeki insanlarla paylaşırsanız, onlar için daha güvenilir ve samimi bir kişi olursunuz.

5. Kendiniz için yaşayın

Hayatınızı sürekli başkalarını düşünerek geçirirseniz kendinize ayıracağınız hiç zamanınız kalmaz. Bu durum hayatınızın olduğundan da zor gözükmesine neden olur. Hayattaki herkesi her zaman mutlu edemezsiniz. Bir kere kendiniz için en iyisini düşünmeye başladığınızda, hayat size olduğundan daha kolay gelecek.

6. Kendinizden ödün vermeyin

Uzlaşma her yakın ilişki için geçerlidir; çünkü hepimiz farklıyız ve isteklerimiz de doğal olarak farklı. Uzlaşma, sosyal uzlaşmanın iki taraf içinde eşit bir değer taşıdığı durumlarda iyi bir şeydir. Bir kere kendinizden ve kendi ihtiyaçlarınızdan bir ilişki için ödün vermeye başlarsanız, o ilişkiyi yeniden değerlendirmeniz ve o ilişkinin bir parçası olmanın sizin için sağlıklı ve doğru olup olmadığına karar vermeniz gerekir.

7. Daha çok seyahat edin

Seyahat etme; özgürlük hissi uyandırdığı gibi dünyanın farklı noktalarını, farklı hayatları deneyimlemenize yardımcı olur.

Para hatıraları veya maddi şeyleri satın alabilmenizi sağlar. Kazandığınız parayı boş yerlere harcamak yerine her sene yeni ve sizin için heyecan verici bir noktaya seyahate gitmek için harcayın. Seyahat etme; özgürlük hissi uyandırdığı gibi dünyanın farklı noktalarını, farklı hayatları deneyimlemenize yardımcı olur.

8. Daha az endişelenin

Hepimiz hayatımızda birçok şeyden endişeleniyoruz ve anksiyete ile mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Endişe anksiyeteyi tetikliyor ve kendinizi kötü hissetmenize neden oluyor. Endişe etmenin sonucu değiştirmeyeceğini anlarsanız, bu durum ne olursa olsun sonucu kabullenmenize neden olur. Sonucun kendiniz için iyi olacağını bilirsiniz. Endişe etmekten vazgeçmek stres seviyenizde de düşüşe neden olur.

9. Kıyaslama yapmayı bırakın

Bazen hepimiz Facebook’tan uzaklaşmamız gerektiği hissiyatına kapılıyoruz. Aslında bu yanlış bir his değil; çünkü Facebook ister istemez hayatınızı başka hayatlarla kıyaslamanıza neden oluyor. Bu ister yakın arkadaşınızı ister tanımadığınız biri olsun bu sizin için zarar verici bir durum oluyor. Bir kere hayatınızı başka hayatlarla kıyaslamanın size hiçbir şey kazandırmadığını, hatta kendi öz saygınızı kaybetmenize neden olduğunu anlarsanız bu davranışınıza son verebilirsiniz. Onun yerine sahip olduklarınıza şükredin ve önünüze bakın.

10. Beklentilerinizi unutun

Maalesef hayat çizgi filmlerdeki gibi yaşanmıyor, hayatınızın aşkını bulup sonsuza kadar mutlu yaşayamayabiliyorsunuz. Eğer hayatla ilgili hayalleriniz varsa, fakat diğer insanlarla ilgili herhangi bir beklentiniz yoksa bu, hayatın her anını doya doya yaşamanızı sağlar. Unutmayın, beklentilerin içerisinde hayal kırıklıkları saklıdır.

11. Çalışmak için yaşamayın, yaşamak için çalışın

Keşke sayısız işi deneyimleyerek bize en uygun olanı seçme şansımız olsaydı. Kariyer yolculuğuna başladığınızda kendiniz için en doğru olanı seçip yaşamak için çalışır ve bu sayede kariyer yapmaktan zevk alırdınız. Bugün birçok insan sevmediği işlerde çalışmak zorunda kalıyor ve bu durum giderek daha büyük bir problem haline geliyor. Siz böyle bir durumdaysanız asla sevmediğiniz bir işte yer almayın ve yol yakınken ayrılın.

12. Zor zamanlar için birikim yapın

Aslında bu basit bir öneridir; ancak birçok insan bunu yapmıyor. Unutmayın birgün yaşlanacaksınız ve gelecek için, finansal açıdan güvende olmak için para biriktirmelisiniz. Hayat sürekli değişkenlik gösteren ve dönem dönem zorluklarla mücadele etmeniz gereken bir yolculuktur. Bu yüzden zor zamanlar için önceden akıllı kararlar vermeniz gerekir.

13. Başkalarına daha çok yardım edin

Başkalarına yardım etmek kendinizi iyi hissetmenize yardımcı olur. Bazıları için bu gönüllü bir yardım kuruluşunda çalışmak olurken, bazıları ise bunu zor zamanlarında yakın bir arkadaşının yanında olma olarak görür. Hayatınızda herhangi bir maddi karşılığı veya faydası olmayan bir şey için zaman harcamak, sahip olduklarınız için şükretmenize ve mutlu olmanıza yardımcı olur. Başkalarına yatırım yapmak ve zaman ayırmak kendi problemlerinizi unutmanızı sağlar. Sadece kalbinizden gelen iyilik için yardım etmek ve karşılığında hiçbir beklentinizin olmaması, kendinizi iyi hissetmenizi sağlar.

14. Kendinizi ve başkalarını affedin

Geçmişte size karşı yapılan hatalı davranışları veya kendi hatalı davranışlarınızı affetmeme, mutluluğunuzun önündeki en büyük engeldir. Affetmek için gönüllü olmak biraz zaman alsa da, bunun için çalışmak sonunda özgürlüğü doya doya yaşamanızı sağlar. Bir kere geçmişteki kırgınlıkların gitmesine izin verirseniz, hayatınıza ve aşka hep olumlu açıdan bakabilirsiniz.

15. Negatif insanlarla çok fazla vakit harcamayın

Bazen, eğer bu kişiler ailenizdeyse veya işinizdeyse, negatif insanlardan kaçmak zor olabilir. Bazı durumlarda hali hazırda arkadaşlık ettiğiniz insanları seçme şansınız olmayabilir. Eğer gerçekten bir kişiyle ilişkinizin sonuna geldiğini hissediyorsanız, aranıza sınır koyabilir veya yavaşça ilişkinizi bitirebilirsiniz.  Her gün vakit geçirmek zorunda olmadığınız negatif insanlarla aranıza sınır koymaya başladığınızda, hayat sizin için daha kolay olur; çünkü negatif insanların sizi daha fazla olumsuz etkilemesini önlemiş olursunuz.

İlgili yazı: Sağlıklı bir hayata yelken açmanızı sağlayacak 10 etkili tüyo

 16. Hayır demeyi öğrenin

Herkes zaman zaman insanları kırmamak için hayır demekte zorlanabiliyor. Herkesi mutlu etmek için her şeye evet demek istiyorsunuz; ancak bu imkansız. Eğer insanları reddettikten, onlara hayır dedikten sonra nedenini açıklarsanız, diğer insanlar bunu anlayacaklardır ve bu yüzden mutsuz olmayacaklardır. Ancak unutmayın ki, her hayır dediğiniz kişiye de bunun nedenini açıklamak zorunda değilsiniz. ‘Hayır’ tamamlanmış bir cümledir. Bir kere hayır dediğinizde kendiniz için karar vermeniz daha kolay olacaktır.

17. Önemli bir karar almadan önce iyice düşünün

İlişkilerinizde ciddi bir adım atmadan önce uzun uzun düşünün. Önemli bir karar almadan önce kafanızda soru işaret varsa, o kişi sizin için ‘doğru insan’ olmayabilir. O yüzden karşınızdaki insanın kişiliğinden emin değilseniz, daha sonra pişman olmamak için yol yakınken vazgeçmekte fayda var.

18. Durun ve bir an etrafınıza bakın

İnsanlar, günümüzde elektronik aletlere, internete o kadar bağlı durumda ki, hayatı yaşamayı ıskalıyorlar. Durun ve güneşin doğuşunu ve batışını seyredin ya da sadece yıldızların altında oturarak bunun ne kadar müthiş bir şey olduğunun farkına varın. Okyanusa ve dağlara giderek doğanın büyüleyici etkisini yaşayın ve Ferris Bueller’in şu sözünü hiç aklınızdan çıkarmayın: ‘Hayat çok hızlı akıp geçiyor. Eğer arada bir durup etrafınıza bakmazsanız, onu kaçırırsınız.’

19. Başkalarının sizin hakkınızda ne düşündüğünü önemsemekten vazgeçin

Yapılan en büyük hatalardan biri de başkalarının ne düşüneceğini kafanıza takıp, bu yüzden insanları mutlu etmek için bazı şeyleri söylemek veya yapmaktır. Ancak başka insanların ne düşündüğünü umursamadığınızda hayatı doğru bir şekilde yaşamaya başlayabilirsiniz. Bu sayede kendiniz olabilirsiniz; çünkü artık başkalarının ne düşündüğünü önemsemenin yarattığı beklentiler ve endişe ortadan kaybolmuştur. Herkesi mutlu etmeniz imkansızdır, bu yüzden hep kendinize odaklanın.

20. Değişimi kucaklayın

Değişimi kucaklamaktan korkmayın

İnsanlar, çoğu zaman hayatlarında her şeyin tahmin edilebilir olmasını ve hayatlarının hep aynı çizgide olmasını istiyor. Bu durum muhtemelen kendini güvende hissetme duygusundan kaynaklanıyor. Ancak insanlar hayatta değişimler baş gösterdiğinde bununla mücadele etmekte zorlanıyorlar. Unutmamanız gerekir ki; değişmeyen tek şey değişimin kendisidir. Değişimi kucaklamayı başarabildiğiniz zaman zorluklarla mücadele konusunda hazır olacaksınız ve hayat size ne getirirse getirsin kabullenmeniz daha kolay olacak.

Kaynak:

lifehack.org

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale