3 diyet efsanesiyle ilgili bilmeniz gereken doğrular
Konu diyet yapmak, sağlıklı beslenmek ve kilo vermek olduğunda çok fazla yanlış bilinen ya da bilinmeyen şey var. Özellikle tatil sezonu sebebiyle herkesi hızlı bir şekilde kilo verme telaşı sarmışken, aynı hatalara bir kez daha düşmemek için en sık karşılaşılan 3 diyet efsanesini sizinle paylaşmak istedim.
Limon yağ yakar mı?
Öncelikle bir Çukurovalı olarak limonu çok sevdiğimi ve birçok şeye de yakıştırdığımı söylemek istiyorum. Ama sanki limondan gerektiğinden fazla mucize bekliyoruz ve ona çok yükleniyoruz, hadi limonun üzerindeki bu ağır baskıyı kaldıralım.
Limon, diğer meyve ve sebzeler gibi pek çok vitamin, mineral ve fitokimyasal adı verilen bileşikleri bol miktarda içeriyor ve C vitamini bakımından oldukça zengin. C vitamininin vücuttaki yağın metabolize edilmesinde rol oynadığını düşündürecek bazı araştırmalar var. C vitamini, yağ oksidasyonu için ihtiyaç duyulan karnitin üretimi (vücudun yağları yakması ve enerji artışı) için gerekli.
Amerikan Klinik Beslenme Dergisi’nde yayımlanan bir araştırma, yeterli miktarda C vitamini alan katılımcıların egzersiz sırasında önemli ölçüde daha fazla yağ yaktığından bahsediliyor. Diğer bir deyişle, egzersiz sırasında katılımcıların C vitamini durumu, yağ yıkımını etkiliyor. Araştırmacılar, C vitaminiyle vücut kitle indeksi arasında bir bağlantı olduğunu, yeterli miktarda C vitamini alanlarda daha düşük vücut kitle indeksi seviyesi görülebildiğini söylüyor. Burada anlamamız gereken şu; C vitaminin tek başına zayıflatıcı etkisi yok. Ancak egzersiz sırasında yeterli C vitamini tüketenlerin yağ yakımı daha iyi olduğundan kiloları da daha az. Limonla ilgili bu bulgular oldukça ilginç olsa da, kilo kaybına yardımcı olma fikrini tamamen desteklemez ve kesin bir şey söylemek için çok daha fazla araştırmaya ihtiyaç var.
Diyete Pazartesi mi başlanır?
Diyete ilk başladığınızda motivasyon genelde yüksek oluyor ve daha kararlı oluyorsunuz. Çünkü başlangıçtaki heyecan sizi motive etmeye yeterlidir. Ancak genelde 1- 2 gün sonra, “yeni” yeme alışkanlığı her zamanki yaşam tarzıyla çatışmaya başlar. Bu duyguyu yaşayan pek çok danışanım var o yüzden sizi çok iyi anlıyorum. Diyete Pazartesi başladığınızda ilerleyen günlerde hafta sonuna doğru motivasyon azalmaya başlıyor ve günlük rutinin değişmesi, sosyal planlarında artmasıyla vazgeçmek çok daha kolay oluyor. ‘Pazartesi tekrar başlarım’ dediğinizde aslında daha tam olarak başlamadan hafta sonu yenilgisi ile diyet bitmiş olabiliyor.
Oysa diyete Perşembe başladığınızda hafta sonunu yüksek motivasyon ile kazasız atlatırsanız bu güven tazeleme size çok iyi geliyor. Kısacası yıllardır danışanlarımdan edindiğim tecrübelerim de; diyete başlamak için en uygun günün perşembe olduğunu gösteriyor. Elbette bunun için net bir şey söylemek çok zor, diyete başlamak için en uygun gün aslında sizin kendinizi en hazır hissettiğiniz gün.
Daha az kalori alarak kilo verilebilir mi?
Bunun sadece bir kısmı doğru. Eğer aşırı kiloluysanız, hedeflediğiniz kiloya ulaşıncaya kadar her gün ne kadar kalori aldığınız çok önemli. Ama tek başına aldığınız kaloriler değil, yaktığınız kaloriler de büyük önem taşıyor. Ayrıca sağlıklı kilo vermek sadece daha az kalori almanın ve bunları yakmanın ötesinde. Kalori aldığınız kadar, kalorilerin nereden alındığı da mühim. Her gün beş besin grubundan alınan karbonhidrat, yağ ve protein bakımından dengeli bir beslenme programıyla sağlıklı şekilde kilo verebilirsiniz. Örneğin zayıflamak için günlük ihtiyacınız olan 1500 kaloriyi yalnızca çikolatalı pasta yiyerek karşılamanız, kilo verme matematiğinde doğru görünebilir ama sağlıklı beslendiğiniz ve sağlıklı olduğunuz anlamına gelmez. Bu sebeple tek besine bağlı kalarak zayıflamayı vadeden diyetlerde uzun vadede sağlığınızı tehdit edebilirler.
Aynı şekilde çok düşük kalorili bir beslenme programı da ilk etapta kilo vermenize yardımcı olsa da, metabolizma hızınızın yavaşlamasına neden olduğu için bir süre sonra verdiğiniz kiloları geri almanıza ve ‘su içsem yarıyor’ sendromuna yakalanmanıza neden olabilir.
İlginizi çekebilir: Diyet yaparken doğru ekmeği tüketmenin önemi: Hangi ekmeği ne kadar ve nasıl yemeli?