29 Nisan Dünya Dans Günü bahane, dans etmek şahane
Bahar demek içimizin mis gibi lale kokularıyla kıpır kıpır olması demek. Bahar demek güneşin ve denizin bizleri kumsallara adeta bir mıktatıs gibi çekmesi demek. Bahar demek yemyeşil çimlerde sabahtan akşama kadar koşturmak, yuvarlanmak ve eğlenmek demek. Ve bahar demek tabii ki ‘’hareket’’ demek.
İşte tam hareketimizi kazanmışken, 29 Nisan’da tüm dünya ile birlikte Dünya Dans Gününü kutluyor olacağız. Dünya Dans Günü kutlamaları kapsamında ülkemizde, sokak sahnelerinden, özel gecelere ve hatta tüm haftayı kapsayacak festival organizasyonlarına kadar birçok farklı programa katılabilirsiniz.
Henüz dans etmenin büyüsünü hayatına katmamış, “Ben beceremem” diye düşünen Uplifers okuyucularını Dünya Dans Günü bahanesiyle dans etmeye ikna edecek, dans etmenin 3 muhteşem etkisini sizler için sıraladım.
Beyin-kas iletişimi ile hafızanızı güçlendirirken esneklik kazanın
Dans çalışmaları esnasında özellikle beyin-kas iletişim yolunuz ve tüm vücudunuz uyarılmış haldedir. Özellikle beyin-kas koordineli çalışma ile hafıza kuvvetlenirken, vücudunuz esneklik kazanır.
An içinde kalabilmeyi öğreten en kolay meditasyon: Dans
Müzik eşliğinde yapılan dans çalışmaları, günün tüm yorgunu unuttuğunuz ve sadece bulunduğunuz noktaya odaklandığınız; tüm çalışma boyunca adeta ‘’meditasyon’’ halinde olduğunuz aslında en kolay stres atma ve rahatlama yöntemlerinden biridir.
Daha fazla serotonin ile hayattan daha fazla zevk alırken hayat enerjinizi arttırın
Dans esnasında gerçekleşen fiziksel aktivite ve meditasyon hali, vücudumuzda serotonin isimli bir maddenin salgılanmasına yol açar. Serotonin ise insanda canlılık, zindelik ve mutluluk hissi sağlayan bir maddedir. Bu yüzden dans etmek hem enerjinizi arttıracak hem de hayata pozitif bakmanıza yardımcı olacaktır.
İster bir kursta ister sadece kendi kendinize, daha iyi hissetmek ve hayattan daha fazla zevk almak için tavsiyem sadece ‘’içinizden geldiği gibi’’ dans edin. Enerjinizin ve hayat bakışınızın değiştiğini göreceksiniz.