X

2021’e hazırlanırken 10 altın bilgi: 10- Yaratıcı kaslarınızı güçlendirin

Hepimiz hayal ettiğimiz hayatı yaratmak istiyoruz, ama birçoğumuz aynı temel noktalarda takılıyoruz. Engellerimizin büyük kısmı yaratımın doğasıyla ilgili eksik veya yanlış bilgilerimizden kaynaklanıyor.

Geçtiğimiz Aralık ayında, yaratım konusundaki kafa karışıklıklarımızı temizlemek için bir Yaratım Atölyesi tasarladım. Birbirinden renkli katılımcılarla 2020’ye harika bir kapanış yaptık. İki günlük bu atölye boyunca neden yaratamadığımızı konuştuk ve yaratımın altın formülünü deşifre ettik. Kaçırdıysanız üzülmeyin bu sene yaratım üzerine bir dizi atölye planladım. Aralık ayında yaptığımız çalışmanın tekrarı ise Şubatta olacak. Detaylar için yazının sonundaki iletişim adresimden bana ulaşabilirsiniz.

Bu yazımda yaratıcılıkla ilgili birkaç temel ve önemli fikir paylaşmak istiyorum sizinle.

2020 daha yaratıcı bir hayat için temeller kurduğumuz bir sene oldu. Yaşam, daha özden olabilmemiz için bizi şartlanmalarımızdan arınmaya zorladı. Eğer değişime direnmek yerine ona kucak açanlardansanız bu sene yaratıcılığınızı doyasıya yaşayacağınız bir yıl olacak.

Her insan yaratıcıdır.

Eğer birçok insan gibi yaratıcılığın sadece sanatçılara özgü olduğunu ve sadece sanatsal bir uğraşla ilgili olduğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Nefes almaktan, yemek yemeye, bir arkadaşla sohbetten, kendinizi ifade ediş şeklinize kadar her şey yaratıcı bir aktiviteye dönüşebilir ve evet her insan yaratıcıdır.

Yaratıcı olanı seçmeyi öğrenin.

En basit tarifiyle sizin için hafif ve neşeli olanı seçtiğiniz her an yaratıcısınızdır. Kendinizi ağır hissettiğiniz ve zorunluluklar içinde hapsolmuş bulduğunuz anlarda ise yaratıcı değilsiniz. İşte bu kadar basit… Dikkat edin, resim yaparken yaratıcı, matematik hesabı yaparken yaratıcı değilsiniz demedim… Eğer siz yaratıcı olmak için resim veya dans kursuna gitmeniz gerektiğini düşünüyorsanız ve bir türlü bunun için zaman ayıramamaktan yakınıyorsanız yaptığınız tek şey şikayet ederek kıymetli enerjinizi boşa harcamak ve yaşamı ertelemektir.

Hemen şimdi, şu anda yaratıcı olabilirsiniz. İsterseniz bir ofis odasında olun isterseniz bir yatakta uzanıyor olun nerede olduğunuzun hiçbir önemi yok. Tam şu anda hafif ve neşeli bir seçim yapın. Bu, masanızdan kalkıp bir bardak türk kahvesi yapmak, aklınıza gelen komik bir anıyı paylaşmak için bir arkadaşınızı aramak veya derin bir nefes almak ve bedeninizi gevşetmek olabilir… İhtiyacınız olan ilk etapta sadece hafif ve neşeli bir deneyime adım atmak. Hayatınızda yaratıcı anların sayısı arttıkça güçlenecek ve sizin için zorlu olan deneyimlerin içinde dahi hafiflik bulabilmeye başlayacaksınız. Kolay anlarla başlayın ve mümkün olduğunca her fırsatta sizin için daha hafif ve neşeli olanı seçerek güçlenin.

Yaratıcılık da tıpkı bedenimizdeki kaslar gibi pratik ettikçe güçlenen bir beceridir. Beyninize yaratıcı olanı görüp seçmeyi öğretmelisiniz.

İhtiyacınız olan tek şey donmuş kaslarınızı canlandırmaktır.

Her insan yaratıcıdır ama herkes yaratıcı bir hayat yaşamaz çünkü sadece bazı insanlar yaratıcı kaslarını geliştirmiştir. Kullanılmayan bir makinenin çalışırken zorlanacağı gibi siz de yaratıcı kaslarınızı ilk defa kullanmak istediğinizde biraz zorlanabilirsiniz. Lütfen vazgeçmeyin çünkü pratik ettikçe her şey çok daha kolaylaşacak ve yaşam siz yaratıcı oldukça önünüze muhteşem fırsatlar çıkaracak.

Bunun için her anı bir fırsat olarak görün. Bir arkadaşınızla sohbetiniz akmıyorsa, oradan uzaklaşmak yerine sohbeti akıcı hale getirmeyi deneyin. Evde yemeklerinizi kendiniz pişirin. Aynı yemekleri yemekten sıkıldıysanız farklı mutfakların kolay ve ilginç tariflerini deneyin. Bedeninizi hareket ettirin, internette onlarca ücretsiz egzersiz videosundan hoşlandığınız bir kaçını deneyebilir ya da bir müzik açıp sadece bedeninizi müziğin ritmine bırakabilirsiniz. En çok şikayet ettiğiniz şeyleri düşünün ve bu konularda sizi memnun edecek değişimin ortaya çıkabilmesi için sizin neler yapabileceğinizi bulun. Sürekli şikayet ettikleriniz sizin en büyük ilgi alanlarınız ve muhtemelen en büyük yeteneklerinizin gizlendiği yerlerdir. Bu hazinelerinizin açığa çıkabilmesi için şikayet etmeyi bırakarak sorumluluk almaya ihtiyacınız var.

Yaratıcı kaslarınızı güçlendirmek konusunda kendinizi disipline etmek isterseniz sabah sayfaları pratiğine başlamanızı öneririm. Oldukça basit ve etkili bir uygulamadır. Her sabah uyanır uyanmaz ilk iş 3 sayfa beyaz kağıda aklınızda o anda ne varsa yazın. Bunlar mantıklı cümleler olmayacak, birbiri ile bağlantısız ve hatta tutarsız cümleler olabilir. Bırakın zihninizde ne varsa ellerinizden kağıda dökülsün. Amacımız anlamlı bir yazı yazmak değil zihnimizi boşaltmak. Ben buna zihnimin tuvalete çıkması diyorum ve bu pratiği yaptığım her sabah güne tazecik bir zihinle başlıyorum.

Yaratıcılığınızı geliştirmek konusunda daha sıkı bir pratik isterseniz Sanatçının Yolu isimli kitabı öneririm. Türkçe çevirisinin çok iyi olmadığını duymuştum, mümkünse orijinal dili olan İngilizce versiyonundan okuyun.

Beni daha yakından tanımak, atölye ve derslerime katılmak için www.digdemgirici.com websitemi ziyaret edebilir veya beni @digdemgirici Instagram hesabımdan takip edebilirsiniz. Ücretsiz haftalık ilham e-mail grubuma katılarak benden her hafta 1 kez ilham dolu bir e-posta almak isterseniz lütfen giricidigdem@gmail.com adresime mesaj atın.

İlginizi çekebilir: 2021’e hazırlanırken 10 altın bilgi: 9- Değişimle nasıl uyumlanırsınız?

Diğdem Girici: İnanıyorum ki doğru bilgiye ulaşabilen ve bu bilgiyi hayatında doğru şekilde kullanmayı öğrenen her insan hayal ettiği yaşamı yaratabilir. İşte bu yüzden yazıyorum, yaşamımı hafifleten bu muhteşem bilgiler daha çok insana ulaşabilsin ve daha çok insan yaşamdan keyif alabilsin diye. Sorularınız veya paylaşımlarınız için bana giricidigdem@gmail.com adresimden veya @digdemgiriciyoga Instagram hesabımdan ulaşabilirsiniz. Sevgiler.

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale