dummy

2021’de hayattan daha çok keyif almak mümkün mü?

“İçinde bir tutam delilik olmayan hayat, eksik bir hayattır.”
Paulo Coelho

dummydummy

Şu an yeni demlenmiş kahvem hemen yanı başımda. Çok sevdiğim bir şarkının akışına kedimi bıraktım. Önümde yazılmayı bekleyen bir sürü kelime var. Nereye gideceğim belli değil… İşte buradayım, bu anda. Dünyada belki de bana en çok keyif veren anlardan birini yaşamaktayım. Kahvem, müziğim ve sizlere ulaşacağını bildiğim kelimelerim. Önümde açılmış olan bembeyaz sayfa. Belki yirmi yıl öncesinden belki dünden bahsedeceğim. Belki yarın için kurduğum hayalleri, korkularımı, endişelerimi olamadıklarımı anlatacağım. Ama yine de bu keyif… Bu an o kadar anlatılamaz ki benim için… Odayı saran bu kahve kokusu. Dışarıdan gelen mis gibi kış esintisi…

Bugün sizinle keyif konusuna daha yakından bakalım istiyorum. Keyif bize kocaman bir kelime gibi gözüküyor çoğu zaman. Çok zahmetli geliyor kulağa. Hayattan keyif almak bazılarımız için çok klişe bir kavram belki de. Herkese inat bugün bu yazımda sizinle keyif çatalım istiyorum. Keyif üzerine biraz daha düşünelim.

İlk sorum şu: Peki keyif bu kadar zahmetli mi? Yani bizler bir günü düşündüğümüzde, normal bir günümüzü gözden geçirdiğimizde ne kadar keyif alıyoruz? Örneğin sabah uyandığımızda bu güzel evde, sağlıklı uyanmaktan ne kadar keyif duyuyoruz? Sabah ritüelimiz var ise, örneğin kısa bir yürüyüş yapmak, örneğin duş almak, örneğin çocuklarımıza sarılmak, bunu her sabah yapmış olsak da bir sabah daha yapabilmekten ne kadar keyif alıyoruz?

Bir başka soru daha bizler için gelsin o zaman, her akşam yattığımız yatağımıza bir akşam daha sağlıklı yatabiliyor olmaktan ve o sevdiğimiz insana sarılabilmekten veya o merak ettiğimiz kitabımıza devam edebilmekten ne kadar keyif alıyoruz? Bize nasıl olsa defalarca bahşedilmiş olan (!) kahve içmek eylemimizde, bir kez daha, bir gün daha aynı pencerenin önünde, aynı güzel manzaraya bakabilmekten ve sıcacık kahvemizden bir yudum daha içmek eylemimizden ne kadar keyif alabiliyoruz?

Sorularımız tabii ki bu kadarla bitmiyor, sadece kendi kendimize yürüyebilmekten ve dünya üzerinde bu eylemi tek başımıza gerçekleştirebilen şanslı kişilerden olmaktan ne kadar keyif alıyoruz? O nasıl olsa bizi bekleyen rutin olaylar, elimizden alınacak olsa hayatımızdaki keyif ve mutluluk değişir miydi? Örneğin bir sabah uyanıp da kendi kendimize yataktan doğrulamaz halde olduğumuzu görseydik, yine o bize keyif vermeyen rutinlerimizden böyle keyifsiz bahseder miydik? Bir sabah uyandığımızda o her sabah nasıl olsa bizi bekleyen sevdiğimiz kişi yanımızda olmasaydı, yine bir sabah daha birlikteyiz diye düşünerek bıkkınlıkla iç geçirir miydik? Yoksa o anın keyfini sanki ilk günmüş gibi yaşamaya almaya odaklanır mıydık? O zaman, bugün rutin dediklerimiz artık keyif alıp almadığımızı bile düşünemediğimiz bu anlar bu kişiler bu olaylar kısacası hayatımız bize biraz olsun keyif ve mutluluk verebilir miydi?

Keyif ve mutluluk ilişkisini, sevgili Bertrand Russell, Mutlu Olma Sanatı ile şöyle açıklanıyor:

Birisinin keyifli olup olmadığını anlamanın belki de en iyi yolu, sofra başındaki davranışlarını incelemektir. Yemek yemeyi can sıkıcı bir iş olarak görenler vardır; yemek ne kadar güzel olursa olsun, bunların ilgisini çekmez. Bunlar hemen hemen her masaya oturuşlarında mükemmel yemeklerle karşılaşmışlardır. Yiyeceksiz kalmanın, yani açlığın nasıl bir şey olduğunu bilmezler; yemeğe, içinde yaşadıkları toplumdaki modaya uygun olarak hazırlanması gereken, sıradan bir olay gözüyle bakarlar. Onlar için, her şey gibi yemek de yorucu ve bıktırıcıdır, ama yemekten daha az yorucu bir şey bulunmadığında, fazla yakınıp sızlanmanın yararı yoktur. Bir de görev duygusuyla yemek yiyen hastalar vardır; doktor, güçlü olabilmeleri için biraz beslemeleri gerektiğini söylemiştir. Sonra ağzının tadını bilen, iyi yemek düşkünleri gelir; bunlar yemeğe iştahla başlar, ama gereğince pişirilmemiş olduğunu görürler. Bir de oburlar vardır ki, yemeğe saldırırlar, çok fazla yerler, fazla kilo alır, nefes darlığı çekerler.

Sonuncu olarak, uygun bir iştahla yemeye başlayan, yemekleri seven, yeterince yiyen ve tam zamanında sofradan kalkanlar vardır. Besinler karşısındaki bu tutumlar, dünyanın öbür nimetleri karşısındaki davranışları andırır. Mutlu kişi bu örneklerden sonuncusudur. Açlığın besinle ilgisi neyse, hoşnutluğun yaşamla ilgisi odur.

Mutlu olmak ve mutlu kalmak aslında dışarıdan bir güç tarafından kalbimize zerk edilebilecek bir hediye değildir. Mutlu olmak ve mutlu kalabilmeyi bilmek hayattan aldığımız keyifle ilintili… Keyif ise belki de çok uzakta aramaya gerek olmayan, hatta her anımıza daha yakından, daha fazla minnetle, daha fazla aşkla baktığımızca kolayca bulabileceğimiz bir olgu…

Şimdi son sorumuz, eğer keyif almak veya keyfi bulabilmek (!) bu kadar basitse, bu kadar fazla seçenek önümüze zaten serilmişse, daha fazla mutlu olmak ve hatta mutlu kalmak mümkün mü?

İlginizi çekebilir: Hayatı yorumlamak: Zor, daha zor, daha da zor!

Pınar Özeken (Ulus): 2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü ile Kimya bölümlerini bitirdi. Aynı üniversitede Biyomedikal Mühendisliği ve İspanya Pompeu Fabra üniversitesinde master derecelerini aldı. Özellikle 2011’den bu yana moda ile ilgili çalışmalara ağırlık verdi ve hala moda üzerine yazı dizileri, farklı moda kaynaklarında yayınlanmaktadır. Yoga eğitmeni olma yolunda ilerleyen Pınar, bir Arjantin Tango aşığı. Gerçek tutkularından bir diğeri ise seyahat etmek."Dünya üzerinde ayak basılmadık toprak kalmasın" mottosu ile dünyayı dolaşmaya devam ediyor.

Stressiz yolculuk hazırlığı: Tatil valizinde mutlaka olması gerekenler

Tatil zamanı geldiğinde içimizin coşkusu tavan yapsa da birçoğumuz bu heyecanı baskılayacak bir stresle karşılaşabiliyoruz: O da valiz hazırlama! Kimini hiç strese sokmayan, son gece şipşak hazırlanan tatil valizi, kimileri için günler öncesinden kaygı verici bir hadiseye dönüşebiliyor. “Ne lazım olur acaba” düşüncesiyle fazlaca eşya doldurmak ve hiçbirine tam anlamıyla ihtiyaç duymamak aslında oldukça zorlayıcı bir konu. Oysa anahtar, fazlalıklardan kurtulup gerçekten işe yarayan, hayatı kolaylaştıran ürünleri seçmekte…



Seyahat için gerekli belgeler

Kimlik, ehliyet, yurtdışına seyahat ediyorsanız pasaport, varsa seyahat sağlık sigortası belgeleri, biletler, kısacası yolculuk için gerekli tüm kağıtları ilk iş hazırlayın. Havaalanında sıkıntı yaşamamak veya kimlik/ehliyet gerekli olan yerlerde paniğe kapılmamak için tüm gerekli belgeleri bir yerde toplu tutun. Cüzdanınızı, banka ve kredi kartlarınızı da unutmayın. Bunları herkes bilir diyebilirsiniz ama işler biraz karıştığında canınızın sıkılmaması için biz de ilk madde olarak eklemek istedik.

Yolculuk konforunu artıran eşyalar

Tatil sadece varış noktasıyla değil, yolculukla da başlar… Uzun yola çıkıyorsanız ya da seyahatiniz boyunca konforunuzdan ödün vermek istemiyorsanız boyun yastığı, yolda uyumayı seviyorsanız göz bandı, yol tutuyorsa mide bulantısını önleyecek bir ilaç mutlaka yanınızda bulunmalı. Yolda telefonunuzdan ya da tabletinizden bir şeyler izlemeyi seviyorsanız yanınıza telefon tutuculardan da alabilirsiniz. Ancak hatırlatmaya gerek yok ama biz yine de söyleyelim, şoför sizseniz bu maddeyi es geçebilirsiniz.

Uygun kıyafet, ayakkabı ve aksesuarlar

Tatil boyunca muhtemelen sadece birkaç kere giyeceğiniz veya hiç giymeyeceğiniz kıyafetleri valizinize koymayın. Bunu kolayca yapmak için öncelikle gideceğiniz yerin hava durumunu ve çevresel şartlarını önceden öğrenin. Ardından tatil programınıza bakarak neler giyeceğinizi tek tek tespit edin. Kombinlerinizi önceden yapmak size tatilde de hız ve kolaylık sağlar.

Güneş koruyucuları

Yaz tatilinde en fazla dikkat edilmesi gerekenler konulardan biri de güneş ışınları. Güneşe kendinizi tamamen teslim etmeden önce mutlaka önlemlerinizi alın. Bir yaz tatili valizinin içerisinde mutlaka olması gereken şey, yüksek koruyucu özelliği olan bir güneş kremi. Ve tabii ki şapka ve güneş gözlüğü.

Kişisel bakım ürünleri

Bakım rutininizi sürdürmek, tatilde daha iyi hissetmenizi sağlar. Diş fırçası, diş macunu, şampuan, sabun, vücut losyonu, parfüm, deodorant, ağız suyu, tarak, ped, lif, tırnak makası, cımbız, tıraş-ağda malzemeleri gibi temel hijyen malzemelerini yanınıza almayı unutmayın. Ve tabii ki Yeni Dyson Supersonic r™ Saç Kurutma Makinesi’ni. Tatilde saçlarınızın kabarmasına, nemden ağırlaşmasına ya da oteldeki yetersiz makineyle uğraşmanıza hiç gerek yok.

Dyson Supersonic r™ saç kurutma makinesi, Dyson’ın bugüne kadarki en güçlü ve en hafif saç kurutma makinesi olma özelliği taşıyor. Aynı zamanda, kuaförler için üretilen profesyonel bir saç kurutma makinesi. Yani profesyonel saç şekillendirmesini bu yaz valizinizde sizinle her yere götürebilirsiniz.



Bu yaz saçlarınız elektriklenmesin: Yaz ışıltısı evet, kabarıklık hayır

Yaz aylarında sıcak hava, nem ve hava değişiminden etkilenen saçların kabarmaya ve elektriklenmeye daha meyilli olduğu bir gerçek. Havayı kontrol altına alamazsınız, neyse ki saçlarınızı kontrol altına almak Dyson Supersonic r™ saç kurutma makinesi ile artık daha kolay

Daha pürüzsüz ve daha parlak bir görünüm için elektriklenmeyi %46’ya kadar azaltır*. Hem de aşırı ısı olmadan. Üstelik akıllı başlıkları, makinenize taktığınız anda en son kullandığınız ayarları hatırlayarak ısı ve hız ayarlarını otomatik yapar.

‘Hafiflik’ bu tatil hem valizinizde hem de saçlarınızda

Dyson Supersonic™ saç kurutma makinesinden yüzde 30 daha küçük, yüzde 20 daha hafif ve manevra kabiliyeti daha yüksek olan Dyson Supersonic r™ tatil valizinizde seyahat boy bir saç kurutma makinesi kadar yer kaplarken, elinize aldığınızda kuaför salonu hizmeti sunar. Üstelik aşırı ısı kaynaklı hasar olmadan! Yani, hafiflik bu yaz hem valizde hem de saçlarda.

Hızlı kurutma, daha pürüzsüz ve daha parlak sonuçlar sunan Dyson Supersonic r™ tatil valizinizin vazgeçilmezi olacak. Dahası, uzmanlıkla ayarlanan akıllı başlıklar da en iyi performans için yanınızda. 

Bu yaz tüm kombinlerinizde şıklığınızı tamamlayacak saçlar için tercihiniz profesyonellerin tercihi Dyson Supersonic r™ saç kurutma makinesi olmalı. Hemen tıklayın ve stressiz bir yolculuk için tatil valizinizde mutlaka olması gereken Dyson Supersonic r™ saç kurutma makinesini yakından keşfedin.

*Havayla kurutmaya kıyasla.

Bu yazı Dyson katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale
whatsapp