2021 yılına Küçük Prens’in gözünden bakalım mı?
Bu yazımın bir benzerini 2020 yılına girerken yazmıştım. O tarihten bu yana köprülerin altından çok sular aktı. Hepimizin hayatını yakından etkileyen pandemi girdi hayatımıza örneğin. Zaman kavramımızı yerle bir eden 2020 geldi geçti. Şu an çoğumuzda pandemi kaynaklı bir can sıkıntısı var. 2020 yılına girerken yazdığım bu yazımı belki can sıkıntımıza iyi gelir diye bir kez daha sizlerle paylaşmak istedim.
Bilirsiniz adettendir. Yeni bir yıla girerken geride bırakılan yılın muhasebesi yapılır, o yılla ilgili hedeflerin gerçekleşip gerçekleşmediği kontrol edilir. Ancak bu yeni yıl muhasebesi genelde rakamlarla ilintilidir. Diyelim yeni yıl hedefimiz kilo vermekse, senenin sonunda kendimize kaç kilo verdiğimizi sorarız. Ya da yeni yıl hedefimiz para biriktirmekse, senenin sonunda kendimize kaç para biriktirdiğimize dair bir soru yöneltiriz. Antoine de Saint-Exupéry’in yediden yetmişe herkesin sevgilisi olan ünlü kitabı Küçük Prens’te de dediği gibi büyükler rakamlarla çok ilgilidirler. Örneğin “Onlara yeni tanıştığınız bir arkadaştan bahsetseniz, asla en önemli soruları sormazlar. Size arkadaşınızın sesinin nasıl olduğunu, hangi oyunları tercih ettiğini ya da kelebek koleksiyonu yapıp yapmadığını hiçbir zaman sormazlar. ‘Kaç yaşında? Kaç kardeşi var? Babası kaç lira kazanıyor?’ gibi şeyler sorarlar.” (Saint-Exupéry,1943).
Evet, biz yetişkinler kafayı rakamlara takmış durumdayız. Yeni tanıştığımız birinin maaşını merak ederiz de en çok hangi rengi sevdiğini sormak aklımıza gelmez. Ya da en yakın arkadaşımızın yeni aldığı arabanın fiyatının ne olduğunu öğrenmek isterken, ona en büyük hayalinin ne olduğunu bugüne kadar hiç sormadığımızı fark etmeyiz.
Gelin, biz bu sefer Küçük Prens’in izinden gidip rakamları bir kenara bırakalım ve yeni yılın muhasebesini şu sorularla yapalım.
Bu sene sevgini rahat ifade ettin mi?
Sevdiklerine bol bol sarıldın mı?
Kendine en yakın arkadaşına davrandığın gibi iyi davrandın mı?
Hayallerini gerçekleştirmek için harekete geçtin mi?
Ay’ın evrelerine dikkat ettin mi?
Güneşin doğuşunu ve batışını seyrettin mi?
Kendini denizin kollarına bıraktın mı?
Rüzgarı yüzünde hissettin mi?
Başını göğe kaldırıp bulutlara baktın mı?
İlkbaharda tomurcuklanan ağaçları görüp sevindin mi?
Hayata karşı meraklı olup yeni bir şeyler öğrendin mi?
Kendini sevdin mi?
En sevdiğin çiçeği kokladın mı?
Varlığınla başka insanlara mutluluk verdin mi?
Kendin başta olmak üzere seni incitenleri affettin mi?
Sevdiğin müziği sonuna kadar açıp dans ettin mi?
Kendini tanımak için kendine bir adım attın mı?
Kendine bir bebeğe bakarcasına iyi baktın mı?
İyilik yaptın mı?
Ama en önemlisi sevdin ve sevildin mi?
Hepimize içimizdeki çocuğu koruyarak olgunlaştığımız, sevgi dolu yeni bir yıl diliyorum. Bu arada 2022 yılını “Öz Sevgi Yılı” ilan ettim. Gelin kendimize verdiğimiz sevgi dışarı taşsın, halka halka yayılıp dünyanın daha güzel bir yer haline gelmesine yardımcı olsun. Evet, 2022 yılı “Öz Sevgi Yılı.”
Hashtag’imiz #özsevgiyılı. Her hafta @ranakutvan kullanıcı isimli Instagram hesabımdan bu konuyla ilgili psikoloji ödevleri paylaşıyorum. Hadi hep beraber kendimizi sevmeye ve dünyayı güzelleştirmeye. Bu arada sizlere bir eğitim haberim var. Zoom üzerinden birebir görüşmeler şeklinde ilerleyen üç haftalık “Öz Sevgi” eğitimimle ilgileniyorsanız bilgi için rsolaker@gmail adresine yazabilirsiniz.
Bu yazının tüm hakları Rana Kutvan’a ve Uplifers’a aittir. İzinsiz ve uygun şekilde referans verilmeksizin kopyalanması, çoğaltılması ve başka mecralarda paylaşılması kesinlikle yasaktır.
Kaynaklar:
Saint-Exupéry, A. Woods, K., & Harcourt, Brace & World,. (1943). The little prince.
İlginizi çekebilir: Bir dayanıklılığı artırma yöntemi olarak psikolojik öz bakım