X

2021 Wellness trendleri: Spor, fitness, egzersiz ve beslenme konularında öne çıkan başlıklar

İyi yaşam denildiğinde akla ilk gelen konular hiç şüphesiz spor ve sağlıklı beslenme. 2020 yılına dair hatırlayacağımız, en çok akıllarda kalacak iyi yaşam alışkanlıklarından biri hiç şüphesiz ‘evde spor’ oldu. Yaşam alışkanlıklarımızın değişmesiyle birlikte yeni formlarda hayatımıza giren spor ve egzersiz rutinleri, spor salonlarının ve stüdyoların evlerimize taşınmasına sebep olurken, online derslere ve evde kullanılabilecek, portatif ve ihtiyaçlara cevap verebilen spor ekipmanlarına duyulan talep de hızlı bir artış gösterdi. Tabii sadece ‘nasıl’ spor yaptığımız değil, ‘neden’ spor yaptığımız da paradigma değişikliğine uğradı. Geçmişte güçlenmek ve daha fit bir görünüme sahip olmak için yaptığımız spor ve egzersizler, artık stresi azaltmak, hem bedenen hem de duygusal olarak daha iyi hissetmek için var! Beslenme konusundaysa hepimizin odağı bir anda bağışıklık sistemine çevrildi. Bağışıklık sistemini destekleyecek beslenme alışkanlıkları, evde yemek pişirmek, süper besinler ve mikro besin öğeleri önümüzdeki dönemin en popüler 2021 wellness trendleri arasındaki yerini korumaya devam edecek gibi görünüyor. Gelin bu trendleri yakından inceleyelim…

Spor, fitness ve egzersiz trendleri

Online egzersiz stüdyoları

Karantina kısıtlamaları nedeniyle spor salonlarının ve stüdyoların kapatılması sonrası pek çok stüdyo ve spor salonu fitnesstan yogaya, pilatesten yürüyüşe tüm derslerini, ücretsiz olarak ya da indirimli fiyatlarla online platformlara taşıdı. 2021 yılında ve sonrasında da evde spor ve egzersizle ilgili online uygulamaların sayısında bir patlama yaşanacağı ön görülüyor.

Youtube, TikTok, Instagram gibi dünyanın her yerinden milyonlarca insanın kullandığı video içerik platformlarının yanı sıra ‘online egzersiz stüdyosu’ olarak adlandırılan mobil uygulamaların sayısında da önemli bir artış yaşanıyor. Online ortama taşınan bu egzersiz stüdyolarında dilediğiniz zaman ve dilediğiniz yerde egzersiz tercihinize, performans seviyenize ve ihtiyaçlarınıza göre hazırlanmış grup derslerine katılabileceğiniz gibi, personal trainer’lardan ya da fitness, yoga ve pilates eğitmenlerinden bire bir ders ve danışmanlık almanız çok daha kolay ve erişilebilir hale gelecek.

Egzersiz rutininin zamandan ve mekandan bağımsız hale gelmesi, öğle aralarında ya da 10-15 dakikalık kısa zaman dilimlerinde de spor yapabilmenize olanak verdiği için yeni dönemde online derslerin ve egzersiz videolarının daha kısa ancak yoğun antrenmanlardan oluşması bekleniyor.

İlginizi çekebilir: Evde uygulayabileceğiniz en etkili egzersiz hareketleri

Açık havada spor ve hareket

Spor salonları ve stüdyolar evlerimize taşınmış olsa da, açık havaya ve doğaya olan özlemimiz yeni dönemde açık hava sporlarını daha fazla tercih etmemize neden olacak. Koşu, yürüyüş, bisiklet gibi açık hava sporlarına duyulan ilginin 2021 itibariyle artış göstermesi bekleniyor. Parklarda, bahçelerde ya da ormanlık alanlarda; sosyal mesafeyi koruyarak düzenlenen açık havada spor etkinliklerini, koşu ve antrenman gruplarını önümüzdeki dönemde daha fazla göreceğiz.

İlginizi çekebilir: Açık havada spor yapmanın faydaları ve egzersiz önerileri

Stüdyo ve spor salonu ekipmanları evlerimizde

Bir zamanların eve koşu bandı ya da kondisyon bisikleti alma trendi yeniden canlanıyor! 2020 yılında karantinanın başlamasıyla birlikte herkesin en çok satın aldığı şeylerin başında mat, ağırlık, fitness bandı, pilates topu gibi egzersiz aletleri yer alıyor. Küçük ekipmanların yanı sıra koşu bantları, kondisyon bisikletleri hatta reformer pilates aletleri bile satın alınmaya ve evlerdeki yerini almaya başladı. Yeni dönemde evde egzersizi kolaylaştırmak adına öne çıkan iki özellik tüm bu spor ekipmanlarının çok daha uygun fiyatlı hale gelmesi ve dijital geliştirmelerle işlevlerinin daha da iyi hale getirilmesi olacak. Akıllı saatinizle konuşabilen, egzersiz rutininizi takip eden ve gelişiminizi ölçümleyen, güncel datanıza uygun egzersiz ve fitness önerileri sunan spor ekipmanlarının önümüzdeki dönemde çok daha erişilebilir hale geleceği öngörülüyor.

İlginizi çekebilir: Evde spor yapmayı zevkli hale getirecek ekipmanlar ve kıyafetler

Zihin ve bedeni aynı anda destekleyebilen egzersizler

Sporda ‘No pain, no gain!’ (acı olmadan kazanım olmaz’) dönemi yerini ‘rahatlamak, tazelenmek ve yenilenmek için spor’ trendine bırakıyor. İçinden geçtiğimiz zorlu dönemde egzersiz yapma amacımız sınırlarımızı zorlamaktan ziyade zihnimizi ve bedenimizi rahatlatmak olarak şekil ve form değiştiriyor. Spor ve egzersizle olan ilişkimizi bambaşka bir boyuta taşıyacak bu dönemde hem zihni hem de bedeni rahatlatan, bedensel olduğu kadar duygusal ihtiyaçlara da cevap veren egzersiz türlerine olan talep artacak gibi görünüyor. Nefes egzersizlerini temeline alan, meditasyona yönelik uygulamalar içeren, hem zihinsel hem de bedensel rahatlamayı destekleyen Yoga pratiklerini önümüzdeki dönemde daha fazla göreceğiz.

İlginizi çekebilir: Vücudunuzla gerçek bir iletişim kurmak için: Yoga

Beslenme ve diyet trendleri

Adaptojenler

Stresin hayatımızın çok daha merkezinde yer aldığı şu dönemde, hepimiz gerginliğimizi azaltmanın, rahatlamanın ve işimize odaklanabilmenin doğal yollarını arıyoruz. Besinlerden, doğal yollarla elde edilip besin takviyesi olarak satılan ginseng gibi takviye gıdalar günlük yaşama daha kolay adapte olmamızı sağladıkları için adaptojen olarak adlandırılıyor ve adaptojenler zaten son yılların popüler wellness trendleri arasındaydı. Morsalkım olarak da adlandırılan ‘ashwagandha’ ya da çeşitli mantar türleri besin maddelerinin içinde en çok kullanılan adaptojenlerin başında geliyor. Önümüzdeki dönemdeyse bu besin takviyeleri bizi bitki çaylarından sıcak çikolata karışımlarına, yüz kremlerinden kahvaltılık gevreklere pek çok sağlıklı yaşam ürününün içinde bekliyor olacak.

‘Neredeyse hazır’ yemek kitleri

Pandemiyle birlikte hem kısıtlamalar sebebiyle restoranların kapatılması hem de çoğu insanın hijyenik olmayacağı düşüncesiyle dışarıdan yemek siparişi vermeyi tercih etmemesi sonucunda evde yemek pişirmek tercihten çok bir ihtiyaç haline geldi. Ancak yemek pişirmek zaman ve efor isteyen bir iş olduğu için çoğumuz mutfaktaki işimizi kolaylaştıracak çözüm arayışları içindeyiz. Önümüzdeki dönemin beslenme trendleri arasında evde yemek pişirmek popülaritesini koruyacak olsa da, yemek pişirmenin kolay yolu olan ‘Meal Prep’, yani malzemeleri önden hazır hale getirmek de artık bizim işimiz olmaktan çıkıyor. Yemek yapmaktan yorulan ve sıkılanlar için gelecek dönemin öne çıkan beslenme trendi ‘neredeyse hazır’ yemek kitleri olacak. Önceden hazırlanmış tüm malzemelerin bir arada bulunduğu bu kitler yardımıyla yemek pişirme sürenizi kısaltmanın yanı sıra hazırlık aşamasında mutfağınızın kirlenmesi derdinden de kurtulmuş olacaksınız.

Mikro besinlerle zenginleştirilmiş maden suları  

Kola, meyve suyu gibi meşrubatların tüketiminde son 5 yıldır gözle görülür bir düşüş söz konusuyken, maden suyu bu meşrubatların yerini alan içecek oldu. Maden sularının içecek endüstrisindeki bu yükselişiyle birlikte üreticiler de daha sağlıklı ve vücut için faydalı formlarda maden suyu üretmeye yöneldi. Önümüzdeki günlerde maden sularının içinde vitaminler, adaptojenler ve probiyotikler görmeye hazır olun.

Fonksiyonel ve vücut için faydalı besin öğelerinin bulunduğu besin takviyelerinin yükselişiyle birlikte enerji yükseltme, bağışıklık güçlendirme, stresi azaltarak rahatlatma gibi spesifik ihtiyaçlara yönelik mikro besin öğelerine olan talep de yükseldi. Mineral yönünden zengin ve vücuda su desteği sağlayacak besin öğelerince zenginleştirilmiş maden sularını, çok yakın bir zamanda market raflarında görebilirsiniz.

PEA ve postbiyotikler

Bu dönemde takviye gıdalar, süper besinler ya da besin takviyesi denildiğinde aklımıza ilk gelen şeyin bağışıklık sistemi olması hiçbirimiz için şaşırtıcı değil. Bu anlamda probiyotikler, vitaminler, mineraller, antioksidanlar gibi besin takviyelerinin yanına yeni dönemde PEA ve postbiyotikler eklenecek. Yakın zamanda adını daha da fazla duyacağımız almitoylethanolamide molekülü, kısaca PEA olarak adlandırılan, vücutta üretilen endojen bir yağ asidi amidi ve soğuk algınlığı, grip, nezle gibi viral enfeksiyonların önlenmesi konusunda son derece etkili olduğu araştırmalarca kanıtlanmış.

Bağışıklık sistemini destekleme konusunda öne çıkan bir başka içerik de postbiyotikler olacak.  Postbiyotikler aslında, bağırsaklarımızda bulunan dost bakteriler olarak adlandırılan probiyotiklerin, besinleri olan prebiyotikleri kullandıktan sonra açığa çıkardıkları atık maddelere verilen isim. Uzmanlar, postbiyotiklerin metabolizma fazlası olmasının yararlı olmadıkları anlamına gelmediğini, aksine bağışıklık sistemine sayısız faydası olduğunu söylüyor. Fermente gıdalar olan kefir, yoğurt, kimçi, turşu gibi gıdalarda bolca bulunan postbiyotikler gelecek dönem wellness dünyasının aranan isimleri arasında olacak.  

2021 yılının öne çıkan spor, egzersiz, fitness ve beslenme trendlerinin yanı sıra 2021 yılı ve sonrasında wellness dünyasında en çok konuşulacak ruh-zihin-beden sağlığı konusunda öne çıkan başlıkları da buradan inceleyebilirsiniz. 

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale