X

2016 giderken: Tutkunuzu keşfedin ve hep hareket edin

Sanırım 2016 pek çoğumuzun hatırlamak istemeyeceği ortak anılarla dolu bir yıl oldu. Ama minicik de olsa bir ışık sızıyor bazen bir yerlerden, değil mi? Maharet onu görmekte, duyabilmekte. “Ben buradayım, haydi arala perdeyi ve aydınlat hayatını” diyor bir ses. “Kımılda, ayaklan, sarıl bir şeylere, yılma, bırakma…Yaparsın sen istedin mi, yapmıştın ya hani geçen sefer de…”

Yeni yıla girerken muhasebe kaçınılmaz oluyor ya hani. Dönüp, kendime bakıyorum, bu seneki koşu karneme; sınıfta kaldığım görülüyor kolayca. Eskisi kadar antrenman yapamıyorum. Sebep bol ama bahaneye yaslanmak yok. Zorluyorum yine de, haftada 3 olamıyorsa, 1 oluyor. Kaç kere dedim ki kendi kendime “ben artık yazmayayım bir şey, kimseyi kandırmayayım.” Sonra durdum ve düşündüm; kandırmıyordum ki, ‘koşuyor’muş gibi yapmıyor, ne yaşadıysam onu yazıyordum ve devam etmeliydim. Toz pembe değil her zaman, her şey, araya giriyor griler ve o grilerin nasıl uzaklaştırılacağını da paylaşmak lazım. Planların birbirini tutmadığı, evdeki hesabın parkura uymadığı zamanlarda neler olduğunu anlatmak lazım… Bazen morali bozuluyor haliyle insanın. ‘Madem ki layığıyla yapamıyorum, o zaman bırakayım, başka uğraş mı yok yapacak’ diye düşünüveriyor. Ta ki o çok sevdiği şeyi tekrar yapana kadar… Ne zaman ki parkura çıktım, aslında koşmayı ne kadar sevdiğimi, kopamayacağımı, devam etmem gerektiğini hatırladım. Yıllardır anlatmaya çalıştığım da buydu aslında; tutku duyulacak şeyi keşfetmek ve hep hareket etmek, ona doğru ilerlemek.

Geçtiğimiz hafta 4. kez gecenin bir vakti Çekmeköy Ormanı’nda Uzun Etap tarafından düzenlenen Longest Night Run or Ride’da 22 km koşarken buldum kendimi. Böyle bir çamur -ne çamuru canım balçık- görmedim daha önce. Batıyorsun, çıkamıyorsun, ayağını çekiyorsun, altında zamk var sanıyorsun. Hava 3 derece filan… Her şeye rağmen güzel ama… Hele o koşarken “manyak mıyım ben” hissi yok mu :)) O his her seferinde bile bile yine beni o çamurun, gecenin, soğuğun ortasına iten. Biliyorum ki bitince çok iyi hissedeceğim kendimi, ertesi gün “iyi ki gitmişim” diyeceğim.

Karnem zayıf diye düşünürken bir yandan da bu sene iyi ki gitmişim dediğim koşuları/yarışları aklımdan geçirdim de hiç fena sayılmaz aslında tablo:

  • Runatolia Maratonu
  • İznik Ultra Maratonu
  • Bozcaada Yarı Maratonu
  • Longest Day Run With The Sun
  • Runfire Ultra Maratonu / 4G
  • Likya Yolu Ultra Maratonu / 6G
  • Dalyan Caretta Run
  • Kapadokya Ultra Maratonu
  • İstanbul Maratonu
  • Longest Night Run or Ride

Unuttuklarım da var sanki, az biraz. Fena değilmişim aslında 🙂 Aferin bana.

2017’de sayıyı artırmak hedefim ve kendime daha fazla zaman ayırmak.

Herkese mutlu yıllar şimdiden. Aman muhasebe sırasında haksızlık yapmayın, iyi davranın kendinize… Bir de içinizdeki sesi dinlemeyi unutmayın.

Kıvanç Ergun: Kıvanç Ergun bugün bisikletin tepesinde, yarın ormanda çamurun içinde… Harekete, iyilik peşinde koşmaya doyamıyor, başkalarına çılgınca gelen şeyleri yapmaktan inanılmaz keyif alıyor. İflah olmaz bir spor tutkunu olan Kıvanç, ‘yükseklerde’ yaşamanın, hayattan keyif almanın yolunu sporda bulmuş ve her gün yeni alanlara kayıp, kendini bilinmezlerde kaybetmekten hiç ama hiç çekinmiyor. Yaşını başını almış ama adrenalin söz konusu olunca kendini alamıyor, aktiviteye dalıyor. 2013 İstanbul Maratonu’nda ilk maratonunu (42 km), 2014'te Frig Vadileri'nde ilk Ultra Maraton’unu (60 km) koştu. Ulaşım aracı olarak bisikleti kullanıyor ve bisiklet kullananların sayısını kültürel gelişmeyle eşdeğer tutuyor. Yazdığı yazılarda sınırları nasıl zorladığından, deneyimlerinden bahsederken, bir yandan da hareket etmemek için yaratılan bahaneleri çürütmekten büyük keyif alıyor. Yardımseverlik koşusunun Türkiye'de tanınmasını sağlayan Adım Adım Yardımseverlik Platformu'nda Marka ve İletişim Koçluğu görevini yürütürken, aynı zamanda TOG'un AA içindeki STK Sorumlusu ve gönüllü koşucusu olarak da devam ediyor yaşamına... Fotoğraf konusunda fena değildir, takip etmek isterseniz: instagram/kiverg

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale