Çocuğunuza erken yaşta kitap sevgisi aşılamaya başlarsanız onun duygusal gelişimine ve hayal gücüne fazlasıyla katkıda bulunabilirsiniz. Çocuğunuza kitap sevgisi ve kitap okuma alışkanlığı kazandırmak için doğru kitapları seçerek ilk adımı atabilirsiniz. 2-6 yaş arası dönemde yer alan çocuğunuza empati kurmayı, duyguları tanımayı ve hayatı anlamlandırmayı öğretebilecek dokunaklı kitaplar arasından tercih yapabilirsiniz. Bu yazımızda, minik kalplere dokunan ve ebeveynlerin gönül rahatlığıyla tercih edebileceği duygu yüklü beş tane çocuk kitabını sizler için kaleme aldık.
Kimse Bakmazken Duygular Ne Yapar?
Aleksandra Zajac tarafından resimlendirilmiş ve Tina Oziewicz tarafından da kaleme alınmış olan ‘’Kimse Bakmazken Duygular Ne Yapar?’’, dünyanın her köşesinden bir şey taşıyan minimalist çizimleriyle dikkat çekiyor. Bu kitapta meraktan sevgiye kadar pek çok duygunun ne olduğu çocukların anlayacağı dilden açıklanıyor. Örneğin, neşenin trambolinde zıpladığı ifade edilirken memnuniyetin de bir fincan çay ile rahat bir koltuğa yayıldığı anlatılıyor. Kitapta her duygu canlı bir varlıkmış gibi ele alınarak insanların yaptığı eylemlere uyarlanıyor. Küçük yaştaki çocuklar genellikle mutluluk ve üzüntü gibi en temel duygulara hakim olsa da kitapta sabır ve yalnızlık gibi çocukların deneyimlemesi daha kompleks olan duygulara da yer veriliyor. Bu sayede, erken çocukluk döneminde bulunan çocuklar hem açıklanması basit olan hem de karmaşık olarak nitelendirilen duyguları etkili bir şekilde öğrenebiliyorlar. Kitapta duyguları tanımlayan kısa cümlelerin çizimleri de bulunduğu için çocukların hem soyut hem de somut anlayışına hitap ediliyor.
Gergedanlar Krep Yemez
Anna Kemp tarafından yazılmış ve Sara Ogilvie tarafından da resimlendirilmiş olan ‘’Gergedanlar Krep Yemez’’, küçük bir kız çocuğuyla mor bir gergedanın arasındaki ilişki üzerinden çocuk-ebeveyn iletişim kanalına odaklanıyor. Bu kitap temelde bir çocuk kitabı olsa da ebeveynlere de çok önemli bir ders veriyor. Kitapta çocuklarını yeteri kadar dinlemeyen bir anne ve bir baba figürü bulunuyor. Kitap, ebeveynlerin fiziksel varlığının çocuklar için tek başına yeterli olmadığını tatlı bir hikayeyle açıklıyor. Bu kitap sayesinde çocuklarla iletişim kurmanın ve onların duygusal ihtiyaçlarını anlamanın önemi net bir şekilde fark ediliyor.
Paylaşmayı Bilmeyen Ejderha
Nicola Kinnear tarafından kaleme alınmış ve resimlendirilmiş olan ‘’Paylaşmayı Bilmeyen Ejderha’’, paylaşmanın önemini Rubi isimli bir ejderhanın günlük hayatını anlatarak vurguluyor. Rubi, hazinesini diğer hayvanlarla asla paylaşmayan ve her zaman Ejderha Kural Kitabı’ndaki kurallara uyan bir ejderha olarak karşımıza çıkıyor. Ejderha Kural Kitabı’nda ejderhaların her zaman korkutucu olmasından bir sürü hazine toplamasına kadar pek çok kural yer alıyor. Bu kurallar, başta kurbağa gibi küçük canlılar olmak üzere Rubi’nin yaşadığı yerdeki tüm canlıları fazlasıyla korkutuyor. Bir gün her hayvanın hayatını olumsuz etkileyen bu kurallar kitabı kayboluyor ve Rubi’nin hayatı kökten değişiyor. Kitapta yer alan bu değişiklik, çocuklara dolaylı yoldan dostluğun anlamını öğretirken direkt olarak da paylaşmanın ne kadar güzel bir şey olduğunu açıklıyor. Paylaşmayı Bilmeyen Ejderha, pek çok renge ev sahipliği yapan sayfaları ve sürükleyici hikayesi sayesinde çocuklar için paylaşma odaklı güzel bir rehber oluyor.
Ağlamak Güzeldir
Glenn Ringtved tarafından yazılmış ve Charlotte Pardi tarafından da resimlendirilmiş olan “Ağlamak Güzeldir”“, yukarıda anlattığımız üç kitaba göre biraz daha karanlık bir yapıya sahip. Korku veya öfke gibi çeşitli duygular mutluluk ve merak gibi duygulara göre daha karanlık. Bu tarz karanlık duyguları çocuklara anlatmak çok önemli olsa da bu eylem için faydalı kaynaklar bulmak çok zor. Bu kitap ise çocukları karanlık duygularla tanıştırmak için fazlasıyla harika bir kaynak. Bu kitapta karanlık duyguların başına koyabileceğimiz ölümden bahsediliyor. Ölüm, kitapta sanki bir bireymiş gibi anlatılıyor. Bu kitap sayesinde çocuklara ölümün gerçekliği somut bir şekilde yansıtılıyor. Hem ebeveynlerin hem de çocukların bir miktar gözyaşı dökmesine yol açabilen bu kitap, yumuşak çizimleri sayesinde çocukların ölüme karşı çok büyük bir korku duymasını engelliyor. Ölümün insanlaştırılması da çocukların düşünce yapısına yardımcı olarak onların bu kavramı daha çabuk benimsemesini sağlıyor.
Önemli not: Kitabın kapak resmi, küçük çocuklar için rahatsız edici ve korkutucu olabilir. Bu nedenle 5-6 yaş grubundan küçük çocuklar için uygun olmayabilir, kitabı okumak isterseniz kapak resmini kaplamayı düşünebilirsiniz.
Neon Leon
Jane Clarke tarafından yazılmış ve Britta Teckentrup tarafından da resimlendirilmiş olan “Neon Leon”“, her sayfasındaki fosforlu renkler ile çocukları farklı bir boyuta götürüyor. Bu kitap, bukalemunlar hakkında ufak bilimsel bilgiler verirken canlı varlıklar arasındaki farklılıklardan bahsediyor. Kitapta diğer bukalemunlardan farklı olan neon renkli bir bukalemun baş karakter olarak karşımıza çıkıyor. Bu bukalemun, diğer bukalemunlar gibi renk değiştiremiyor ve uyum sağlayabileceği bir ev arayışına giriyor. Çocuklar da bu bukalemunun peşine takılarak fazlasıyla sürükleyici bir keşif macerasının içine dalıyorlar. Bu kitap sayesinde her bireyin birbirinden farklı olduğu fakat farklılıkların da bir noktada buluştuğu çocuklara çok güzel bir şekilde aktarılıyor. Bu sayede, çocuklar canlılar dünyasında çeşitliliğin olmazsa olmaz bir faktör olduğunu keşfedebiliyorlar.
İlginizi çekebilir: Sessiz kitaplar çocuklara nasıl fayda sağlıyor?