X

10 adımda travmalardan kurtulup özgürleşin

Hayatımız boyunca; sevdiklerimizin ölümü, işten çıkartılma, boşanma, aldatılma, ölümcül bir hastalığa yakalanma gibi psikolojik olarak da travma kabul edilen deneyimler yaşarız.

Bu deneyimler bizi temellerimizden sarsar, düzenimizi bozar. Sanki bir fırtına gelip her şeyi dağıtmak istemektedir ya da deprem oluyordur. Altımızdaki zemin kaydıkça bizim de dengemiz kayboluyor gibidir.

İlk tepkimiz direnmek, reddetmektir. ‘Hayır, bu deneyimi istemiyorum’ deriz. Kalbimiz hızla çarpar, nefesimiz durur. Aslında nefesimizi durduran bizizdir. Sanki nefesimizi durdurursak, deneyimi de durdurabiliriz sanırız. Hâlbuki öyle olmaz. Travma onu yaşamamız, onu görmemiz için karşımızda durur. Yaşanacaktır, başka çare yoktur.

Durum buyken; reddedip süreci uzatmak yerine, en iyisi böyle bir durumda ne yapacağımızı bilmektir.

1. Olana kabul verin

Ne olmuş olursa olsun olayı kabullenmemek aklen, bedenen ve ruhen sizi daha fazla sıkıntıya sokar. Konunun ciddiyetine bağlı olarak bu durum kronik hastalıklara bile yol açabilir. Bu sebeple yapılacak en iyi şey; derin ve sakin nefesler alıp ‘Tamam bu oldu, olduğunu kabul ediyorum’ demektir. Sadece bunu yapmanın bile sizi ne kadar rahatlattığını görün.

Olana kabul vermek sizi rahatlatacak ve travmanızdan kurtulmanıza yardımcı olacaktır.
2. Olayla olay olmayın

İnsan da evrendeki her şey gibi dengede olmak ve dengede kalmak ister.

Bir travma ise insanın varlığına, bilinçaltında (ego) yaşamına bir tehdit gibi algılanır. Egomuz olayı kendisinin ölümü olarak görür. Olayla varlığını özdeşleştirir. Çocukken babamızla sağlıklı bir bağımız olmadıysa ve bu bize acı verdiyse yaşımız büyüse de egomuz; ‘Bağlanmak eşittir acı, acı eşittir erkek. O zaman erkeklere bağlanmak acı’ gibi basit bir çıkarım yapıp bizi erkeklere bağlanmaktan, yani tekrar acı çekmekten korumaya çalışır. Aslında deneyimi sadece babamız ile yaşamışızdır. Ama ego aradaki ayrımı yapamaz. Amacı ne pahasına olursa olsun bizi korumak olduğundan, bilinçli aklımızın bile farkında olmadığı inanç programları üretir.

Bu yüzden benzer bir durumda olayı genellemekten, inançlar üretmekten kaçının. Olayla olay olmayın. Bu durumun sadece bir ya da birkaç kişi ile yaşandığını unutmayın. Olaya kendinizi kaptırıp varlığınızı, bütünlüğünüzü, yaşamınızı sanki sadece bu olay belirliyor diye düşünmekten kaçının.

3. Affedin

Affetmek olayı bize yaşatan kişilerin davranışlarını onaylamamız anlamana gelmez. Sadece; ‘Tamam bu olayın bana ait olan sorumluluğunu ben alıyorum. Sana ait olan kısmını da sana bırakıyorum’ demektir. Affetmek size büyük bir özgürlük ve hafiflik verirken, affetmemek o kişileri sürekli aklınızda ve gönlünüzde tutmaya devam etmenizdir. Bilinç nereye kayarsa akıl da oraya kayacağından, bir de farkında olmadan enerjinizi karşı tarafa kaptırmış olursunuz. Karşı taraf ise siz affedip o kişiyi serbest bırakmadıkça, kendi yaşam derslerini alamaz. Hâlbuki bu deneyim iki kişi arasındadır. Mutlaka o kişi için de yaşam dersleri içermektedir.

4. Gerçeği görün

Her ne olduysa, olduğu gibi görmeye çalışın. Sadece gerçeğe bakın. Eklemeler, çarpıtmalar yapmayın; çünkü akıl bazen gerçeği görmekten kaçınmak için bunu yapar, üretir de üretir. Bu düşünceler arasında kaybolmayın. Çünkü hepsi sadece birer düşüncedir. Gerçeğin kendisi değildir. Örneğin; işten çıkartıldınız diyelim. Şunu hatırlayın; sadece işten çıkartıldınız, dünyanın sonu değil. ‘Dünya başıma yıkıldı’, ‘Başarısız oldum’, ‘Ben hiçbir şeyi doğru yapamıyorum’ vb. çarpıtmalara girmeyin. Bu çarpıtmaları yakalayın ve kendinize sorun. Gerçekten hiçbir şeyi doğru yapamadınız mı? Genelde cevap ‘Hayır’dır. Ama nadiren de olsa genel bir sorun fark ederseniz; açığınızı kapatmak için sorumluluk alın, çaba sarf edin. Eğitim alın, uzman yardımı alın. Belki de bu olay sadece bu konuda adım atmanız için bir uyarıdır size.

İlgili yazı: Başarısızlık travmasını geride bırakmanın 4 yolu

5. Uzman yardımı alın

Karnınız ağrısa ya da mideniz bozulsa gidip tedavi olursunuz değil mi? Bazı konular travmatiktir ve baş edemediğiniz durumlarda uzman yardımı gereklidir. Uzmanlar da bir doktor gibi akıl ve ruh sağlığınız alanında çalışan, bu konuda donanımlı ve tecrübeli kişilerdir. Tüm süreci sağlıklı bir şekilde atlatmanıza yardım ederler. Ve travmalar çözülebilen konulardır. Bazen öyle hızlı sonuç alırsınız ki; ‘Keşke bunca yıl beklemeseydim ya da kadar acı çekmeseydim’ dersiniz.

Baş edemediğiniz noktalarda uzman yardımı almak, içinde bulunduğunuz sıkıntıdan kurtulmak adına daha hızlı sonuç almanızı sağlayabilir.
6. Hislerinizi ve düşüncelerinizi başka bir şeye dönüştürün

Travmaların bizde yoğun duygusal ve zihinsel süreçlere neden olması doğaldır. Öfke, yas, acı, keder hepsi bu süreçte oluşabilen duygulardır. Evrende her şey enerjidir ve hiçbir şey yok olmaz, sadece birbirine dönüşür. Bu nedenle, tüm bu duyguların da bir enerjisi vardır ve başka bir şeye dönüştürülebilirler. Eğer duygularınızı ifade etme şansı bulamadıysanız, başka ifade yolları da vardır: Şiir yazabilir, resim yapabilir, kitap yazabilir, blog açabilir ya da yaşadığınız sorunla ilgili bir sivil toplum örgütünde görev alabilirsiniz. Tüm o acı ve kederin ne kadar hızlı başka bir şeye dönüştüğünü görünce şaşıracaksınız. Tıpkı bir müzisyenin yaşadığı bir ayrılığı şarkı sözlerine dökmesi ve milyonlarca insanın bu şarkıyı dinlemesi gibi acıyı müziğe dönüştürmüş olursunuz. Ve iyileşirsiniz.

7. Yeni bir şeyin başlaması için eskinin yok olması gerekir

Bazen yaşamımızdaki bitişlere ya da yeni başlangıçlara direniriz. Önümüzdeki bilinmeyenden korkarız. Olduğumuz yerde iyiyizdir. Güvenlik alanımızdan çıkmak istemeyiz. Hem yenilik ister, hem sıkılır, hem de bir aksiyon alamayız. Hayat önümüze böyle içinde bol değişim ve zorlama içeren travmatik bir deneyim getirdiğinde ise bu deneyimi yaşamamak için her şeyi yaparız. Eski kalsın yeni gelmesin diye uğraşır dururuz. Aslında yeniye yer açabilmemiz için eskiyi geride bırakmamız gerekir. Tutunmaya çalışmak durumu sadece zorlaştırır. Bunun yerine doğru olan bazen gitmesine, bitmesine izin vermektir. Böylece önümüzdeki hayal bile edemeyeceğimiz yeniliklere sahip olabiliriz.

Diyelim ki; sevdiğiniz birinden ayrıldınız ve çok acı çekiyorsunuz. Nereden biliyorsunuz bir sonraki ilişkinizde ruh eşinizi bulmayacağınızı, o kişi ile bir ömür geçirmeyeceğinizi ya da yeni bir işin size dünyanın kapılarını açmayacağını? Ancak yaşarsanız görebilirsiniz.

8. Kontrol ihtiyacını bırakın

Acı ama gerçek, kimseyi kontrol edemezsiniz. Kontrol edebileceğiniz tek şey kendi duygu, düşünce ve davranışlarınızdır. Anneniz hiçbir zaman istediğiniz anne olmamış olabilir. Ancak o sahip olduğu bilinç ve anlayış ile elinden geleni yapmaktadır. ‘Anne şöyle olmalı’, ‘Böyle olmalı’, ‘Bana onu yapmadı, bunu yapmadı’ demek, annenin varlığını kabul etmemek, kendi istediğiniz gibi olması yönünde onu ve yaşamı kontrol etmeye çalışmaktır. Maalesef ki, bunun bir faydası yoktur. Aksine onu sizden daha fazla uzaklaştırır. Çünkü elinizde onu değiştirecek sihirli bir değnek yok. Öte yandan onun davranışlarının sizinle ilgisi bile yoktur çoğu zaman. Sadece öyle biri olduğu için size o kadarını verebiliyordur. Yani konu sizinle bile ilgili değildir. Tepkiniz, onun sizin istediğiniz gibi olmamasınadır aslında.

Fakat unuttuğunuz gerçek şu ki; siz de kendi çocuğunuza elinizden geldiği kadarını vereceksiniz ve bu da çocuğunuzla ilgili olmayacak. Anne ve babanızı olduğu gibi kabul edin, herkesin varlığına ve kararlarına saygı duyun. İstek ve taleplerinizi tabi ki ifade edin, iletişim kurun ama işler sizin istediğiniz gibi gitmiyorsa alabildiğiniz kadarını alın ve konuyu kişiselleştirmeyin.

9. Geçmiş versiyonlarınızla barışın

Diyelim yasak bir ilişki yaşadınız, birini aldattınız, iflas ettiniz ya da kürtaj oldunuz. Şunu hatırlayın; o andaki bilinciniz yani kapasiteniz o kadardı ya da koşullar öyleydi. Mevcut aklınız ve şartlarınız içinde en doğru bildiğiniz şeyi yaptınız ya da elinizden o kadarı geldi. O olay esnasında o kararları veren sizin geçmiş versiyonunuz. O versiyonunuzu suçlamak, dışlamak sizin bütünlüğünüzü bozar. O versiyonunuzu bir parçanız olarak kabullenmedikçe hem enerji blokajı yaşarsınız, hem de gerekli dersleri kimse alamaz. Eski neşeli haliniz gider, enerjiniz tükenir, bir parçanız sanki orada takılı kalmış gibidir. Hatta eski cesaretiniz bile kalmaz, hayata karşı daha ürkek, kırılmaktan korkar hale gelirsiniz. Ve sebebini bir türlü anlayamazsınız.

Aslında sebebi o versiyonunuzu dışlamanızdır. Onunla bütünleşip kendinizle barışmadıkça da aklınız, ruhunuz, bir parçanız hep eksik kalır. İnanın korkacak bir şey yok. Sadece başkalarına gösterdiğiniz şefkati kendinize göstermeniz ve o versiyonunuzu kucaklamanız yeterli. Yeniden neşeli, tamamlanmış hissetmek ve enerjinizi geri kazanmak için hemen şimdi adım atın, beklemeyin!

10. Daha yüksek bir boyuttan konuya yaklaşın

Manevi öğretilere göre ruh dünyaya, genişlemek yani tekâmül etmek için gelir ve bunu yaşam deneyimleri üzerinden yapar. Hatta bize en zor deneyimleri yaşatanlar kişiler, bizi en çok seven ve manevi gelişimimiz için hayatımızdaki en zor görevleri üstlenen ruhlardır. Onlar sadece görevlerini yerine getirirler. Dünyayı ve hayatımızı; ruhumuzun büyüyüp, gelişip, zenginleşmesi için bir tiyatro sahnesi; yaşamı, yaşam deneyimlerini tekâmül sürecindeki sergilenen oyunlar ve ilişki kurduğumuz kişileri de birer oyun arkadaşı olarak görmek sizi dünyanın maddi düzleminden çıkarıp egonuzun tuzaklarından koruyacaktır. Bu bakış açısı yaşadıklarınızı var oluşunuza birer saldırı olarak görmek yerine, size manevi bir güç verecektir.

Rana Korkunç: Yoga Eğitmeni & Terapisti, Enerjist, İK Uzmanı // Çevre Mühendisi lisansının üzerine İTÜ’de MBA yaparken sosyal ve sayısal becerilerini birleştirebileceği İnsan Kaynakları alanına hayran oldu. Yaklaşık 10 yıl boyunca dünyanın önde gelen şirketlerinde İnsan Kaynaklarının nerdeyse tüm alanlarında çalıştı. Her zaman bir doğa, müzik, dans ve spor aşığıydı. Çeşitli grup ve derneklerde müzisyen ve dansçı olarak çalıştı. Yurtdışı festival ve konserlerde görev aldı. Şu anda tüm beceri ve eğitimlerini harmanlayarak dünya ile paylaşmaya çalışıyor. Kendini dünyalı ve sürekli bir hayat öğrencisi olarak tanımlıyor. Boş zamanlarında Windsurf, Tai Chi, Chi Ghong ve Dağcılık yaparak kendini tanımaya devam ediyor.

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale