Okyanus kıyısında dalga sörfü tatili V2.0
Geçen sene Temmuz ayındaki bayram tatilinde dalga sörfü öğrenmek adına ilk siftahımızı Portekiz’in Peniche kasabasında yapmıştık. Serin hava ve sert rüzgardan çokça hırpalandığımız için bu sefer Avrupa dahilinde daha ılıman olabilecek bir yer aramaya koyulup, Fransa’nın Lacanau-Océan kasabasında karar kıldık. İşte bu tatilden notlar ve Fransız ve Portekiz’in sörf kamplarının farklı yanları:
Aslında Fransa’da dalga sörfü denince akla ilk olarak İspanya sınırına çok yakın olan Biarritz geliyor; fakat gideceğimiz tarihlerde orası çok kalabalık olduğundan Fransa’nın Atlantik kıyılarının biraz daha kuzeyindeki noktaları araştırdık. Lacanau, Bordeaux Havalimanı’na yaklaşık 55-60 km mesafesindeki ufak bir kasaba.
Kasabanın asıl merkezi sahilden birkaç kilometre uzaklıkta. Ayrıca kendi başına ayrı bir merkezi olan sahil kısmının adı ise Lacanau-Océan olarak geçiyor. Bordeaux Havaalanı’ndan tren garına geçip, dolmuş misali yol üstündeki çeşitli yerlerde durarak, yaklaşık 1,5 saatlik bir otobüs yolculuğuyla Lacanau-Océan’a ulaşılabiliyor.
Yolculuğumuzdan çok önce seçtiğimiz sörf okulunun ve Airbnb’den kiraladığımız dairenin Lacanau-Océan içerisinde bile birbirlerine yakın olmasına dikkat etmiştik; çünkü geçen seneki deneyimimizden bildiğimiz üzere, sörf seansı sonrası tarif edilemez bir bitkinlik çöküyor insanın üzerine.
https://www.instagram.com/p/BHuDvq-BMj4/
Peniche’deki günde 1,5-2 saat x 2 seans blok halinde yapılan derslerin aksine (seanslar arasında 1 saatlik mola ile), Lacanau ve civarındaki sahillerin birçoğundaki sörf okulları günde tek seans öneriyor. Biz yine de günde 2 seans yapabileceğimiz Ocean Ride okulunu tercih ettik ve bizim gittiğimiz haftaki ders programımızın 09.00-11.00 ve 14.30-16.30 olacağını öğrendik.
Yine Peniche’tekinden farklı olarak burada seans başında terlikler dahil her şey okulun dolaplarında bırakılıp, wetsuit’ler giyilip, board’lar yüklenilip, 5-10 metre ilerideki merdivenlerden direk sahile iniliyor. Hava ve dalga şartlarına göre gerekirse yürüyerek sahilin uygun noktasında, eğitmenin gözlem ve yönlendirmelerini dinledikten ve kısa bir ısınma yaptıktan sonra suya giriliyor.
Geçen sene başlangıç seviyesindeki herkese kampın ilk 4 günü “beyaz”, yani köpük dalgalarda pratik yaptırıldı, son gün ise herkes kırılmamış dalga olan “yeşil” dalgalara çıkartıldılar. Oysa burada hava, dalga ve gel-git durumuna göre eğitmen 2. günden itibaren denemek isteyenleri yeşil dalgalara doğru yönlendirdiler.
Bir sene öncesine göre ne kadar ilerleme kaydettin diye sorarsanız, gözle görülür açıdan büyük bir fark olduğunu söyleyemem. Yalnızca üşengeçlik yapmayıp, tatil öncesi son birkaç hafta evde take off çalışmadığıma pişman oldum; çünkü özellikle dövüş sporları veya snowboard gibi belli bir duruş alışkanlığı yaratan bir spor yapıyorsanız, yeni bir alışkanlık edinene kadar çok zaman harcamanız gerekiyor. Oysa günde 10-20 kere evde yerde düz bir çizgi üzerinde take-off çalışmak bile kas hafızasında yer edeceği için, okyanusta bin bir parametreyi kontrol etmeye çalışırken ufak ama önemli bir kolaylık sağlayacaktır.
Şunu da eklemeliyim ki; bir yaz tatilinde bunca emek vermeyi, yorgunluğu, su yutmayı ve dalgalar tarafından yerden yere vurulmayı göze almak için, sörf dışındaki kısmında gerçekten yaz tatilinde gibi hissetmek çok önemli. Bu anlamda Lacanau-Océan havanın sıcaklığı ve kasabanın okyanus kıyı kısmındaki bar, pub (favorimiz Le Mulligan), taze balık pazarı, restoran ve dondurmacı/waffle’cı çeşitliliği bakımından Peniche’e göre çok daha keyifli ve iç ısıtan bir tercih.
Senede 5 günden yaklaşık 20 saat sörf yaparak müthiş bir ilerleme gerçekleştirmek pek gerçekçi değil, fakat yine de sebat ederek 5 sene kadar sonra daha verimli ve daha keyifli sörf tatilleri yapmak mümkün olacaktır diye düşünüyorum. Hatta kim bilir, belki bir gün bir okyanus kıyısında, mesaiden önce veya sonra “2-3 dalga yakalamaya gidiyorum ben” diyebileceğimiz bir hayatımız olur; bakarsınız hayaller gerçek olur bir gün 🙂